BEYAZ CENNET İÇİN ZOR SORULAR  

CHP Pamukkale İlçe Başkanı Uğur Coşkun, Denizli Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlediği basın toplantısında, Pamukkale’nin kötü yönetildiğini savunarak Kültür ve Turizm Bakanlığı’na sert eleştiriler yöneltti.

 

CHP Pamukkale İlçe Başkanı Uğur Coşkun, Denizli Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlediği basın toplantısında, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Pamukkale’nin yönetimsel sorunlarını ele aldı. Coşkun, Antik Havuz’un 6 aydır kapalı olduğunu ve Güney Kapı’nın inşaat halinde olduğunu belirterek, turizm sezonunun ortasında Pamukkale’nin şantiye alanına dönüştüğünü ifade etti.

“RANT VE PLANSIZLIK” İDDİASI

Coşkun, Pamukkale’deki projelerin zamanlamasını ve yönetimini eleştirerek, “Öncelikle ve önemle ifade etmek isteriz ki biz; arkadaşına, kardeşinin bacanağına veya herhangi bir eşine dostuna rant bulaşmamış, ‘hizmet ediyoruz’ görüntüsüyle yetimin hakkı yenmemiş, halkın talep, ihtiyaç ve beklentilerini önceleyen, aklın ve bilimin mihmandar olduğu her türlü yatırımın ve verilen hizmetin yanındayız. Bu nedenle, Pamukkale’mizde Kültür ve Turizm Bakanlığı veya diğer kurumlarca yapılacak; Pamukkale’ye değer katacak, bir fazla yerli-yabancı turistin gelmesini sağlayacak, Pamukkale’nin korunmasına, güzelleşmesine ve gelişmesine katkı sunacak her türlü projenin destekçisiyiz. Eleştirdiğimiz şey, proje kapsamında yapılacak tadilat ve imalatların zamanlamasındaki yanlıştır. Plansız ve programsız bir şekilde, iş yapılıyor görüntüsüyle hem ülke ekonomisine hem de bölge esnafına verilen zarardır. Aylardan temmuz; normalde Pamukkale’de, esnafından iş insanına, turizmden geçimini sağlayan herkesin yüzünde güller açar; ancak bu defa gözlerinde endişe ve isyan fışkırıyor” dedi.

BİLGİ EDİNME SÜRECİ

Coşkun, Pamukkale’deki projelerle ilgili bilgi almak için yaptıkları girişimleri aktararak, “Pamukkale’de yapılacak işlerle ilgili önce bilgi sahibi olalım, sonra da sürece bir katkımız olması için fikirlerimizi sunalım istedik. Bu nedenle de ilk günden itibaren sürecin takipçisi olduk. 25 Ocak 2025 tarihinde Antik Havuz kapatıldı. İki gün sonra, Bilgi Edinme Kanunu kapsamında CİMER üzerinden başvuruda bulunduk. 27 Ocak 2025 tarihli birinci başvurumuzda özetle; Antik Havuz etrafındaki yapıların yıkımına ne zaman başlanacağını, tadilatın ne kadar süreceğini, Antik Havuz’un kullanıma yeniden ne zaman açılacağını, yapılacak işlerle ilgili projenin hazır olup olmadığını, proje hazırsa inceleyebileceğimiz bir internet sitesi veya benzeri bir platform olup olmadığını, bu proje hazırlanırken Pamukkale Belediyesi’nden veya Denizli Büyükşehir Belediyesi’nden görüş alınıp alınmadığını, projeyi gerçekleştirecek yüklenici firmanın kim olduğu, hangi usulle ve bedelle yapım işini üstlendiği gibi konularda bilgi almak istediğimizi sorduk” ifadelerine yer verdi.

CİMER YANITLARI YETERSİZ

Coşkun, CİMER üzerinden yapılan başvurulara verilen yanıtların yetersiz olduğunu belirterek, “18 Şubat 2025 tarihinde Aydın Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü tarafından verilen cevaba göre; Antik Havuz’un etrafındaki yapıların yıkım işlerinin tamamlandığı, projenin ne zaman tamamlanacağını ve Antik Havuz’un ne zaman açılacağını bilmedikleri, bu bilgilerin Bakanlıkça bilindiği, projeyi üstlenen firmanın kim olduğu, bedelinin ne kadar olduğu gibi hususların da Bakanlıkça bilindiği, Aydın Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 16 Ocak 2025 tarihli kararıyla projenin uygun bulunduğu, belediyelere sormaya gerek olmadığı, bu işlerde yetkili olanın Kültür ve Turizm Bakanlığı olduğu ve projeyi de Bakanlığın yürüttüğü belirtilmiştir. Devamında, 24 Şubat 2025 tarihinde cevaplanmayan sorular nedeniyle, Bilgi Edinme Kanunu kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından cevaplanması için yeniden CİMER başvurusu yapılmış; cevaben ve mealen ‘biz bilmiyoruz, Bakanlık biliyor’ denilerek cevap verilmiştir. Başka bir ifadeyle, cevap veriliyormuş gibi yapılıp hiçbir bilgi paylaşılmamıştır; çünkü kimse bu işin ne zaman biteceğini bilmiyormuş” diye konuştu.

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANI’NA SORULAR

Coşkun, Kültür ve Turizm Bakanı’na 12 maddelik bir soru listesi yönelterek, “Devam eden süreçte, 16 Mayıs’ta Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı bölgeyi ziyaret etmiş ve Güney Kapısı’nın kapatılmayacağını, Antik Havuz’un ise 15 Temmuz’da açılacağını ifade etmiştir. Günlerden 18 Temmuz, ancak hâlâ Antik Havuz açılmamıştır. Yaşadığımız süreç şunu göstermektedir ki; maalesef Pamukkale’deki bu inşaat şantiyesinin ne zaman son bulacağını ne Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı ne de Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü bilmektedir. Demek ki her şeyi sadece Kültür ve Turizm Bakanı bilmektedir. O hâlde bu soruların muhatabı olarak çıkıp iki satır açıklama yapmalıdır” dedi. 

