DENİZLİ ŞİRKETLERİ KURUMSALLAŞIYOR

Pamukkale Üniversitesi (PAU) İktisadi İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Oğuz Karadeniz, Denizli firmalarının kurumsallaşma çalışmalarını hızlandırdığı söyledi. Kurumsallaşmada istihdam politikalarına dikkat çeken Karadeniz, “Denizli’nin süper lige yükselmesi için istihdamda yenilikçi yaklaşımlara ihtiyacı var” dedi.

 

PAU İİBF Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Oğuz Karadeniz, Denizli sanayinde kurucu aile büyüklerinden aldıkları bayrağı ileri taşıma gayretinde olan ikinci, üçüncü kuşak temsilcilerin işbaşına gelmesi ile birlikte kent sanayinin kurumsallaşması yönünde önemli adımlar atılmaya başlandığını söyledi.

DENİZLİ’DE KURUMSALLAŞMA HAREKETİ YAŞANIYOR

Aile işletmelerinin şirket anayasası oluşturmaya başladığına dikkat çeken Karadeniz, “Vizyoner, dünyaya entegre dil bilen işveren yönetime gelirken şunu fark etti. Yenilikçi yaklaşım içerisine girmezsek rekabetçi gücümüzü kaybederiz. Dolayısıyla aile işletmeleri aile, şirket anayasası oluşturmaya başladı. Kent sanayisinde büyük bir kurumsallaşma hareketi yaşanıyor” dedi. 

İSTİHDAM AYAĞI ÖNEMLİ

Bu yenilikçi yaklaşımın en önemli ayağının istihdam olduğunu vurgulayan Karadeniz, tekstil sektöründe işgücü devir oranının fazla olduğuna dikkat çekti. Karadeniz, “Çalışma koşullarının ağır olduğu bir sektör, çalışma saatleri uzun. Ama çalışma saatlerini kısaltırsanız, örneğin 5 gün yaparsanız, hatta haftalık çalışma süresini 40 saate indirirseniz, çalışma koşulları iyileşiyor. Ücret düşük olsa bile işçi bu tip pozitif uygulamalar sayesinde bu firmaların kapısında sıraya giriyor. Verimlilik, buna bağlı olarak karlılık artıyor. Karlılık arttığında işletme kar ederken çalışan ücretleri artıyor” dedi.

TÜRKİYE’DE BİR İLKE İMZA ATTI

Çalışma Ekonomisi Topluluğu olarak yaklaşık bir yıl önce ziyaret ettikleri Yavuzçehre Tekstil’in bu ziyarette gündeme gelen babalara doğum izni uygulamasını sektöründe Türkiye’de bir ilke imza atarak geçtiğimiz günlerde hayata geçirdiğini hatırlatan Karadeniz şöyle devam etti:

“Yavuzçehre’nin bu uygulamasından sonra birçok firma bizi aramaya başladı. Bünyelerinde sürdürülebilirlik departmanı kurmaya başladılar. Çalışan odaklı bu tip yaklaşımları, standartları yerine getirdiğinizde iş gücü devir oranı düşüyor. Aynı işçi ile uzun süre çalışabiliyorsunuz. Uzun süre çalışan işçide işyerine bağlılık artıyor. Bağlılık arttığı zaman verimlilik artıyor. Yani, Denizli’de bir tane Yavuzçehre değil, 400 tane Yavuzçehre olmalı”.

SÜPER LİG İÇİN YENİLİKÇİ YAKLAŞIMLARA İHTİYAÇ VAR

Sektörü dönüştürmek için  katma değerli ürünler üretmek, fabrikaları dönüştürmek ve makineleri yenilemek  gerektiğine dikkat çeken Karadeniz, “Şu anda insanı odağa almadan sadece işgücü maliyetleri üzerinden rekabet sürdürülebilir olmaz. İşgücü, finans anlamında, kurallı işletmeler orta ve uzun vadede kazanımlarını artırıyor. Denizli’nin, Denizlilinin özelliklerini de dikkate alarak düzenlemeler yapmamız lazım. Örneğin yaz aylarında hasat zamanı toplu izin uygulaması gibi. Aslında iş kanunu bu ve benzeri konularda düzenlemeler sunuyor. Yenilikçi yaklaşımlara hazır bir işveren grubu var ama iş hukuku noktasında çok bilgi sahibi değiller. Farkındalığı artırarak bu konuda daha cesur adımlar atılması teşvik edilmeli. Küçük iyileştirmelerin, büyük karlılıklara, verimlilik artışlarına yol açacağı gözden kaçırılmamalı. Sosyal, insanı odağa alan bir ekonomi rekabet gücü elde eder. Denizli’nin süper lige yükselmesi için istihdamda yenilikçi yaklaşımlara ihtiyacı var. Kurumsal, rekabetçi bir Denizli, mevcut ekonomik potansiyeli 3- 4 katına çıkartır. Kazanan kent, bölge ve ülkemiz olur” şeklinde konuştu.