VATANDAŞLIK MAAŞI GELİYOR

TBMM Genel Kurulu’nda 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi üzerine milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, sosyal yardım politikalarında köklü bir değişikliğe gidildiğini belirtti. "Vatandaşlık maaşı" olarak nitelendirilen yeni sistemin adının Gelir Tamamlayıcı Aile Destek Sistemi (GETAD) olduğunu vurgulayan Yılmaz, uygulamanın aşamalı olarak hayata geçirileceğini ifade etti. Konuya ilişkin takvimi paylaşan Yılmaz, "Bu sistemin pilot uygulamasını önümüzdeki yıl başlatacağız birkaç ilimizde. 2027 yılında ise tüm ülkeye yaymayı planlıyoruz. Bu yeni destek modelimiz özü itibarıyla bir eşik gelirin altında kalan aileleri destekleyici bir model olacak ama istihdam piyasalarından caydırıcı nitelikte de olmayacak. Bu genel kavramsal çerçeve içinde yeni bir sistemi de ülkemize kazandıracağız. Sosyal yardım alanında yapısal bir reformu da hayata geçirmiş olacağız." şeklinde konuştu.

SATIN ALMA GÜCÜ VE ALTIN HESABI TARTIŞMASI

Ekonomi gündemine dair eleştirileri de yanıtlayan Cevdet Yılmaz, alım gücünün altın fiyatları üzerinden hesaplanmasının teknik olarak tutarsız olduğunu dile getirdi. Dünyadaki jeopolitik riskler ve merkez bankalarının alımları nedeniyle altın fiyatlarında küresel çapta olağanüstü bir artış yaşandığını belirten Yılmaz, bu durumun sadece Türkiye'ye özgü olmadığını savundu. Yılmaz, konuya dair şu çarpıcı karşılaştırmaları yaptı: "Altın cinsinden bakarsanız Amerika'daki asgari ücret yüzde 86,6 düşmüş. Fransa'da yüzde 82,6 düşmüş. Yunanistan'da yüzde 80,3 düşmüş. Macaristan ve Türkiye'de de yüzde 60 düşmüş. Altın yediğiniz, giydiğiniz bir şey değil, bir meta. Dolayısıyla bununla satın alma gücü hesabı olmaz. Satın alma gücünü neyle hesaplarsınız? İşte pirinçle, simitle, ekmekle, mazotla, giyecekle, verdiği kirayla bunlarla ölçersiniz."

YEREL YÖNETİMLERDE REFORM SİNYALİ

Belediyelerin harcama kalemleri ve yatırım performanslarına yönelik eleştirilerde bulunan Yılmaz, yerel yönetimlerin önceliğinin asli hizmetler olması gerektiğini vurguladı. Belediyelerin toplam harcamaları içindeki yatırım payının 2018 yılında yüzde 36 iken, 2024 itibarıyla yüzde 24,3'e gerilediğini ve bu düşüşün devam etmesinin beklendiğini aktardı. Belediyelerde bir reforma ihtiyaç duyulduğunun açık olduğunu belirten Yılmaz, "Belediyeler önce asli hizmetlerini yapsınlar sonra bu ekstra hizmetleri kaynakları kalırsa bunları da yapsınlar bir itirazımız yok. Asli işlerini bırakıp bu tür işlere harcamalara giriyorlarsa doğru yapmıyorlar. 90'lı yıllarda bir belediye başkanı vardı İstanbul'da, muhalefetti o zaman. O belediye başkanı İstanbul'un içme suyundan, çöpünden ulaşımına birçok sorunu kendi imkanlarıyla çözdü. O yüzden 'şunu yapamıyorum' bahane, kusura bakmayın." ifadelerini kullandı.

DEPREM KONUTLARI VE TESLİMAT SÜRECİ

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, konuşmasının son bölümünde 6 Şubat depremleri sonrası yürütülen konut seferberliğine değindi. Muhalefetin geçmişte yaptığı "10 yılda toparlayamazsınız" eleştirilerini hatırlatan Yılmaz, yıl sonu itibarıyla 450 bin konutun hak sahiplerine teslim edileceğini müjdeledi. Sürecin hızına dikkat çeken Yılmaz, "Ne kadar süre geçti? 2 bilemediniz 2,5 yıl. Bunu alkışlamanız gerekmez mi? Bunu takdir etmeniz gerekmez mi? 10 yıl demiştiniz. Gerçekten belki sizin perspektifinizden öyledir durum ama biz bunu başardık." diyerek hükümetin deprem bölgesindeki performansının altını çizdi.