ÇİLİNGİRLİKTEN GRUP ŞİRKETİNE…

Doğaç Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Doğaç, şirketin kuruluş hikayesini anlattı. Doğaç, 1982 yılında okulu bırakarak babasının Çınar'daki 3,5 metreye 90 santimetre genişliğindeki küçük dükkanında çırak olarak işe başladı. Kısa süre sonra ise babasının yanından ayrılarak kendi işinin başına geçti.

1988 yılında tarihi Kaleiçi Çarşısı'ndaki Demirciler Caddesi'nde ikinci iş yerini açan Doğaç, çilingirlik hizmetlerinin yanı sıra kapı kilidi ve kapı kolu gibi ürünler de satmaya başladı. 1990 yılında Doğaç Yapı'yı kurarak Antalya ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde de faaliyet göstermeye başladı ve Sese Art ile ticaret hayatına sanatsal bir dokunuş kattı.

BABASI ZEKAİ DOĞAÇ, DENİZLİ'NİN İLK ÇİLİNGİRİ

Babası Zekai Doğaç'ın 1960'lı yıllarda İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü'nde eğitim aldığını belirten Doğaç, "Babam, eğitimi sırasında bir Yahudi'nin yanında çilingirlik öğrenmiş. 1963'te kentin ilk anahtar makinesiyle Denizli'ye gelerek bu mesleği sürdürmüş. Bu mesleğe ilk başlayan babamdı. 1982 yılında okulu bıraktığımda Çınar'daki Merkez Bankası'nın karşısındaki 3,5 metreye 90 santimetrelik dükkanda bu mesleğe başladım. Kısa süre sonra babamla yollarımız ayrıldı. 1988 yılında Demirciler Caddesi'nde ikinci iş yerimi açtım. Orada anahtar, kilit ve kapı kolu satışı yapmaya başladık. 1990 yılında Doğaç Yapı'yı kurduk. Şu anda Doğaç Yapı, hırdavat sektöründe faaliyet gösteriyor" dedi.

ŞİRKET, KIBRIS VE ANTALYA'DA DA FAALİYET GÖSTERİYOR

Doğaç Yapı'nın mobilya imalatçılarına tedarikçilik yaptığını belirten Doğaç, "Mobilya imalatçılarının kullandığı teknik malzemelerden aksesuarlara kadar her şeyi satıyoruz. Evde kullanılan tüm eşyaların tedariğini yapıyoruz. Denizli merkezimizde 36 kişilik bir ekibimiz bulunuyor. Ayrıca Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Antalya'da iki büyük mağazamız var. Birinde 11, diğerinde 7 çalışanımız bulunuyor. Bu şekilde bir grup şirketi olarak faaliyet gösteriyoruz. Kayıtlı 30 binin üzerinde ürün gamımız bulunuyor. Her ay 17-18 bin civarında ürünün faturası kesiliyor" şeklinde konuştu.

KENDİNE ÖZGÜ ANAHTAR MÜZESİ OLUŞTURDU

Geçmişini unutmayan iş insanı Doğaç, babasına ve kendisine ait iki dükkanın anahtarlarını ve makinelerini iş yerinde bir odada topladı. Ailesinin kullandığı antika mobilyaları da dekoratif olarak kullanan Doğaç, bu alanı bir mini anahtar müzesine dönüştürdü. Doğaç, "Anahtarcı olarak başladığım için anahtarlara bir düşkünlüğüm var. Bu tezgahları koruyarak burada bir koleksiyon oluşturdum. Mevcut bir düzenim var, fakat farklı yerlerden edindiğim anahtarları da bu koleksiyona ekliyorum" dedi.