PAMUKKALE’NİN SUYU NEDEN AZALIYOR?
Uşak İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Ümit Alp; Pamukkale’deki termal suyun azalma nedenlerinden birinin Uşak’taki altın madenlerinin vahşi su kullanımı olduğunu açıkladı. DENTUROD ise Pamukkale’nin şifalı su kaynaklarının tespit edilmediğini, bilimsel bir çalışma yapılması önerisinde bulundu.
UNESCO’nun Dünya Mirası listesinde yer alan Denizli’deki Pamukkale Travertenleri, şifalı sularını kaybediyor. 35 ile 100 derece arasında değişen 17 kaynağı bulunan Beyaz Cennet’te, saniyede 450 litre çıkan su yıllar içinde 150 litreye kadar geriledi.
İnşaat Mühendisleri Odası Uşak Şubesi Başkanı Ümit Alp, Pamukkale ziyaretinde çektiği bir video ile Pamukkale’yi besleyen kaynakları yeniden gündeme getirdi. Suyun gözle görülür şekilde azaldığını, bölgede çok fazla suyun tarımsal üretim için çekildiğini, jeotermal tesislerin de suyu kullandıktan sonra reenjeksiyon yapmadıkları için suyun hızla azaldığını söyledi.
SEBEPLERDEN BİRİ MADENLER Mİ?
Alp; Uşak’taki madencilik faaliyetlerinin de suyu azaltan etkenlerden biri olduğunu savundu. Hazırladığı videoda; “Ayrıca, Uşak tarafından gelen formasyon, Hierapolis Antik Kenti'nin fayında kesilmekte. Bu fayda kesilen fayın olduğu yerden çıkan su giderek azalmakta... Neden? Çünkü Uşak gerisindeki vahşi madencilik, buraya gelen suyun debisini çok azaltmış durumda. Burada saniyede 300 litre civarında su kaybı var. Bunun sebeplerinden biri, Uşak'taki vahşi altın madenciliği olduğunu Denizli Otelciler Derneği söylemekte.
Pamukkale’yi kaybetmemek için suyumuzu en iyi, en doğru şekilde kullanmak zorundayız. Suyun kaybolmaması için mücadele vermekteyiz. Hem kişisel yaşamımız açısından hem de buranın bu kurak durumda olmaması için olmalı. Bakın, Pamukkale travertenleri kararıyor. Neden? Su yok. Az miktar su dönüşümlü olarak değişik bölgelere veriliyor” ifadelerini kullandı.

SU NEREDEN GELİYOR BİLEN VAR MI?
Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği Başkanı Gazi Murat Şen termal su kaynağına ilişkin kapsamlı bir bilimsel bir çalışma yapılması çağrısında bulundu. “Bu su nereden geliyor, bilen var mı?” diye soran Şen, “DSİ ve MTA’nın ortak bir çalışma yaparak öncelikle suyun kaynağını tespit etmesi, besleyen kaynakları belirlemesi gerekiyor. Termal su 4-5 yıl içinde 150 litre saniyeye düştü. Yıllar boyunca suyun seviyesinin düştüğü ve sonra yeniden toparlandığı biliniyor. Ancak artık dibe vurmuş durumda ve öyle seyrediyor.
Akköy Ovası’nda, tarım arazilerinin sulanmasında kullanılan sondajların bu suyun azalmasına etkisi var mı bilmiyoruz. Bilimsel bir veri yok. Yukarı bölgedeki sondajların zarar verdiğini biliyoruz. Bu su Kaklık’tan mı, Uşak’tan mı, yoksa başka bir bölgeden mi geliyor? Yukarıda toplanan sulardan mı geliyor? Bilimsel olarak kimse bilmiyor. Ova’daki sondajlarda çıkan su 23 derece sıcaklıkta. Bu Pamukkale’nin rezervinden mi yiyor, onu da bilmiyoruz” ifadelerini kullandı.
TEK TESPİTİMİZ SUYUN AZALMASI
Ovada kuru tarıma geçilmesi gerektiğini işaret eden DENTUROD Başkanı Gazi Murat Şen, Pamukkale’yi besleyen kaynakların tespit edilmesi durumunda tedbir de alınabileceğine dikkati çekti. Bölgede termal suyun ısıtma amacıyla da kullanıldığını, doğalgazın mutlaka getirilmesi gerektiğini kaydeden Şen, şu ifadeleri kullandı:
* Tek tespitimiz suyun azaldığı. Su kullanımının daha dikkatli olmasını istiyoruz.
* Doğalgazın gelmesi su kullanımını azaltacaktır. Karahayıt bölgesinde kış aylarında yaza göre iki kat fazla su kullanılıyor.
* DESKİ’nin derin su sondajlarından kırmızı su alımı yazın aldığının iki katına çıkıyor. Bunu ısıtmada kullanıyor. Çünkü ortada doğalgaz yok. Yıllardır çağrı yapıyoruz ama bir ilerleme olmadı.
* Oteller sondajlarını kapattı. Bunlar DESKİ ve Valilik marifetiyle mühürlendi. Biz biliyoruz ki; bu suyu kaybedersek Pamukkale de yok olur.
* Yıllık 2,5 milyon misafir ağırlıyoruz. Pamukkale’ye gelen misafirlerin yüzde 90’ı Pamukkale travertenleri için geliyor. Hierapolis Antik Kenti için gelmiyor.
* Su ana çanağa verildiğinden, travertenlerde yer yer bitkileşme başladı.

PROF. DR. AYDIN: KAMUOYU RİSKİN FARKINDA DEĞİL
Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Aydın, suyun debisinin azalmasından ziyade önemli olanın Pamukkale’nin rengini kaybetmemesi olduğunu söyledi. Bunun üzerine eğilinmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Aydın, “Su miktarının azalması elbette önemli. Özellikle orayı besleyen alanlar üzerinde, fay hatları olsun bu alanlarda kuyuların açılmasına izin verilmemesi gerekiyor. Pamukkale’de yaklaşık 10 kilometre çapında kaynağı besleyen ana membaın özellikle yukarısındaki yerlerde kuyu açılmasına asla izin verilmemesi lazım, oraların kapatılması lazım. Yoksa elimizdeki dünya değerini kaybederiz” diye konuştu.
Yeraltındaki su rejiminin önemine dikkat çeken Aydın, “Yeraltındaki suyu izleyen biri riskin ne kadar büyük olduğunu bilir. Kamuoyu böyle bir riskin farkında değil. Açılan sondajlarla kaynaklar kaybediliyor” dedi.




