KURU DEREDEN DOĞA İÇİN GEÇECEK
Çal’ın Aşağıseyit Mahallesi’nde 850 yıllık Sudan Koyun Geçirme ve Çoban Bayramı, bu yıl şap hastalığı ve susuzluk nedeniyle gerçekleştirilemedi. Çallılar, sembolik etkinlikle doğa ve su için çağrı yapacak.
Güncellenme : 27 Ağustos 2025 14:36 /
Yayınlanma: 27 Ağustos 2025 14:36
Türkler’in Türkistan coğrafyasından günümüze kadar sürdürdükleri Sudan Koyun Geçirme ve Çoban Bayramı, Çal’ın Aşağıseyit Mahallesi’nde bu yıl düzenlenemedi. Şap hastalığı ve Büyük Menderes Nehri’nin tamamen kuruması, 850 yıllık geleneği sekteye uğrattı.
Büyük Menderes havzasının kurumasıyla milyonlarca balık, yengeç, su samuru, su yılanı, su kaplumbağası gibi canlılar öldü. Çok sayıda su kuşu bölgeyi terk etti, binlerce ağaç kurudu. Bölgede kelimenin tam anlamıyla doğa katliamı yaşandı.
SEMBOLİK ETKİNLİK DÜZENLENECEK
Etkinliğin iptal edilmesi üzerine Çal Yöresi Derneği, Çallı Sanayici ve İş İnsanları Derneği ile Aşağıseyit Muhtarlığı harekete geçti. 31 Ağustos Pazar günü saat 11.00’de Aşağıseyit Mahallesi festival alanında kınalı koç kuru dereden geçirilecek. Yörük çadırı kurulacak ve sembolik de olsa etkinlik yapılacak.
“SUYUN OLMADIĞI YERDE HAYAT YOK”
Çal Yöresi Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Topuz, UNESCO yerel envanterinde bulunan ve dünya mirası listesine aday olan yarışmanın düzenlenememesinin geleneği tehdit ettiğini söyledi.
Topuz, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Büyük Menderes havzasında doğa katliamı var. Susuzluk nedeniyle 850 yıllık geleneğinde yapılamasını kabul edemiyoruz. Kınalı koç, kurulan nehir yatağından geçecek ve bizler de doğa için, su için çağrıda bulunacağız. Suyun olmadığı yerde hayat olmuyor. Su Hukuku’na göre, menderes nehrinde sürekli can suyu olmalıdır. Büyük Menderes’in suyu yıllar içinde azaldı, günümüzde tamamen kurudu. Geçtiğimiz yıllarda taşıma suyla gölet dolduruldu ve etkinlik yapıldı. Bu önemli geleneğin sürdürülemez hale gelmesini Çallılar olarak kabul edemiyoruz. Bu anlamlı geleneği yaşatmak için duyarlı vatandaşlar ve STK’lar Pazar günü Aşağıseyit’te buluşacak. Ayrıca, bölgede büyük bir doğa katliamı da söz konusu. Canlılar öldü, doğal denge bozuldu. Ağaçlar yok oluyor.”
“MESELE SADECE KOYUN YARIŞI DEĞİL”
Aşağıseyit Muhtarı Safet Oğuz ise, susuzluğa teslim olmak yerine çözüm üretilmesi gerektiğini belirterek şöyle konuştu:
“Bölgede vahşi sulama suları bitiriyor. Nehir yatağına can suyu bile verilemiyor. Gerekirse susuz tarımı devlet bu bölgede teşvik etmeli, ovalarımızda da kapalı devre sulama sistemine geçilmelidir. Mesele sadece koyun yarışı ya da festivali düzenleyememek değil, mesele doğa katliamını durdurmaktır. Canlıların yaşam hakkı kalmadı. Doğa gözümüzün önünde katlediliyor. Duyarlı çevrecileri etkinliğimize bekliyoruz.”