MENDERES’TEKİ KİRLİLİĞİ İKİ BAKANA SORDU

Büyük Menderes nehrinde kentsel ve endüstriyel atıkların neden olduğu kirlilik ve su tahsisi konularını TBMM gündemine taşıyan CHP Denizli Milletvekili Şeref Arpacı, Çevre ve İklim Değişikliği bakanı ile Tarım ve Orman bakanına soru önergeleri verdi.

CHP Denizli Milletvekili Şeref Arpacı, Büyük Menderes nehrindeki kirlilik ve kuraklık sorunlarını TBMM gündemine taşıdı. Arpacı; Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki tarafından yanıtlanması istemiyle soru önergesi verdi.

Önerge gerekçesinde nehirdeki kirliliğin sucul yaşamı hayati oranda etkilediğini ayrıca jeotermal atıklar nedeniyle bu nehirden sulama yapılan tarım arazilerinde hızlı bir kuraklaşma yaşandığını kaydetti. DSİ’nin oluşturduğu su tahsisi planında Büyük Menderes nehrinin yer almadığı, nehrin bazı bölümlerinde üreticilerin yeterli suya ulaşamadığı da gerekçede ifade edildi.

MENDERES’TEKİ KİRLİLİĞİ İKİ BAKANA SORDU

‘TOPRAK ÇORAKLAŞIYOR’

Önergede en dikkat çekici başlık, kentsel ve endüstriyel atıklarla kirletilen nehirden yapılan sulamanın bereketli tarım topraklarında kuraklığa neden olduğu tespiti oldu.

Arpacı, “Nehrin geçtiği bölgelerdeki belediyelerin ve sanayi tesislerinin az sayıda arıtma tesisi olması, nehirde nitelikli bir arıtma faaliyeti yapılamamasına sebebiyet vermektedir. Bölgede hali hazırda çalıştığı söylenen arıtma tesislerinin faaliyetinin aksine nehir sularıyla yapılan biyolojik testlerde suyun arıtılmadığına dair veriler elde edilmektedir. Fabrikaların, OSB’lerin ve belediyelerin hem atıkları nehre bırakmak konusunda hem de arıtma tesisi inşa etme konusunda yeterince denetlenmediği görülmektedir. Söke’ye gelene kadar nehir suyu katlanarak kirlenmekte ve tuzlu hale gelen su devamında bölgede kuraklığa neden olmaktadır” ifadelerine yer verdi.

MENDERES’TEKİ KİRLİLİĞİ İKİ BAKANA SORDU

SULAMA TAHSİSİ ZORLAŞIYOR

Arpacı üreticilerin yeterli suya ulaşamadığı için mağdur olduğunun da altını çizdi. Büyük Menderes’in kaynak noktasında göletli sistemin mevcut olmasının ve bazı bölgeler dışında kapalı sulama sistemine geçilmemiş olmasının sulama tahsisini zorlaştırdığını belirten Arpacı, “Tarım faaliyeti yapan vatandaşlar yetersiz su tahsisi nedeniyle yeraltı sularına yönelmiştir ancak bu yönelim de başka dengelerin bozulmasına sebebiyet vermektedir. Aynı zamanda su tahsisinin yetersiz olması, sınırlı kaynak üzerinde baskı kuran bazı grupların oluşmasına neden olarak güvenlik sorununa sebebiyet vermiş ve toplumsal huzuru da bozmuştur” ifadelerini kullandı.