EŞİNİ ÖLDÜRMEKTEN YARGILANDIĞI DURUŞMADA BÖYLE DEDİ: CANİ GİBİ GÖSTERİLİYORUM

Önceki yıl Aralık ayında eşi Hülya T. (36)’yi 11 bıçak darbesi ile öldürdüğü daha sonra polisi arayarak teslim olduğu ileri sürülen Murat T. (38)’nin yargılamasına Denizli 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.

Duruşmaya tutuklu sanık Murat T., sanığın annesi ve ağabeyi ile öldürülen Denizli Devlet Hastanesi hemşiresi Hülya T.’nin kardeşleri katıldı.

Yargılamada sanığın ağabeyi ve annesi tanık sıfatıyla ifade verdi. Tanıklar ifadelerinde çiftin arasında geçimsizlik olduğunu zaman zaman kavga ettiklerini belirtti.

MÜDAHALE EDEN HEMŞİRENİN SÖZLERİ

Hülya Hemşirenin kardeşleri şikayetlerinin devam ettiğini belirterek mahkemeye dilekçe ile başvurarak bazı watsapp yazışmaları sundu. Yazışmalarda Murat T’nin 112 Acil Servis’e olayı ihbar ettiği sırada “Akacak kanı kalmadı artık” diye beyanda bulunduğunun yer aldığı, dolayısıyla Hülya Hemşire’nin tüm kanının akmasından emin olunduktan sonra 112’nin arandığı iddia edildi.

Bakanlık avukatları da sanığın anne ve kardeşinin değerlendirmelerinin taraflı olduğunu, dikkate alınmamasını istedi.

“AFFEDİLECEK YANI YOK”

Mahkemede savunması sorulan katil zarlısı Murat T.; “Bu talihsiz olayda 14 aydır ıstırap çeken benim. Üç çocuğumu bir daha görmeyeyim ki, yemin ederim sürekli cani gibi gösteriliyorum. Daha önce uzman psikolog çocuklarımı ve Hülya’yı kemerle dövdüğümü söyledi. Asla gerçek değil. Bu olaydan en çok zarar gören benim. Katil yaftası yedim. Üç çocuğumun annesinin ölümüne sebebiyet verdim. Bunun affedilecek yanı yok ama bazı laflar doğru değil. Katılanlar benim afır ceza almam için bütün komplo teorilerini ortaya koyuyorlar. Ben de üzgünüm, benim de ailem dağıldı ama karşı tarafın beyanları gerçeği yansıtmıyor. Ben böyle bir insan değilim” ifadelerini kullandı.

‘EVİN HALİNİ ANLATTILAR’

Hülya Hemşirenin kardeşleri cinayet sonrasında kardeşlerini defnettikten sonra olayın yaşandığı eve girmeye çalıştıklarını fakat kapı kilidinin değiştirilmiş olduğunu gördüklerini anlattı. Eve girdikten sonra korkunç bir manzara ile karşılaştıklarını, büyük ihtimalle olayın çocukların gözü önünde işlendiğini ve kardeşlerinin yatmaya gittiğini, olay sonrasında Hülya Hemşirenin bedeninin halıya sarıldığını belirterek; “Herhalde cinayeti kendisinin işlediğinin farkında değil. Kendini hala mağdur göstermeye çalışıyor. Olaydan sonra dışarı çıkmış, kameraya bakmış. Kaçamayacağını anlayınca 112’yi aramış. Bir yerleri silmiş, sildiği bezi atmaya çalışmış” ifadelerini kullandı.

‘KORUMA KARARINI HATIRLATTI’

Bakanlık avukatı sanık ile maktul arasında daha önce alınmış koruma kararları olduğunu, aralarında şiddet olduğunun buradan belli olduğunu belirterek; “Sanık savunmaları somut delillere veya tarafsız bir tanık beyanıyla desteklenmemiştir. Üst hadden cezalandırılmasını ve haksız tahrik uygulanmamasını talep ediyoruz” dedi.

‘SAVCI AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTEDİ’

Cumhuriyet Savcısı mütalaasını mahkemeye sundu. Mütalaada olay günü çiftin birlikte alkol aldığını, maktulun dışarı çıkmak istediğini, sanığın izin vermediğini daha sonra 11 bıçak darbesi ile öldürdüğünü, sanığın öldürme kastı ile hareket ettiğini, eşi kasten öldürme suçunun sabit olduğunu, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasını talep etti.

Mahkeme heyeti sanığın tutukluk halinin devamına karar vererek bir sonraki celse için 14 Mart tarihine gün verdi.

NELER YAŞANMIŞTI?

Olay geçtiğimiz yıl 18 Aralık gecesi Merkezefendi ilçesine bağlı Bahçelievler Mahallesi’nde yaşandı. Polisi arayan Murat T. eşini bıçakladığını, hareketsiz yerde yattığını anlattı. Olay yerine gelen polis ve sağlık ekipleri Hülya T’nin cansız bedeni ile karşılaştı. Katil zanlısı ifadesinde eşinin alkol almak için dışarı çıkmak istediğini, izin vermediği için tartışma yaşandığını söyledi. Tartışma sırasında mutfak tezgâhı üzerindeki bir soda şişesini eşinin kafasına vurduğu iddia edilen katil zanlısının daha sonra mutfaktan aldığı bıçakla eşini bıçakladığı öne sürüldü. Yapılan otopsisinde Hülya T’nin ölümcül mahiyette 4 toplamda 11 bıçak darbesi ile öldürüldüğü belirlendi. Denizli Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede zanlının bilerek ve isteyerek doğrudan öldürmek kastı ile bıçakladığı, haksız tahrik etkisi altında olmaksızın cinayeti işlediğine dair kuvvetli deliller olduğu belirtildi. Eşi kasten öldürmek suçlaması ile yargılanan sanık hakkında haksız tahrik indirimi uygulanmaksızın ağırlaştırılmış müebbet cezası istendi.