Askeri müdahaleler ciddidir, futbol maçına benzemez
DENİZLİ'ye gelen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Afrin'ye yönelik Zeytin Dalı Harekatı'na katılan askerlerin davul ve zurnayla afişe edilerek gönderildiğini belirterek, "Bu kardeşiniz, ablanız, en uzun 50 kilometrelik kara harekatının ardında imzası olan kişidir. Siz o zamanlar, davulla zurnayla Mehmetçikleri afişe ederek, komutanları afişe ederek, o günlerin içişleri bakanı olarak övündüğümüzü duydunuz mu? Duymadınız. Çünkü, askeri müdahaleler ciddidir, ciddiye alınmalıdır. Futbol maçına benzemez. AK Parti'nin Genel Başkanı muhtarlara konuşuyor, diyor ki 'Daha yeni ısınmaya başladık, yolun başındayız.' Utanın utanın, futbol oynamıyors
Yİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin il başkanlığı binasının açılışı için geldiği Denizli'de, Okçuluk Atlı Spor Kulübü üyeleri tarafından atlarla, yöresel kıyafet ve Kayı boyu flamalarıyla karşılandı. Akşener, açılışın yapılacağı alana otomobille gelirken, atlılar da eşlik etti. Platforma çıkan Meral Akşener, İYİ Parti'nin cesurlar hareketi olduğunu, sorunlarını konuşan bir Türkiye olabilmesi için, mutsuzlaşan insanların tekrar mutlu olabilmesi için, umudunu kaybetmiş gençlerin tekrar umudunu kazandırmak için kurulduğunu söyledi. Devlet millet kaynaşmasının hızla azaldığını dile getiren Akşener, "Devlet millet kaynaşması, bu arkadaşlar onun için gelmişlerdi, hızla azalıyor. Devletin milletimizdeki algısı, güven yerine korku haline dönüyor. Böyle bir ülke olamaz. Böyle bir ülkede devlet yönetilemez. Biz yeniden devlet millet kaynaşmasını tanzim edeceğiz, tahkim edeceğiz. Devlet deyince insanımızın aklına güven gelecek. Sırtını dayayacağı çınar ağacı gelecek. Bugün devlet deyince insanlar korkuyorsa, bunun sebebi tek adamın ağzından çıkan her şeyin tanzim ediliyor olması. Yahu kardeşim nasıl bir şey, bir insan kış lastiğine kadar karışır mı, bırak onu da başkaları yapsın" diye konuştu.
"DAVULLA ZURNAYLA HAREKAT YAPILMAZ DEDİK"
Afrin harekatının zorunluluk olduğunu baştan beri söylediklerini belirten Akşener şöyle devam etti:
"İYİ Parti olarak Afrin'in zorunluluk olduğunu başından beri söyledik. İYİ Parti olarak daha önce davulla zurnayla hareket yapılmaz dedik. Ve Afrin'le ilgili olarak 'Zorunlu ve geç kalınmış bir harekattır' dedik. O zamandan beri Afrin'de mücadele eden Mehmetçiğimizin, kahraman ordumuzun arkasında durmaya, polemiklerin dışında kalmaya dikkat ediyoruz. Çünkü devlet yönetmek ciddi bir iştir. Bu arkadaşlar ciddiyetsiz insanlar, 16 yılda devlet yönetme ciddiyetini hala öğrenemediler. Sorum şu; Suriye meselesini biz eğer beraber konuşsaydık, muhalefeti dinleselerdi, sözlerine dikkat etselerdi, bugün Afrin konusu nasıl olurdu? Ve Kilis, Reyhanlı, Hatay gibi şehirlerimiz, roket atılan ve vergileri ertelenen insanların yaşadığı şehirler olmazdı" dedi.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'A ELEŞTİRİ