Coşkun’un Bakan’a yönelttiği sorular şöyle:

-Bu çevre düzenleme projesinin Ekim 2024’te başlamamasının, Ekim 2025’e ertelenmemesinin altında yatan temel sebep nedir?

-Pamukkale Antik Havuzu ne zaman ziyaretçi girişlerine açılacaktır? Antik Havuz’un kapatıldığı 25 Ocak 2025 tarihinden inşaatın başladığı Mayıs ayının sonuna kadar neden kayda değer hiçbir işlem yapılmamıştır? Bakan Yardımcınızın söz verdiği 15 Temmuz tarihine kadar neden bu inşaat tamamlanmamıştır?

-Pamukkale’ye yılda 2 milyonun üzerinde yerli ve yabancı turist gelmektedir. Bu turistlerin %75’i Mayıs-Haziran-Temmuz-Ağustos-Eylül ve Ekim aylarında gelmektedir. Gerçekleştirilecek bu çevre düzenleme projelerinin yapım ve yıkım işine neden yüksek sezon biter bitmez başlanmamıştır?

-Yılda Antik Havuza giren kişi sayısı 500.000 civarında iken şu ana kadar ki 6 aylık kapalı olduğu dönemde uğranılan kamu zararını kim nasıl telafi edecektir? (Ortalama mahrum kalınan gelir yaklaşık 75 milyondur)

-Proje oluşturulurken Pamukkale Belediyesi’nden, Denizli Büyükşehir Belediyesi’nden, Pamukkale Üniversitesi’nin ilgili fakültelerinin ana bilim dallarından, Denizli Mimarlar Odası gibi yerel kurum ve kuruluşlardan hiç bilgi ve fikir alınmış mıdır? Alınmadıysa niçin alınmamıştır?

-Pamukkale markasına vermiş olduğunuz ve vermeye de devam ettiğiniz zararın telafisini nasıl yapacaksınız?

-Pamukkale’deki turizm esnafının uğradığı zararı nasıl telafi edeceksiniz?

-Bugüne kadar milyarlarca lira gelir sağladığınız Pamukkale’ye “muş” gibi yapmak dışında, konaklamalı gelen turistin ilgisini ve bölge halkının turizmden elde ettiği geliri artıracak dişe dokunur hiçbir faydalı iş yapmadığınızın farkında mısınız?

-Gece müzeciliği adı altında başlattığınız çalışmayı olumlu karşılamakla birlikte, gece Pamukkale’yi ziyarete gelen misafirlerin ören yerini ziyaretleri esnasında “su” dahi alabileceği hiçbir yerin olmadığından haberdar mısınız? Su bile verilmeyen yerde gece müzeciliğinin nasıl gelişeceğini öngörüyorsunuz?

-Gece müzeciliğinin gelişmesi amacıyla son bir yılda Efes’te yaptığınız konser ve festival organizasyonlarının birini dahi Pamukkale’de yapmadığınızın farkında mısınız?

-Bundan yaklaşık 1 yıl önce Pamukkale Belediyesi’ne uyguladığınız fahiş kira artışı nedeniyle Pamukkale Belediyesi’nin elinden aldığınız Kocaçukur’un çalışmıyor olmasından, atıl ve bakımsız durumda kalmasından keyif mi alıyorsunuz?

-Bundan yaklaşık 11 yıl önce Denizli halkının elinden gasp ettiğiniz, gelirlerinden mahrum bıraktığınız Pamukkale’yi ona gözü gibi bakıp koruyup kollayacak ve gerçek sahibi olan Pamukkale halkının yönetmesinin vaktinin geldiğinin farkında mısınız?

BAKANA İSTİFA ÇAĞRISI

Coşkun, konuşmasını Bakan’a istifa çağrısıyla sonlandırdı: “Son olarak; Sayın Bakan, sizin yazlık bölgedeki otellerinizde; Haziran, Temmuz, Ağustos gibi otelinizin en yoğun olduğu dönemde, otelin girişini kapatsalar, lobisinde inşaata başlasalar, ana restoranınızı ve havuzunuzu tadilata alsalar, otelinizdeki tuvaletleri yıkıp kullanıma kapatsalar, bu kararı alan şirket yöneticisini işten kovar mıydınız? Kovmaz mıydınız? Kovmazdım diyorsanız, naçizane tavsiyemdir: Bakanlığı bırakın, işinizin gücünüzün başına dönün; yoksa bu şirket yetkilisi görevde kaldığı sürece zarar eder, batarsınız. Kovardım diyorsanız: Millet sizi kovmadan istifa ediniz! Ama şunu herkes bilsin ki; şimdi ‘yatırım yapıyoruz, ileride müze açıyoruz’ süslemeleriyle hiç kimsenin ne kardeşine ne kardeşinin bacanağına Pamukkale’nin rant kapısı hâline getirilmesine asla ama asla izin vermeyeceğiz. Birilerinin elinden gelse Pamukkale’yi söküp bir otelin bahçesine koyacağının farkındayız. Ama unutulmasın ki, büyük bir sevdanın adıdır Pamukkale. Bu sevda, er ya da geç gerçek sahibi olan Pamukkale ve Denizli halkının olacak; onların korumasında, gelecek kuşaklara miras kalacaktır.”