SU, GIDA GÜVENLİĞİ İÇİN ÖNEMLİ

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kişi başına düşen yıllık su miktarında düşüş olan Türkiye'nin su stresi yaşayan ülkeler arasında yer aldığını hızla su fakiri ülke konumuna ilerlediğini kaydetti.

TZOB Genel Başkanı Bayraktar, 16 Ekim Dünya Gıda Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, Dünya Gıda Günü'nün bu yıl ‘Su Hayattır, Su Gıda Demektir’ teması ile kutlandığını belirterek, "Tüm canlılar için yaşam kaynağı olan su, gıdanın da olmazsa olmaz hammaddesidir. Susuz bir gıda üretimi düşünülemez. İnsan gıdasını ve hayvan besinini sağlayacak bitkisel üretim için su elzemdir" dedi.

Sağlıklı, sürdürülebilir ve ulaşılabilir gıdanın insanlığın en temel ve karşılanması gereken ihtiyacı olduğuna işaret eden Bayraktar, "Ancak günümüz dünyasında açlıkla mücadelemiz devam ediyor. FAO verilerine göre 2022 yılında 783 milyon insan yetersiz besleniyor ve açlık yaşıyor. 2022 yılında Asya ve Latin Amerika'da, açlığın azaltılmasına yönelik gayretlerde ilerleme sağlanmasına karşın Batı Asya, Karayipler ve Afrika'nın tüm alt bölgelerinde açlığın artmaya devam ettiği görülüyor. Dünyada yetersiz beslenen insanların en yüksek olduğu bölge Afrika'dır. Üstelik 2030 yılına geldiğimizde yaklaşık 600 milyon insanın hala yetersiz besleneceği tahmin ediliyor" ifadelerini kullandı.

SU, GIDA GÜVENLİĞİ İÇİN ÖNEMLİ

SU FAKİRİ OLMAYA DOĞRU GİDİYORUZ

Hızlı nüfus artışı, kentleşme, ekonomik kalkınma ve iklim değişikliğinin, dünyanın su kaynaklarını baskı altına soktuğuna işaret eden Bayraktar, insanların beslenebilmesi için yeterli ve güvenilir gıda üretiminin yanı sıra sulama suyuna ve temiz suya olan ihtiyacın da arttığını kaydetti. Tarımsal ve evsel su talebinin artmasının yanında gelişen sanayi sektöründe de su talebinin arttığını vurgulayan Bayraktar, "Günümüzde 2,4 milyar insan su sıkıntısı çeken ülkelerde yaşıyor. Ayrıca küresel nüfusun yaklaşık yüzde 10'u da yüksek ve kritik su sıkıntısı çeken ülkelerde bulunuyor. Ülkemizde kişi başına düşen yıllık su miktarı 2000 yılında 1652 metreküp iken, 2022 yılında ise 1322 metreküpe düştü. Mevcut durumda ülkemiz yıllık kişi başına düşen 1322 metreküp ile su stresi yaşayan ülkeler arasında yer alıyor ve hızla su fakiri ülke konumuna ilerlediğimiz görünüyor" ifadelerini kullandı.

SU GIDA GÜVENLİĞİ İÇİN ÖNEMLİ

Türkiye'de 112 milyar metreküp olan su potansiyelinin 57 milyar metreküpünün kullanıldığına dikkat çeken Bayraktar, "Bu miktarın yüzde 77'si yani 44 milyar metreküpü tarımsal sulamada ve geri kalan 13 milyar metreküpü ise içme, kullanma ve sanayi suyu olarak değerlendiriliyor. Ülkemizde yenilikçi teknolojilerin benimsenmesi, mevcut sulama altyapısının rehabilitasyonu ve modernizasyonu da dahil olmak üzere su verimliliğini artıran teşvik edici uygulamalara öncelik verilmelidir. Ülkemizde ekonomik olarak sulanabilir alan 8,5 milyon hektar olup, 6,96 milyon hektar alan sulamaya açıldı. Sulamaya açılan alanda artış olmakla birlikte 1,54 milyon hektar alanda sulama altyapısı tamamlanmadı. Ekonomik nedenler, su kaynağı ve tesis yetersizliği, topografya yetersizliği, arazinin parçalı olması gibi nedenlerden dolayı tarım alanları yeterince sulanamıyor. Ancak sulama alt yapısı tamamlanmamış tarım arazilerinin suya kavuşturulması gıda güvenliğimiz için oldukça önemlidir" şeklinde görüş belirtti.