BUGÜN HİCRİ YILBAŞI MUHARREM AYINA GİRDİK

Bir olayın belli bir başlangıca göre akıp giden zaman içerisindeki yerini tespit etmek için takvime ihtiyaç duyan insanoğlu, evrendeki güneş, ay, yıldız ve diğer gezegenlere bakarak çeşitli takvimler meydana getirmiştir. Dünyanın Güneş'in etrafında gerçekleştirdiği bir tam dolanmaya bağlı olarak Güneş (Şemsî) Takvimlerini oluşturan astronomi bilginleri, Ay'ın dünya etrafındaki dönme sürecine dayalı Ay (Kamerî) Takvimlerini oluşturmuşlardır.

İbadetlerin vakitlerini güneşin ve ayın hareketlerine göre belirleyen İslam dünyası, Hz. Muhammed (s.a.s.)'in Mekke'den Medine'ye hicretini, kameri takvimin 1. yılı ve o yılın Muharrem ayını da kameri takvimin yılbaşı olarak kabul etmiştir. Kur'an-ı Kerim'de geçtiği gibi bütün takvimlerde ayların sayısı 12'dir. Hicri (Kameri) takvimde yılın ilk ayı Muharrem olup Safer, Rebiülevvel, Rebiülahir, Cemaziyelevvel, Cemaziyelahir, Recep, Şaban, Ramazan, Şevval, Zilkade ve Zilhicce ayları ile devam eder. Oruç ve hac ibadetlerini kameri takvime göre yerine getiren Müslümanlar, 354 gün süren hicri takvim ile ibadetlerini yılın her mevsiminde yerine getirmiş olurlar.

Ay, dünya etrafında 12 defa döndüğü zaman bir Kameri yıl olur ve bu süre 354 gün 8 saat 48 dakika 34.68 saniyedir. Miladi yıldan daha kısa olan Hicri takvimde aylar bazen 29. bazen de 30 gün çekmektedir. Hicri (Kameri) takvime göre, 7 Temmuz 2024 Pazar günü, yani bugün 1 Muharrem 1446. İslam alemi, bugünü yılbaşı olarak kabul ediyor. 16 Temmuz 2024 Salı günü Muharrem ayının 10'u da Aşure Günü olarak idrak edilecek.

ERBAŞ'TAN KUTLAMA MESAJI

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş da hicri yeni yıl dolayısıyla yayımladığı mesajda, Türk milletinin ve tüm İslam aleminin hicri yeni yılını tebrik ederek, "Hicri 1446 senesinin ülkemiz, milletimiz, İslam alemi ve tüm insanlık için barış, huzur ve bereket dolu bir yıl olmasını yüce Allah’tan niyaz ediyorum." ifadesini kullandı.

Takvimlerin zamanı doğru algılayıp etkili planlamak suretiyle onu en güzel şekilde değerlendirme ve geçmişten ders alarak güzel bir gelecek inşa etme fırsatı sunduğunu belirten Prof. Erbaş, "Allah Resulü (s.a.s.) ve beraberindekiler, hak, hakikat, adalet, iyilik ve insan onuru gibi yüce değerleri yeryüzüne hakim kılmak için hicret etmiştir. Onların hicretinin özünde yeni bir insan, toplum ve medeniyet inşa etme ideali vardır. Hicret esnasında gerek muhacir gerekse onlara ensar olan Müslümanlar, Allah’a teslimiyetin, Peygambere (s.a.s.) sadakatin ve Müslümanca yaşama azminin en büyük örnekliğini sergilemişlerdir. Hicret ettikleri Yesrib’i İslam’ın hayat veren ilkeleriyle yoğurup güven, huzur ve esenlik şehri Medine’ye dönüştürerek adaletin, merhametin, insan onurunun, temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı eşsiz bir medeniyet inşa etmişlerdir. Şüphesiz hicreti bu minvalde doğru okumak ve anlamak; yeryüzünü kuşatan her türlü olumsuzluk, kötülük, bela ve musibetlerle mücadele noktasında bizlere azim ve kararlılık aşılayacak, daha güzel bir gelecek inşa etme hususunda büyük ufuklar açacaktır." dedi.