ÇİZİMLERİYLE GEÇMİŞE IŞIK TUTACAKLAR
Pamukkale Üniversitesi Buldan Meslek Yüksekokulu (MYO) Mimari Restorasyon Programı ikinci sınıf öğrencileri, yüzey araştırmaları tamamlanan ve kazı çalışmaları için gün sayan Attouda Antik Kenti’nin üzerine kurulan Hisar Köyü’nde yapacakları rölöve, restitüsyon ve restorasyon projeleri ile geçmişe ışık tutacak.
Buldan Meslek Yüksekokulu, Mimari Restorasyon Programı 2. sınıf öğrencileri, bitirme projesi ödevi kapsamında her yıl proje ekibi tarafından ortak görüşlerle belirlenen yapılar üzerinde rölöve, restitüsyon ve restorasyon projeleri çıkartıyor. Tüm detaylarıyla ele alınan yapılara işlevler belirlenerek, yapıların 3 boyutlu ve teknik çizimlerle desteklenen paftaları sergileniyor. Bu yıl üçüncüsü düzenlenen proje çalışmasının alan inceleme gezisi ders yürütücüsü Öğr. Gör. Gamze Sayın ve Doç. Dr. Bilge Yılmaz Kolancı eşliğinde öğrencilerle birlikte gerçekleştirildi.
KÜLTÜREL MİRASIMIZIN GELECEK KUŞAKLARA AKTARILMASI ÖNEMLİ
Attouda Yüzey Araştırması Başkanı Doç. Dr. Bilge Yılmaz Kolancı, Sarayköy Belediyesi’nin de önemli ölçüde destek verdiği çalışma ile bugüne kadar yaklaşık 16 yapının çizimlerinin tamamladığını ifade ederek, bu yıl 8 yapının daha projesinin hazırlanacağını, yürütülen çalışmaların kültür mirasının gelecek kuşaklara aktarılması ve ileride yapılacak projeler için büyük önem taşıdığını söyledi.
YAŞAM SÜRDÜREN 10 HANE KALDI
Attouda Antik Kenti ve Hisar Köyü’nde yürütülen çalışmalarla ilgili de bilgi veren Kolancı “Attouda Antik Kenti’nin bir kısmının üzerine kurulan tarihi Hisar Köyü, geçmişi Anadolu Selçuklu Dönemine uzanan ve Osmanlı ile Cumhuriyet Dönemi’ne ait geleneksel mimari mirasının önemli örneklerini barındıran kırsal bir yerleşim. Üzerindeki tescil edilmiş 143 adet sivil ve dini mimarlık örneğiyle birlikte Kentsel Arkeolojik Sit Alanı ilan edilmiştir. Ülkemizdeki 35 adet Kentsel Arkeolojik Sit Alanları’ndan birisidir. Geçim kaynağı dokumacılık olan köyün bu sektörde sanayileşmesi ve köylerde kullanılan tezgâhların sürekli yenilenmesi gereğinden, köye ulaşımın merkezden zor ve uzak olması, ayrıca sit alanı ilan edildikten sonra evlerin tadilat edilememesi gibi birçok nedenden dolayı yaklaşık olarak 300 hanede bin 500 kişilik nüfusu barındıran köy hızla göç vermeye başlamış ve günümüzde yaşamını sürdüren yaklaşık 10 hane kalmıştır. 143 adet tescilli konut yapısına sahip olan yerleşimde meydana yakın konumdaki evlerde yaşam az da olsa devam etmektedir ancak eğimin arttığı ve meydandan uzaklaşıldığı noktalardaki evler terkedilmiş, hem dış etmenlerle hem de bakımsızlık gibi nedenlerle tescilli konutların bir çoğunda strüktürel problemler oluşmuş, bir kısmı ise tamamen yıkılmıştır” dedi.
BELGELEME ÇALIŞMALARI HIZLI YAPILMALI
Yerleşim genelindeki yapılar kullanılmadığı için çok hızlı bir tahribatın söz konusu olduğuna dikkat çeken Kolancı, “Kırsal dokuda sistemli bir şekilde tescilli yapıların rölöve, restitüsyon ve restorasyon çalışmaları yapılarak belgeleme çalışmalarına hız verilmesi gerekmektedir. Bu nedenle yerleşimdeki yapılarda oluşan hızlı tahribata karşı kalıcı bir belgeleme yapmak amacıyla Pamukkale Üniversitesi Arkeoloji Bölümü ile Buldan Meslek Yüksek Okulu Mimari Restorasyon Programı arasında ortak bir proje geliştirilmiş ve 2021 yılından itibaren tarihi Hisar yerleşimindeki konutların proje çizimlerine başlanmıştır” diye konuştu.