ATTUDA’DA KAZILAR BU YIL BAŞLIYOR

Sarayköy’de ilçenin traverten jeoparkı ve Attuda Antik Kenti’nin konuşulduğu bir konferans gerçekleştirildi. Traverten teması ile çalışmalarına devam eden Denizli Jeopark Çalışma Grubu farkındalık oluşturma eylem planı çerçevesinde Sarayköy Belediyesi ev sahipliğinde, Attouda ve Denizli Traverten Jeoparkı tanıtımının yapıldığı etkinlikte bir de fotoğraf sergisi yer aldı.

Kültür Merkezi’ndeki etkinlikte açılış konuşmasını yapan Sarayköy Belediye Başkanı Ahmet Necati Özbaş, antik kentte kazı çalışmalarının başlayacağını müjdeledi. Özbaş; “Kültür ve Turizm Bakanlığımız, Pamukkale Üniversitesi, Sarayköy Belediyesinin işbirliğiyle araştırma başkanımız Doç. Dr. Bilge Yılmaz Kolancı hocamızla beraber 3. yılımızda yüzey araştırmalarımızı tamamladık. Ekim-Kasım aylarımızda Kültür ve Turizm Bakanlığımız ile yaptığımız görüşmeler neticesinde bu yıl içinde kazı çalışması başlayacak. Sözümüzü aldık. Dünya kültürel mirasımıza kazandıracağımız Attouda Antik Kentimiz önümüzdeki yıllarda turizmimize hızlı bir şekilde girecek” ifadelerini kullandı.

ÖNEMLİ KATKILAR SAĞLAYACAK

Sarayköy Kaymakamı Celalettin Cantürk ise, “Denizli Traverten Jeoparkı ile ilçemiz adına, bölgemiz adına çok önemli katkılar sağlanacağına eminim. Denizli turizm anlamındagerçekten değer sahibi. Daha da ileriye nasıl götürürüz, dünyada yerimizi nasıl pekiştiririz, çoğaltırız bunlar bizler için önemli. Burada da değerli bilim insanlarımız sayesinde emin adımlarla ilerliyoruz. Vatandaşlarımızda bu yönde bilinç arttıkça daha güzel işler yapacağımıza inanıyorum” diye konuştu.

Attouda ve Denizli Traverten Jeoparkı konferansında konuşmacı olarak yer alan PAÜ Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bilge Yılmaz Kolancı, Attouda Antik Kenti’nin coğrafi yapısını, yerleşimini, geçmiş kültürünü, tarihi bilgileri ve nüfus yerleşkesini detaylı olarak katılımcılarla paylaştı.

SERAMİK PARÇALARI 500 YIL GERİYE GÖTÜRDÜ

Attouda Antik Kenti’nin diğer antik kentlerden ayıran özelliğinin yaşamın hala devam etmesi olduğunu belirten Doç. Dr. Bilge Kolancı, “ İlerleyen dönemlerde kazı çalışmalarına başladığımızda konut dokularını korumak için restore etmek ve gelecek kuşaklara aktarmak istiyoruz. Kuzey tarafındaki boşluklarda da kazı çalışması yaparak antik kenti ortaya çıkarmak istiyoruz.Çalışmalara başlamadan önce Attouda Antik Kenti’nin elimizdeki verilerle MÖ2.yy’da Helenistik dönemde kurulmuş olduğunu biliyorduk. Ancak yüzey araştırmasında bulduğumuz seramik parçaları bize antik kentin M.Ö 7.yy kadar uzandığını ve kentin geçmişini 500 yıl daha geriye gittiğini gösterdi. Jeolojik araştırmalarda taş türleri, kayaçların yapısı anlamında araştırmalar gerçekleştiriyoruz ya da buradan geçen eski döneme ait deprem fay kırıklarının ölçüm çalışmaları yapıyoruz. Toprağın üzerinde yapılan cihaz taramasını bilgisayar ortamına attığımızda bize toprak altındaki yapıların tomografisini sağlıyor. O yüzden jeolojik çalışmalar arkeolojik kazı çalışmaların büyük önem taşıyor” diyerek bilgi verdi.

SARAYKÖY’ÜN JEOSİT ALANLARI

Jeoparkın ne olduğu konusunda açıklamalar yaparak dünyada ve Türkiye’de jeopark sürecini, jeoparkın bölgeye ve ülkeye neler kazandıracağını anlatan Prof. Dr. Mehmet Özkul“Sürdürülebilir kalkınma aracı olarak UNESCO küresel jeoparkları” temalı konuşmasını yaptı.

Özkul, Sarayköy’de jeosit alanlarını sıraladı. Doğal jeositlerde Tekke hamam, Kızıldere jeotermal sahasının olduğunu, tarihi ve kültürel jeositlerde Sultan Sarıbaba Türbesinin, Ahmetli Köprüsünün, Sarayköy tren istasyonunun ve Tekke caminin yer aldığını söyledi. Arkeolojik jeositler arasında da Attouda Antik Kenti’nin bulunduğu bilgisini verdi.