ESTİKÇE

Şehrimizde artık seçim bandına girdik. Bu köşede sizlerle bu adayların seçimi keklik gibi görmelerini ele alırken fikrimide söylemeden geçmeyeceğim. Seçimi çantada keklik gibi görmek bence çok büyük bir hata olur.  Sahaya inip, vatandaşların siyasetle uğraşmayanı sanki yok… Hepsinin ağzında hangi taraftan olursa olsun şehir efsanelerimi desek, dedikodularmı desek  o kadar çok ki şaşırsan ayrı gülsen ayrı…

25 yıllık gazeteci olarak hiç bu kadar derinliği olan bir seçim daha görmedim desem yalan olmaz.

Bence zaten iki taraf var. Bir taraf diyor ki aday çok zayıf. Bize muhalefet olamaz.Zaten birbirlerine düşmüşler. 

Ümit Bahtiyar Aygören sayesinde kendini gösterdi. İyi Parti’de de İl Başkanı Hasan Bey ile Milletvekili Yasin Öztürk’ün  çabaları ne kadar yeter. Kendi çabaları sesini duyurmaya yetmez. Tam % 100’lük bir kampanya %99’da kalsa bu %99’luk kısım boşuna gider diye düşünüyorlar. Yani kısacası bütün yük Ümit Bahtiyar, İl Başkanı Hasan Bey, Milletvekili Yasin Beyin omuzlarında…

Seçimlere kadar bu üçlünün faydası olur diye düşündükleri kişilerle sağlam bir proje çalışması yapmaları lazım. Üçü bir arada çok sık istişarede bulunup yol haritalarını çizecek toplantılar  gerçekleştirmeleri lazım. Çok sıkı çalışmazlarsa tüm çalışmalar maddi ve manevi boşa gider. Sonradan ah çekmeye gerek yok. Sadece insanlara merhaba demekle bu işlerin olmayacağını Yasin Öztürk’ün çok iyi bileceğini inanıyorum.

Bu yazdıklarım İyi Partililerin hem CHP’nin küskünlerine ulaşması açısından hemde İyi Parti’nin merkez sağdan oy alabilmesi  açısından önemli…İçinde duruşunu, vizyonunu yükseltmesi gerekir. Kısacası seçim kampanyası ve reklamını bilinçli, seviyeli bir şekilde yürütmesi gerekir. Reklam kirliliği içinde değil profesyonelce potansiyelini Denizli’ye göstermesi gerektiğine inanıyorum.

İnşallah yazdıklarımı dikkate alırlar. Bu kutlu yolda Denizli kazansın diyerek başarılar diliyorum. 

BİR SONRAKİ YAZIM ‘’AK PARTİ KARŞITLARI NE DİYOR?’’ OLACAK

SAYGILARIMLA…