ELEKTRİKLİ KABUS: 18 MİLYONLUK ARAÇ ALEV ALDI, İŞ ADAMI CANINI ZOR KURTARDI

İzmir’de otomotiv ve eğlence sektöründe faaliyet gösteren iş insanı T.G., geçtiğimiz yıl satın aldığı 18 milyon lira değerindeki Porsche marka elektrikli otomobilinin alev alması sonucu ölümden döndü. Araç yangınında itfaiye ve bilirkişi raporları üretim hatasına işaret ederken, markanın merkezinden gelen mühendisler bu iddiayı reddetti. T.G., yaşadığı mağduriyet sonrası avukatı aracılığıyla konuyu yargıya taşıdı.

Olay, geçtiğimiz Haziran ayında Yeşildere Caddesi’nde meydana geldi. Otomotiv ve eğlence sektöründe faaliyet yürüten iş adamı T.G., olaydan 6 ay önce markanın Türkiye distrübütörü Vosmer’den satın aldığı Porsche marka otomobiliyle oğlunun doğum günü kutlamasına gitmek için Çeşme’ye doğru yola çıktı. Seyir halindeyken aracının ön kısmından dumanlar yükseldiğini fark eden T.G., otomobili yolun sağına çekti. Ancak araç bir anda kendini kilitledi ve sürücü T.G. içeride mahsur kaldı.

Kapılar kilitlendi, araçtan çıkamadı

Alevlerin kısa sürede büyümesi üzerine T.G., büyük bir panik yaşadı. Otomobilin dijital sisteminde yer alan acil kilit açma tuşunu tesadüfen bulup bastı ve kapıları açmayı başardı. Alevler ve yoğun duman nedeniyle hafif şekilde yaralanan T.G., son anda araçtan çıkarak kurtuldu. İhbar üzerine olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangını söndürdü ancak araç tamamen kullanılamaz hale geldi.

Nakit paralar da yandı

Bir otomobil satışından elde ettiği yüksek meblağlı nakit parayı da aracında taşıyan talihsiz adam, yangın sırasında paraların bir kısmını kurtarmaya çalışsa da paraların büyük bölümü yanarak kullanılamaz hale geldi. Araç, yangının ardından T.G.’nin otomobili satın aldığı firmanın servisine çekildi. İtfaiye tarafından hazırlanan raporda yangının çıkış nedeninin üretim hatasından kaynaklandığı belirtildi. Adli bilirkişi raporlarında da yangının, aracın elektrik sisteminde bulunan HVD (High Voltage Distribution) adlı bileşenden çıktığı tespit edildi. Ancak üç ay sonra Almanya’dan gelen Porsche mühendisleri, yangının üretim hatasından kaynaklanmadığını ileri sürdü. Yangında canını zor kurtaran T.G., daha sonra da markadan da aldığı yanıt sonrası malını da kurtaramadı ve durumu avukatı Harun Ümit Eren aracılığıyla yargıya taşıyarak marka hakkında suç duyurusunda bulundu.

"Müvekkilim ölümle burun buruna geldi"
T.G.’nin avukatı Harun Ümit Eren, olayla ilgili yaptığı açıklamada müvekkilinin büyük bir travma yaşadığını belirtti. Eren açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Müvekkilim, yaklaşık yangından 9 ay önce aldığı Porsche Taycan aracıyla Yeşildere otoyolunda seyir halindeyken sürücü koltuğunun sol ön tarafından alevlerin çıktığını fark ediyor. Hızla aracı kenara çekiyor ancak kapılar kilitleniyor. Araçtan çıkamıyor, mekanik kollar ve düğmeler çalışmıyor. Sol bacağı ve yüzü yanmaya başlıyor. Şans eseri dijital ekrandaki bir kilit açma tuşuna basarak kapıları açabiliyor ve kendisini dışarı atıyor. Bu olayda çok büyük bir şans var. Müvekkilim o sırada çocuklarının doğum günü için yoldaydı. Eğer eşi ve çocukları da araçta olsaydı sonuç çok daha vahim olabilirdi."

"İtfaiye ve bilirkişi raporları üretim hatasını gösteriyor"
Avukat Eren, yapılan teknik incelemelerde yangının aracın elektrik sistemindeki HVD bileşeninden çıktığının tespit edildiğini belirterek, "Tarafsız bir adli bilirkişi tarafından düzenlenen rapor, yangının bataryadan invertöre geçişte kullanılan elektronik bir parçada meydana gelen deformasyon nedeniyle çıktığını açıkça ortaya koyuyor. Aynı yönde bir itfaiye raporu da mevcut. Ancak Porsche Almanya mühendisleri üç ay sonra gelerek farklı bir rapor düzenlediler ve üretim hatası olmadığını ileri sürdüler. Bu raporun teknik olarak yetersiz olduğunu düşünüyoruz. Müvekkilim hem maddi hem manevi olarak büyük zarar gördü. Almanya’dan ve Türkiye’den beklediğimiz ilgiyi göremedik" diye konuştu.

"Türk yargısına güveniyoruz"
Eren, Porsche Almanya ve Türkiye’nin mağduriyetin giderilmesi konusunda sorumluluk üstlenmediğini belirterek şu ifadeleri kullandı: "Müvekkilim dünyanın önde gelen bir markasından adil bir çözüm bekliyordu. Ancak süreç boyunca yalnız bırakıldı. Biz hem Türk yargısına başvurduk hem de uluslararası platformlarda bu olayın takipçisi olacağız. Türkiye’de insanların canı ucuz değil. Adaletin er ya da geç tecelli edeceğine inanıyoruz."