BAROLARDAN ÇAM İÇİN ORTAK EYLEM
Müvekkili tarafından öldürülen Denizli Barosu eski başkanı Erdal Çam için tüm Türkiye’de barolar ortak açıklama yaptı. Denizli’deki eylemde; “Tek bir kayba daha tahammülümüz yok” dedi.
Denizli Barosu eski başkanlarından Mehmet Erdal Çam ile Denizlili emekli icra müdürü Özcan Çavdar, 22 Eylül Cuma günü Muğla’nın Bodrum İlçesi’nde tartıştığı Galip Ö. (63) tarafından tabanca ile vurularak öldürülmüştü. Çam ve Çavdar'ın vefatının ardından 81 ilin baroları eş zamanlı basın açıklamasında bulundu. Basın açıklamasının Denizli ayağı ise Denizli Adliye Sarayı önünde gerçekleştirildi. Bildiriyi, Denizli Barosu Başkan Yardımcısı Avukat Ufuk Kök okudu.
“BU SALDIRILAR, ADALETİN TESİSİNE YÖNELİKTİR”
Son günlerde ülke genelindeki avukatlara yönelik saldırıları sıralayan Kök, avukatların her geçen gün daha fazla öldürme, yaralama, tehdit, hakaret gibi saldırıların mağduru haline geldiğini belirtti. Kök; “Bazen sözlü bazen silahlı olan; bazen müvekkilden bazen karşı taraftan kaynaklanan ve bazen yaralama bazen ölümle sonuçlanan bu saldırıların değişmeyen ortak bir yönü var: Avukatların bu saldırılarla karşı karşıya kalmalarının nedeni, yalnızca mesleki faaliyetlerini yerine getirmeleridir. Münferitmiş gibi görülen bu saldırılar, aynı zamanda avukatlık faaliyetine, savunmaya, dolayısıyla adil yargılanma hakkına ve adaletin tesisine yöneliktir.Avukata yönelik şiddetin temelinde, avukatın mesleki faaliyetleri, görevlerini yaparken müvekkilleriyle özdeşleştirilmeleri veya savunma hakkının etkin kullanılması için mücadele ederken bu görevin ifasını önleme niyeti yer almaktadır” diye konuştu.
“AVUKATA YÖNELİK ŞİDDETE İLİŞKİN GEREKLİ ADIMLAR ATILMALI”
Avukatlık mesleği kapsamında gerçekleştirilen faaliyetlerin, niteliği gereği çekişme ve uyuşmazlık içerdiğini belirten Avukat Kök şu ifadeleri kullandı: “Avukata yönelik şiddet, toplumun genelinde gözlenen şiddet eğiliminden veya diğer meslek mensuplarına yönelik şiddetten önemli farklılıklar içermektedir. Bu nedenle, avukata yönelik şiddete ilişkin gerekli adımlar atılarak, özel olarak önlem alınması elzemdir.Avukata saldırma pervasızlığını gösteren saldırganlar bu cüreti, mesleğin itibarsızlaştırılması çabasından ve cezasızlık politikalarından alıyorlar. İnfaz kanunlarında yapılan değişiklikler, cezasızlık politikalarını daha da derinleştiriyor. Avukata yönelik şiddetle, ciddi bir politika benimsenerek mücadele edilmediği sürece, tekil vakalarda verilen ancak infaz düzenlemeleri nedeniyle göstermelik kalan cezalarla yol alınması mümkün değildir”
“MECLİS ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULMALI”
Türkiye Barolar Birliği’nin 4 Nisan 2022’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne, 8 Temmuz 2022’de Adalet Bakanlığı’na avukata yönelik şiddetle ilgili olarak yapmış olduğu başvuruları olduğunu ifade eden Kök, “Konunun öncelikli gündem maddesi haline getirilmesi, Meclis Araştırma Komisyonu kurulması, zorunlu tedbirlerin derhal alınması ve mevzuat çalışması yapılması şeklindeki açık, somut, net talep ve önerilerinin bir an evvel karşılanması, avukatlar için olduğu kadar yurttaşların savunma hakları için de zorunludur. Çünkü avukata yönelik saldırı, yurttaşın savunma hakkına yönelik saldırıdır.Bugün buradan bir kez daha haykırıyoruz: Mesleğimizi yaparken, görevimizi ifa ederken can veriyoruz. Avukat tehdit altındaysa, hak arama özgürlüğü de tehdit altındadır. Bizler dava dosyalarının tarafı değil, vekiliyiz. Vekalet etmek mesleğimizin gereğidir. Biz bu görevi üstlenmezsek; adalet işlemez. Bize saldıranların bile muhtaç oldukları savunma hakkı kullanılamaz. Bizler bu görevi, şu veya bu kişilerin menfaati için değil, adil yargılanma hakkının hayata geçirilmesi için yerine getiriyoruz” şeklinde konuştu.
“TEK BİR KAYBA DAHA TAHAMMÜLÜMÜZ YOK!”
Avukatlara yönelik şiddete konusundaki taleplerini sıralayan Baro Başkan Yardımcısı Kök, şunları kaydetti: “Yeni yasama döneminde, Anayasa’nın 98. ve TBMM İçtüzüğü’nün 104. ve 105. maddeleri uyarınca Meclis araştırması açılmalı, konuyla ilgili TBMM Araştırma Komisyonu kurulmalıdır. Türkiye Barolar Birliği’nin Adalet Bakanlığı’na sunduğu önerilerde yer alan gerekli düzenlemeler acilen hayata geçirilmelidir. Devletin tüm kurumlarında ve yurttaşlarda, avukata yönelik şiddetin engellenmesiyle ilgili farkındalık yaratılmalı ve buna ilişkin somut çalışmalar hayata geçirilmelidir.Tek bir kayba daha tahammülümüz yok! 180 bin avukat, Barolarımız ve Türkiye Barolar Birliği olarak; avukata yönelik şiddetin normalleşmesine izin vermeyecek, onurla ve asla vazgeçmeden ortak mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz.Meslek şehitlerimizi saygıyla anıyoruz. Mesleğimizi, meslektaşlarımızı ve yurttaşlarımızın haklarını sahipsiz bırakmayacağız”