KEHANET MERKEZİ: APOLLON TAPINAĞI

  Denizli-Didim arası yaklaşık 230 kilometre. Tatilciler ve günübirlik gezi severler için Apollon Tapınağına ulaşım çok kolay.  Ayrıca tapınağa girmek için eğer varsa müze kartla, müze kartınız yoksa da 10 TL giriş ücreti ödeyerek bu harika kehanet merkezini gezebilirsiniz.

Bu tapınak, Anadolu’da Apollon adına kurulmuş kehanet merkezlerinden bugüne kadar korunmayı başarabilmiş en büyüğü. Başından geçen savaşlar ve depremlere karşın hala devasa yapısı ile görenlerin gözlerini kamaştıran ihtişamlı bir yapı.

Tüm antik çağ boyunca insanlar buraya yerleşmiş ve halkın inanç kültürleri bu doğrultuda şekillenmiş. Apollon Tapınağı, kehanet yönünden çok hızlı bir üne kavuşmuş. Antik çağda kehanet halkın en alt tabakasından en üst tabakasına kadar dikkat çekmiş.

Apollon Tapınağı’nın ilginç özelliklerinden biri de yapının çeşitli yerlerinde bulunan duvar ve basamaklarda  kazılmış harfler. Bu harflerin özel isim kısaltmaları olduğu varsayılıyor. Burada çalışan işçilerin taşıdığı her taşa baş harflerini yazdıklarını ve ödemelerin bu harf sayılarına göre yapıldığı düşünülüyor.

Milattan önceki yüzyıllarda yaşayan insanlar büyü, fal ve kehanet gibi şeylere çok inanırdı. Üstelik bu inançları onların yaşamlarını yönlendiren en büyük faktördü. Ancak dinsel duyarlılıkları oldukça karışık ve değişkendi. Kendilerince yararlı ve güzel herşeyin ayrı bir tanrısı olduğunu varsayıyorlardı. Mesela denizlerin tanrısı Poseidon'du, aşk tanrısı Eros, şarap tanrısı Dionysos, ışık ve güneş tanrısı ise Apollon’du.

Çevrede bulunan kişilerden öğrendiğimiz bilgilere göre Miletos’un ev sahipliği yaptığı İyon Uygarlığı önemli bir yeri var buranın. Tapınakta, ayin geceleri düzenlenirmiş. Geleceklerini öğrenmek isteyen İyonlular da önce Kutsal Yol’da buluşur, meşaleler yakıp ilahiler söyleyerek geldikleri tapınakta, ayini izlerlermiş. Ayin gecesi, Kutsal Alan’a inen rahipler, kutsal kuyudan akan suyla yıkanıp, bu suyu içerlermiş. Kendilerinden geçtikleri sırada ağızlarından çıkan gizemli sözcükleri de onlara Apollon’un söylettiği sanılırmış.

Çevresinde geniş bir defne ağacı korusu bulunan tapınak, yedi basamaklı 3,5 metre yüksekliğinde bir kaide üzerine inşa edilmiş ve orta tarafta 14 basamaklı giriş merdivenleri bulunmakta. Aslında bu büyüklükte bir yapının kolay kolay tamamlanamayacağı açık. Bu nedenle inşaat M.Ö. 3. ve 2. yüzyıllarda da devam etmiş, hatta bir kısmı Roma döneminde yapılmış. Bütün bunlara rağmen tapınak ilk orijinal planlarına göre tam olarak bir türlü bitirilememiş.

Günümüzde dünyanın en büyük tapınakları arasında yer alan Apollon Tapınağı görülmeye değer güzellikte. Bu bölgeye yolunuz düşerse, bizden size tavsiye uğramadan gitmeyin.

Apollon Tapınağı’nın çevresinde birçok cafe ve restaurantlar bulunuyor. İstediğiniz lezzetleri buralarda bulabilirsiniz. Konaklama düşünceniz varsa tapınağın etrafında otel ve apartlar mevcut.

MEHMET KONAZ