EĞİTİM-İŞ’TEN TÜİK’E SERT ELEŞTİRİ: GERÇEKLER ÖRTBAS EDİLİYOR
TÜİK’in Mayıs 2025 enflasyon oranı yüzde 1,53 olarak açıklanırken, İTO ve ENAG’ın verileri çarşı-pazardaki gerçekliği yansıttı. Kamu çalışanlarının ekonomik kayıpları artıyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Mayıs 2025 enflasyon oranını yüzde 1,53 olarak duyurdu. Ancak aynı dönemde İstanbul Ticaret Odası (İTO) yüzde 2,83, Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise yüzde 3,66 oranlarını kamuoyuyla paylaştı.
Eğitim-İş Denizli 2 No’lu Şube Başkanı Gökhan Okulu, TÜİK’in açıkladığı rakamların çarşı, pazar ve market fiyatlarıyla uyuşmadığını belirterek, “TÜİK eliyle çalışanların ekonomik hakları iktidarın istediği şekilde baskılanmakta, kayıpları artmaktadır” dedi.
KAMU ÇALIŞANLARININ ZAM ORANLARI
Kamu çalışanlarının Temmuz 2025’te alacağı toplu sözleşme zammı yüzde 5 olarak belirlendi. Mayıs ayı itibarıyla enflasyon farkı yüzde 8,53 ile birlikte toplam artış oranı yüzde 14,01’e ulaştı. Haziran 2025 enflasyon verilerinin açıklanmasıyla bu oran netleşecek. Ancak, TÜİK’in düşük enflasyon rakamları nedeniyle kamu çalışanlarının maaşlarında ciddi kayıplar yaşandığı belirtiliyor. Okulu, bu kayıplara örnek olarak şu tabloyu sundu:
Dr. Öğretim Üyesi: TÜİK artışı 9.236 TL, ENAG artışı 16.283 TL, Kayıp: 7.047 TL
İdari Personel (Müdür): TÜİK artışı 8.890 TL, ENAG artışı 15.671 TL, Kayıp: 6.781 TL
İdari Personel (Şef): TÜİK artışı 7.000 TL, ENAG artışı 12.340 TL, Kayıp: 5.345 TL
MEB (Şef): TÜİK artışı 7.121 TL, ENAG artışı 12.554 TL, Kayıp: 5.433 TL
MEB (Hizmetli): TÜİK artışı 5.880 TL, ENAG artışı 10.365 TL, Kayıp: 4.485 TL
Öğretmen: TÜİK artışı 6.353 TL, ENAG artışı 11.200 TL, Kayıp: 4.857 TL
ÖĞRETMEN MAAŞLARINDA BÜYÜK KAYIP
Okulu, öğretmen maaşlarındaki erimeye dikkat çekerek, “2014 yılında öğretmen maaşı ile 25,57 gram altın alınabilirken, bugün bu oran 11,28 gram civarındadır. Bu veriler baz alındığında, şu an 45.384 TL olan en düşük öğretmen maaşının 102.919 TL olması gerekmektedir” diye konuştu.
AÇLIK VE YOKSULLUK SINIRI ARASINDA SIKIŞAN EMEKÇİLER
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’nun ekonomik anketlerine göre, açlık sınırı 26.452 TL, yoksulluk sınırı ise 81.602 TL olarak belirlendi. Okulu, kamu emekçilerinin barınma ve beslenme gibi temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandığını ifade ederek, “Açlık ve yoksulluk sınırı arasında ezilen kamu emekçileri, temel ihtiyaçlarını karşılamada güçlük çekmektedir” dedi.
GELİR ADALETSİZLİĞİ DERİNLEŞİYOR
2022 yılında OECD ülkeleri arasında gelir dağılımı adaletsizliğinde Türkiye’nin üçüncü sırada yer aldığına dikkat çeken Okulu, “Belirtilen tarihten bugüne kadar ekonomik anlamda hiçbir iyileşme yaşanmadı. Gelir adaletsizliği giderek artıyor ve her gün daha da derinleşiyor” diye konuştu. Okulu, bu kaybın sorumlularını “ekonomiyi kötü yönetenler, rakamlarla oynadığını düşündüğümüz TÜİK ve çalışanın hakkını aramaktan uzak duran sözde kamu sendikaları” olarak sıraladı.
YANDAŞ SENDİKALARA ELEŞTİRİ
Okulu, yandaş sendikaların çalışanların haklarını savunmadığını belirterek, “İktidarın gücünden faydalanan yandaş sendikalar, çalışanın hakkını savunmak yerine ‘buçuklu’ rakamları kazanım diye önümüze sunmaktadır. Bu anlayış, alım gücü düşen kamu emekçisinin yanında olmaktan uzak, derinleşen ekonomik sorunlarda iktidarın destekçisi olmaya yakındır” dedi.
Eğitim-İş olarak, gerçek dışı enflasyon verileriyle halkın yoksulluğunu büyüten her türlü anlayışın karşısında olacaklarını vurguladı.