TATİL Mİ?

11 Eylül tarihinde büyük telaş, koşuşturmaca ve birçok bilinmezlikle başlayan bir dönemin sonuna geldik. Bugün itibariyle yarıyıl tatili başlıyor. Öğrenciler bir döneme ait karneyi alacaklar ve geride kalan sürecin raporlamasıyla yüzleşecekler.

Karne, öğrencinin akademik alandaki becerilerinin değerlendirilmesidir bir bakıma. Kendisine sunulan müfredatın ne kadar öğrenildiğini ölçümlerken, kişisel yetenekleri, becerileri, hayal gücü, ahlaki gelişimi, sorunlarını çözme konusundaki başarısı ya da başarısızlığı, gelecek planları, sosyal yaşama uyum sorunları gibi konularda ne yazık ki herhangi bir veri sunmamakta. Bu alanlardaki raporlama ne yazık velinin gözlemine bırakılmış durumda. Tabii ki bu kadar koşuşturmaca ve hayat mücadelesinin arasında ebeveynler çocuklarına ne kadar vakit ayırıp gözlem yapabilirlerse.

ARA TATİL DURUM DEĞERLENDİRMESİ İÇİN FIRSAT OLABİLİR

Ebeveynlerin karne değerlendirmesi yaparken en önemli noktanın akademik eksikliklerin aslında yolunda gitmeyen bazı sorunların habercisi olduğunu okuyabilmesidir. Sorunların doğru analiz edilmesi, öğrenciye gösterilen tavır çözüm noktasındaki en önemli adımdır. Ara tatil durum değerlendirmesi için bir fırsata dönüşebilir. Gerçekçi ve doğru yaklaşımlar yeni dönemlerin daha olumlu gerçekleşebilmesi için bir başlangıç olarak düşünülebilir.

Değerlendirmeye durum tespiti yapılarak başlanılmalı, öğrencinin duyguları anlamaya çalışılmalı ve hissettikleri önemsenmelidir. Öncelikle sonuna kadar dinlenilmeli ve dayatmadan daha ziyade çözüm noktasında ortak kararlar alınabilmelidir.

SINAV YOLCULARI

Ara tatilde yapılacaklar konusunda ise yıl sonunda sınava girecek öğrenciler ve sınav sorunu olmayan öğrenciler diye ikiye ayırmak doğru olacaktır. Sınav yolcuları için eğitime verilen iki haftalık ara aslında eksik tamamlama ve genel tekrar yapılması açısından çok güzel bir fırsat olabilir. Yeni konuları öğrenmeye verilen ara, bol soru çözerek öğrenilen konuların pekiştirilmesi ve daha çok antrenman yapılmasına olanak sağlayacaktır. Sınav yolcularının asla rehavete kapılmadan sabahları deneme çözerek akabinde sağlıklı bir planlama ile çalışmaya devam etmesi elzemdir.

Gelelim sınav derdi olmayanlara…

Öncelikle ebeveynlerin öğrencinin düşük not almasının nedenleri objektif olarak masaya yatırılmalı, çözüm üzerinde odaklanılmalıdır. Sorunlar birlikte tespit edilmeli, çözüm içinde birlikte kararlar alınmalı ve alınan kararların arkasında durulmalıdır.

Tatil diye sanal âlemlere dalınması ve günün büyük bir bölümünün ekran karşısında geçirilmesi yapılabilecek en büyük hata olacaktır. Mümkünse öğrencinin ekranların karşısından uzaklaştırılmalı; okumaya, seyahate, yeteneklerin keşfi ve geliştirilmesi konusunda çalışmalar yapılması öğrencinizin kendisini tanıması ve nitelikli bir birey olarak yetişmesi için yardımcı olacaktır.

Yarıyıl tatili, ebeveynlerin öğrencileriyle birlikte vakit geçirmeleri için çok iyi bir fırsattır. Birlikte vakit geçirmek öğrencinizin dünyasını tanımaya, hislerini anlamaya, hayata bakışını gözlemlemeye olanak verecektir.

KIYASLAMA YAPMAYIN

Öğrencinizi başkalarıyla karşılaştırıp kıyaslama yapmak yerine bir birey olarak değerlendirmek daha çözümcül bir yaklaşım olacaktır. Her şeyden önemlisi problemlerine çözüm noktasından bakmasını sağlamak ona kazandırabileceğiniz en önemli yetenek olacaktır. İlgi ve beceri olarak her çocuğun kendine özgü özellikleri olduğu unutulmamalı ve öğrencinin kendisini keşfetmesine yardımcı olunmalıdır.

İlk dönem sonucu gerçekçi yaklaşımlarla değerlendirilmeli, ikinci döneme daha motive başlamasına yardımcı olunmalıdır. 

Öğrenciniz için yapabileceğiniz en güzel şey ona her şeye rağmen koşulsuz sevdiğinizi hissettirmelisiniz. Bu birçok sorunu çözecektir. Öğrencinize vereceğiniz güven duygusunun başarılı ve nitelikli bir birey olarak kendisini yetiştirmesine olanak sağlayacağı da unutulmamalıdır.

Ara tatilin öğrencilere yeni hedefler için bir başlangıç olmasını diliyor, eğitim hayatlarının bundan sonrası için başarılarla dolu olmasını temenni ediyorum.

İyi tatiller…

Diğer Yazılar