BERAAT KARARI YARGITAY'DAN DÖNDÜ

Denizli’de 2021 yılında işlenen ve Türkiye’nin polis bölgesindeki tek faili meçhul cinayeti olarak kayıtlara geçen Burak Durna cinayetinde, şüpheli yan komşuya verilen beraat kararı Yargıtay tarafından bozuldu. Aile, yeniden başlayacak yargılama süreciyle adalet arayışını sürdürüyor.

Denizli’nin Pamukkale ilçesinde 2021 yılında yaşanan ve Türkiye’nin polis bölgesinde o yılın tek faili meçhul cinayeti olarak kayıtlara geçen tesisatçı Burak Durna cinayetiyle ilgili yargı süreci yeni bir dönemece girdi. Denizli Ağır Ceza Mahkemesi ve Antalya Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen beraat kararının ardından Yargıtay, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi gerektiğini belirterek beraat kararını bozdu. Ailenin avukatı Melike İlkgül Yurttürk, Yargıtay’ın kararının aile için umut olduğunu ifade etti.

CİNAYET NASIL GERÇEKLEŞTİ?

Olay, 21 Ocak 2021 tarihinde Pamukkale ilçesi Cumhuriyet Mahallesi’nde meydana geldi. Doğal gaz tesisatçısı Burak Durna, işten döndüğü sırada eşi Seher Durna tarafından evlerinin kapısının önünde kanlar içinde bulundu. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırılan Durna, yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Polis ekiplerinin yaptığı incelemeler sonucunda, Durna’nın pusuya düşürülerek öldürüldüğü belirlendi. Yan binanın 1. katındaki boş daireye kapısını kırarak giren şüphelinin, zile basıp kapının açılmasını bekleyen Durna’ya rastgele ateş açtığı tespit edildi. Kurşunların Durna’nın ensesi ve omzuna isabet ettiği, şüphelinin ise hırsızlık süsü vererek olay yerinden kaçtığı belirlendi.

ÖZEL EKİP KURULDU, ŞÜPHELİLER GÖZALTINA ALINDI

İçişleri Bakanlığı verilerine göre, 2021 yılında polis sorumluluk bölgesinde faili meçhul kalan tek cinayet olarak kayıtlara geçen olayla ilgili Denizli Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği bünyesinde özel bir ekip kuruldu. Ekiplerin titiz çalışması sonucu, olaydan önceki dört ayda yedi kez aracının lastikleri kesilen ancak husumetli olduğu kişilerden şikayetçi olmayan Burak Durna’nın cinayetiyle ilgili olarak, 15 ay sonra yan komşusu Recep H. ile ona yardım ettiği öne sürülen H.A. ve M.A. gözaltına alındı. Sorgusunda suçu kabul etmeyen Recep H. tutuklanırken, diğer iki şüpheli serbest bırakıldı.

YARGITAY’DAN BOZMA KARARI

13 ay tutuklu kalan Recep H., delil yetersizliği gerekçesiyle beraat etti. Aile, beraat kararına itiraz ederek istinaf yoluna başvurdu. Ancak Antalya Bölge Adliye Mahkemesi, ailenin itirazını reddederek Denizli Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararını onadı. Bunun üzerine temyiz yoluna giden aile, Yargıtay’dan umut verici bir haber aldı.

Ailenin avukatı Melike İlkgül Yurttürk, süreci şu sözlerle anlattı: “Verilen beraat kararına karşı maktulün eski eşi olan müvekkilim Seher Durna adına biz hukuk mücadelemizi devam ettirdik ve bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurduk. Antalya Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararda tarafımızca yapılan itirazın reddine karar verilmişti ve mahkemece verilen beraat kararının da onaylanması şeklinde ilamı gelmişti. Biz bu aşamadan sonra bu dosyanın faili meçhul kalmaması ve mücadelemizin devamı adına bu kez de temyiz kanun yoluna başvurmuştuk. Yargıtay 1. Ceza Dairesince yapılan inceleme sonucunda mahkemece sanık hakkında verilen beraat kararın bozulmasına hükmedildi. Bu bozma kararının gerekçesinde de bizim aşamalarda belirttiğimiz incelenmeyen delillerin bulunduğu, eksikliklerin giderilmesi gerektiği ve dolayısıyla burada delil yetersizliği olarak tespit edilen kararla ilgili her şeyin tam olarak netleşmeden bu kararın verilmemesi gerektiğinin altı çizilmişti.”

“BOZMA KARARI UMUT ANLAMINA GELDİ”

Yargıtay’ın bozma kararının aile için yeni bir umut olduğunu belirten Avukat Yurttürk, “Bu karar bizim için önemli. Zira 2 mahkemeden de geçen beraat kararı sonrasında gelen bu bozma kararı bizim için dosyada tekrar bir umut anlamına geldi. Dosyanın Denizli Ağır Ceza Mahkemesi’ne dönüşüyle birlikte tekrar yeni bir duruşma günü verildi. Yargılama tekrar yapılmaya başlanacak ve bizim bu konudaki hukuk mücadelemiz devam edecek. Bu dosyada bizim nihai ve elbette en önemli amacımız hem toplum vicdanı için hem dosyanın tarafları için hem de adaletin tecellisi için faili meçhul sıfatının bir an önce kalkması, suçluların gerekli cezayı almalarıdır” diye konuştu.