Kendisinin de İçişleri Bakanlığı döneminde en uzun 50 kilometrelik kara harekatının arkasında imzasının bulunduğunu ifade eden Akşener, "Bu kardeşiniz ablanız, en uzun, 50 kilometrelik kara harekatının ardında imzası olan kişidir. Siz o zamanlar, davulla zurnayla Mehmetçikleri afişe ederek, komutanları afişe ederek o günlerin içişleri bakanı olarak, övündüğümüzü duydunuz mu, duymadınız. Çünkü askeri müdahaleler ciddidir, ciddiye alınmalıdır. Futbol maçına benzemez, AK Partinin Genel Başkanı muhtarlara konuşuyor, diyor ki 'Daha yeni ısınmaya başladık, yolun başındayız.' Utanın utanın, futbol oynamıyorsunuz. Mehmetçiğin, ana kuzularının, sizin düşürdüğünüz çukurdan Türkiye'yi çıkartmak için canıyla, kanıyla mücadele ettiğinin farkında değilsiniz. Nasıl bir şeydir bu, nasıl bir nasıl bir anlayıştır. Nasıl bir kafadır. Nasıl bir yürektir. 'Oyunun başındayız, yeni ısınıyoruz.' Böyle bir söz olabilir mi, olamaz. Ama çam devirmede usta. '20-25 şehidimiz var' dedi. Kardeşim ayıp ayıp, bahsettiğin 5 kişi, insan, can, hayat. Kimi kadının eşi, kimi bebeğin babası, kimi annenin yavrusu. 5 canı sen rakam gibi görüyorsan eğer, yazıklar olsun sana" diye konuştu.
"KARDEŞİM, ATATÜRK'Ü NE KADAR KISKANIYORMUŞSUN BE"
Akşener, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a gazilik unvanı verilmesinin teklif edilmesiyle ilgili ise şunları söyledi:
"Arkadaş gazi olacakmış, gazilik savaş meydanlarında kazanılır. Kardeşim, Atatürk'ü ne kadar kıskanıyormuşsun be. Hem ona kızıyormuşsun hem de kıskanıyormuşsun. Olmaz, alamaz, gazilik er meydanında olur. Kantinde askerlik yapanlarla olmaz. Çocuğuna çürük raporu alanlarla olmaz. Hem gaziliği hem de şehitlik makamını sulandırmaktan başka öteye geçmez. Arkadaşlar şimdi kızdılar. Tabipler Birliğine, Barolara kızdılar. Türkiye Barolar Birliği ve Türk Tabipleri Birliği'nin başındaki Türkiye'yi kaldırmaya çalışıyorlar. Ben size bir şey söyleyeyim mi, etnik aidiyet üzerinden politika üretenlerin canına minnet, Apo'nun canına minnet. PKK'nın canına minnet olur" dedi.
"MODA AFRİN'E GİTMEK OLDU"
Akşener, Afrin'e gitmenin moda olduğunu belirterek, "Şimdi moda oldu, herkes Afrin'e gidiyor. Ben de merak ediyorum. Koltuktan kalkmaya cesaret edemeyenler, canından nasıl vazgeçecek. Diğer ağabey, yahu bir kamyon korumayla geziyorsun, Afrin'e nasıl gideceksin. Hadi git de görelim. Hadi gidin de görelim. Öbürü kalkıp nasıl o koltuktan gidecek, ya koltuk giderse. Öbürü de korumaları bırakıp nasıl gidecek? Ha bire yarış var. 'Afrin'e bir iki', ama herkes yerinde oturuyor. Ama Afrin'e giden kadınlarımızın çocukları bozkurt işareti yapıp da gidiyor. Bir kısmı eleştiriyor, bir kısmı övüyor. Benim bir şey dikkatimi çekti. Rabia işareti yapanlardan giden yok. Bunu yapıp gitmek için uzman çavuş olman lazım. Uzman çavuş olmak yerine ne oldunuz siz, ballı maaşlarla Türkiye'yi soyan düzeninin parçası oldunuz. Gidemezseniz" dedi.
İl merkezindeki programın ardından Buldan ilçesine geçen Akşener, ilçe başkanlığı binasını açtı. Akşener daha sonra partisinin Aydın İl Başkanlığı binasının açılışı için karayoluyla Aydın'a gitti.
DHA