DENİZLİ'DE KIRMIZI ALTIN HASADI BAŞLADI

Denizli'nin girişimci ruhu, tarımda da ürün yelpazesini genişletiyor. Tütüne alternatif olarak 1990'lı yıllarda başlayan kekik üretimi, bugün buna yenilerinin eklenmesini getirdi. Türkiye kekik üretiminin yüzde 90'ını tek başına üstlenen Denizli, kekiğin yanı sıra adaçayı, lavanta, anason ve haşhaş üretimi ile tıbbi ve aromatik bitkiler üretiminde önemli bir yere sahip bulunuyor. Kentte son yıllarda safran üretimi de yoğunlaştırırken, bu alanda girişimciler yeni tekniklerle üretim gerçekleştirmeye başladılar.

5 MİLYON DOLAR YATIRIM HEDEFİ VAR

Pamukkale ilçesinde Oğuzhan Etiler ile çocukluk arkadaşı girişimci Mehmet Köseoğlu tarafından Türkiye'de bir ilk olan, topraksız dikey tarım safran üretim tesisi Denizli'de kuruldu. Topraksız tarım yöntemi ile üretilen "kırmızı altın" safranda hasat başladı. Hasat etkinliğine katılan İl Müdürü Şakir Çınar'a safran üretimi ve topraksız dikey tarım ile ilgili yapmış oldukları çalışmalar hakkında bilgi veren girişimciler, "Milli ekonomik menfaatlerimizi önceleyerek, katma değeri yüksek her ürünü, sürdürülebilir tarım stratejileri ile globale taşıma niyetimiz var. Bu nedenle, çalışmalarımızı büyüterek 5 milyon dolar yatırım hedefimiz mevcut. Bir zamanlar önemli bir safran ihracatçısı olan ülkemizde son yıllarda üretim yok denecek kadar azalmış durumda. Dünya piyasalarında İran’ın hakimiyeti var. Hindistan, Yunanistan ve İspanya önemli üretici ülkeler. Ülkemizde de son yıllarda yaygınlaştırılmaya çalışılan safran önce iç pazarda değerlendirilip, belli bir üretim seviyesine ulaşınca dış piyasalarda pazar bulma olanakları araştırılmaktadır." dediler. Denizli İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile koordineli çalışan girişimciler, hasadın, hem Türkiye hem Denizli için bereketli olmasını dilediler.

BAKLAN VE PAMUKKALE'DE ÜRETİLİYOR

İl Tarım ve Orman Müdürü Şakir Çınar da hasat esnasında yaptığı açıklamada, "Baklan ve Pamukkale ilçelerimizde tarla koşullarında az miktarda üretimi yapılan safranın kontrollü şartlarda topraksız tarım yöntemi ile de üretimi yapılmaya başlandı. Bu yıl ithal edilen 100 bin  adet safran soğanından çiçekler çıkmaya başladı. Her sabah açan safran çiçeklerinin toplanması ile başlayan bu zevkli uğraşı hava koşullarına göre 10-15 gün sürüyor. Safran çiçeğinin içerisinde bulunan 3 parçalı kırmızı renkli dişi organlar (stigma), ayıklanarak kurutulup satışa sunuluyor. Çok yıllık bitki olan safrandan 3-4 yıl ürün alınabilmektedir." dedi.

KIRMIZI ALTIN

Ticaretinde gram bazında işlem gördüğünden dolayı "kırmızı altın" olarak da ifade edilen safran bitkisi tarih boyunca gıda sanayisinden halk hekimliğine kadar pek çok alanda kullanılmış, sultan sofralarına tat katmış, seçkinlerin kumaşlarını boyamıştır. Ancak günümüzde esas safranı önemli kılan, organik boyar madde olarak gıdalara renk vermesi ve tıp alanında yapılan bazı araştırmalarda kanser ve mutasyon önleyici özelliğidir.

Süsengiller familyasından, soğanlı, eflatun veya mor çiçekli çok yıllık bir bitki olan safran, dünyada tropik ve subtropik iklim bölgelerine yayılış göstermiştir. Özellikle Akdeniz’e kıyı olan İtalya, İspanya, Yunanistan, Fas, Mısır ve Türkiye gibi ülkeler gen merkezleri arasındadır. Anadolu florasında Crocus cinsine ait 40 tür bulunmaktadır. Bunlardan bazıları ilkbaharda bazıları da sonbaharda çiçek açmaktadır. Ekonomik değeri olan tür sadece "Crocus sativus L."tur.