AVRUPA İLE SAAT FARKI 2'YE ÇIKTI

Avrupa’da dün gece kış saati uygulamasına geçilmesiyle birlikte saatler bir saat geri alındı ve Türkiye ile Avrupa arasındaki saat farkı 2 saate yükseldi. Türkiye’de kış saati uygulanmadığı için, sabahları işe ve okula giden vatandaşlar henüz gün ağarmadan karanlık yollara düşmek zorunda kalıyor. Bu durum özellikle çalışanlar ve öğrenciler arasında tepkiye neden oluyor.

TÜRKİYE 2016'DAN BERİ YAZ SAATİNDE

Türkiye’de 2016’dan bu yana kış saati uygulamasına geçilmiyor. Bu sebeple, kış aylarında sabahın geç saatlerine kadar karanlık hava hakim oluyor. Avrupa ülkeleri, gün ışığından daha fazla yararlanmak amacıyla her yıl ekim sonunda kış saatine geçerken, Türkiye’de bu uygulamanın kaldırılması nedeniyle sabahları geç saatlerde gün ışığıyla buluşuluyor. Özellikle kış aylarında, çalışanlar ve öğrenciler işe veya okula giderken karanlık hava ve soğukla mücadele etmek zorunda kalıyor.

SAAT FARKI 2 SAATE YÜKSELDİ

Avrupa’nın kış saati uygulamasına geçmesiyle birlikte, Türkiye ile Avrupa arasındaki saat farkı 2 saate çıktı. Bu durum, özellikle uluslararası iş ve eğitim alanlarında program takibi yapanlar için dikkate değer bir değişiklik yarattı.

TELEFON VE CİHAZ AYARLARINA DİKKAT

Türkiye’de kış saati uygulanmamasına rağmen, bazı telefon ve bilgisayarlar otomatik olarak saatleri geri alabiliyor. Bu nedenle kullanıcıların cihazlarının saat ayarlarını kontrol etmeleri öneriliyor. Yanlış saat ayarları, günlük programlarda aksaklıklara neden olabileceğinden, kullanıcıların otomatik saat güncellemelerini devre dışı bırakmaları tavsiye ediliyor.

KIŞ SAATİ UYGULAMASININ TARİHİ

Kış saati uygulaması, ilk olarak 1916’da Birinci Dünya Savaşı sırasında Almanya, Avusturya-Macaristan ve Büyük Britanya gibi ülkelerde kullanılmaya başlandı. Gün ışığından daha fazla yararlanarak enerji tasarrufu sağlama amacıyla başlatılan bu uygulama, Avrupa’da günümüzde de devam ediyor. Almanya’da petrol krizinin yaşandığı 1970’lerde enerji tasarrufu amacıyla yeniden uygulanan kış saati, 1980’den itibaren Avrupa genelinde yaygın hale geldi ve 1996’dan itibaren Avrupa Birliği genelinde standart bir uygulama olarak kabul edildi.