İMAM MÜFTÜYÜ MAHKÛM ETTİRDİ

İlginç olay geçtiğimiz yıl yaşandı. Kale’de imamlık yapan Süleyman Ö. ile o sırada Kale Müftülüğü görevini de vekâleten yürüten Tavas Müftüsü Metin Ç. arasında kardeşinin cenazesinde sürtüşme yaşandı. 6 Şubat felaketlerinde deprem bölgesinde görevlendirilen Müftü Metin Ç., dönüşünde Kale’ye yeni atanan ilçe müftüsünü ziyarete gitti. Bu sırada imam Süleyman Ö. de idari işlemler için müftülük binasında bulunuyordu. İkili burada karşılaştı. İddiaya göre Müftü Metin Ç. tokalaşmak istedi, imam Süleyman Ö. reddedince küfür ve hakaret etti.

DENİZLİ MÜFTÜLÜĞÜNE ŞİKÂYET ETTİLER

Araya müftülük çalışanlarının girmesi ile tartışma daha fazla büyümeden önlendi. Daha sonra imam Süleyman Ö., Denizli Müftülüğüne idari soruşturma başlatması için başvurdu. İdari soruşturmada suç unsuruna rastlanmadı. Süleyman Ö., bu kez Kale Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Savcılık soruşturma sonunda Müftü Metin Ç. hakkında hakaret suçu işlendiği iddiasıyla ceza davası açtı.

CEZA DAVASI AÇILDI

Kale Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada Süleyman Ö., Metin Ç’nin müftü vekilliği görevi sırasında sık sık baskıya maruz kaldığını, olay günü müftünün elini sıkmak istemediğini, bu nedenle hakarete maruz kaldığını ileri sürdü. Müftü Metin Ç. ise savunmasında, imamın ayaklarını uzatarak saygısızca oturduğunu fark ettiğini, tokalaşmak istediğinde saygısızca ve tahrik edici şekilde ‘gerek yok’ dediğini, bunun üzerine öfkelendiğini fakat hakaret etmediğini savundu.

MÜFTÜ 93 GÜN ADLİ PARA CEZASI ALDI

Yargılama sonunda mahkeme ’hakaret’ sucundan Tavas Müftüsü Metin Ç. ’ye 93 gün adli para cezası verdi, sanık hakkında takdir indirimi uygulayarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünde karar kurdu.  İmam Süleyman Ö’nün müftü hakkında tazminat davası açmayı planladığı öğrenilirken, Diyanet Sen de idari dava açma kararı aldığını duyurdu.

DİN GÖREVLİLERİMİZ SAHİPSİZ DEĞİLDİR

Diyanet Sen Denizli Şubesi Başkanı Fettah Kahraman yaptığı açıklamada, “Adaleti sağlaması gereken ilk kurumun Diyanet İşleri Başkanlığı olması gerekirdi. Müftülerin sultasından kurum kurtarılmalıdır. Aynı küfür ve hakareti din görevlisi müftüye yapmış olsaydı, bir hafta içerisinde en büyük cezayı verirlerdi” ifadelerini kullandı.

Kahraman mahkemenin müftüyü hakaret suçundan suçlu bulduğunu hatırlatarak; “Makamı ve mevkisi her ne olursa olsun bir müftü, bir din görevlisine küfür ve hakaret edemez. Diyanet-Sen ailesi olarak haksızlık yapan kişinin makamına, mevkisine bakmadan her türlü adaletsizliğin ve haksızlığın karşısında olduğumuzun bilinmesini isteriz. Din görevlilerimiz sahipsiz değildir. Hangi makam ve mevkiden gelirse gelsin din görevlilerimize yapılan haksızlıklar karşısında susmayacağız. Hukuki sınırlar içerisinde din görevlilerimizin hakkını savunmaya, onların yanında olmaya devam edeceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın” diye konuştu.