“ATTOUDA, EN İYİ TURİZM KÖYÜ ADAYI OLMALI”
Sarayköy’de bulunan Attouda Antik Kenti ve Hisar Köyü’nün doğal ve kültürel çeşitliliğine dikkat çeken Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serkan Bertan, yöresel değerleri ve faaliyetleri açısından ‘En İyi Turizm Köyü’ olma potansiyeli açısından oldukça avantajlı olduğunun altını çizdi.
Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serkan Bertan, Sarayköy’deki Attouda Antik Kenti ve Hisar Köyü hakkında konuştu. Attouda Antik Kenti ve Hisar Köyü’nün doğal ve kültürel çeşitliliğine dikkat çeken Prof. Dr. Bertan, yöresel değerleri ve faaliyetleri açısından ‘En İyi Turizm Köyü’ olma potansiyeli açısından oldukça avantajlı olduğunu söyledi. Prof. Dr. Bertan, Turizm Köyü Girişimine başvurulması düşünülen köyün; en fazla 15 bin nüfusa sahip olması, tarım, ormancılık, hayvancılık veya balıkçılık gibi geleneksel faaliyetlerin devam ettiği bir alanda yerde bulunması, topluluk değerlerinin ve yaşam tarzının paylaşılması, kültürel ve doğal kaynaklara sahip olması, kültürel kaynakların tanıtılması-korunması, sürdürülebilirlik (ekonomi, sosyal, çevresel), turizm geliştirme ve değer zinciri entegrasyonu, turizmin yönetişimi ve önceliklendirilmesi, altyapı ve bağlantı, sağlık, emniyet ve güvenlik kriterlerine sahip olması gerektiğini ifade etti.
“HİSAR KÖYÜ’NE GERİ DÖNÜŞLER SAĞLANACAK”
En İyi Turizm Köyü girişimi yol haritası için öncelikle envanter çalışmasının yapılmasının gerekliliğine dikkat çeken Prof. Dr. Bertan, “Sonraki aşamada ise kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum kuruluşları koordinasyonuyla herkesin bütüncül bakış ile katılımcı yöntemler kapsamında ortak akıl ile iş birliği gerçekleştirilmeli. Başvuru için kriterler değerlendirimeli. Hisar Köyü’nün, en iyi turizm köyleri girişimi ağı kapsamında değerlendirilmesiyle kırsal kalkınma sağlanacak, yerinde ve çevrimiçi eğitimler gerçekleşecek, ulusal ve uluslararası tanınırlığı artacak, farkındalık oluşacak, köydeki nüfus kaybı azalarak köye geri dönüşler sağlanacak, yenilik ve dijitalleşme artacak, finansmana erişim kolaylaşacak, yatırımlar artacak, yöreye ait ürünler gelişecek, değer zinciri entegrasyonunda yenilikler artacak, kaynakların daha verimli kullanılması sağlanacak ve sürdürülebilir uygulamalar artacak” diye konuştu.