“MARMARA DEPREMİ’NİN ACISI, İLK GÜNKÜ GİBİ TAZE”
Denizli Ticaret Odası (DTO) Başkanı Uğur Erdoğan, 17 Ağustos 1999’da yaşanan deprem felaketinin yıl dönümü dolayısıyla yazılı bir mesaj yayınladı.
Afette hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet dileyen Başkan Erdoğan, geçtiğimiz günlerde Denizlililer’in de benzer bir anı çok yakından yaşadığını hatırlattı. Başta son yer sarsıntılarının merkez üssü olan Bozkurt ile Çardak’taki vatandaşlar olmak üzere, şehir merkezi ile ilçelerinde depremi hisseden herkese geçmiş olsun dileğinde bulundu.
Denizli’nin birinci dereceden deprem bölgesinde yer aldığını hatırlatan DTO Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Erdoğan, Denizlililer’in deprem gerçeğiyle yaşamasını öğrenmesi gerektiğine dikkat çekti. Türkiye’nin neredeyse tamamının deprem kuşağında bulunduğunu da belirten Denizli Ticaret Odası Başkanı Erdoğan, “Coğrafya kaderdir… O nedenle, her zaman her türlü afete hazırlıklı olmalıyız. Şunu asla unutmamalıyız ki; tedbir kuldan, takdir Allah’tan. 20’nci yüzyılın felaketi olarak adlandırılan 17 Ağustos Depremi Marmara Bölgesi'nin tamamı ile Ankara'dan İzmir'e kadar çok geniş bir alanda hissedilmişti. Resmî tutanaklara göre 17.480 vatandaşımız hayatını kaybetti; 23.781 vatandaşımız ise yaralandı. Bazıları tamamen yıkılan 285.211 ev ile 42.902 iş yeri hasar gördü. Oldukça büyük bir afetti. Acısını halen kalbimizde taşıyoruz. Marmara Depremi’nde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına ise bir kez daha başsağlığı diliyorum. Dilerim Rabbim, bizlere bir daha 17 Ağustos Depremi gibi büyük bir afet yaşatmasın. Biz de bu yıl önce 20 Mart’ta Acıpayam’da sonra da 8 Ağustos'ta Bozkurt’taki önemli yer sarsıntılarıyla, ciddi anlamda deprem gerçeği ile yüzleştik… Çok şükür herhangi bir can kaybı olmadı. Ayrıca, devletimiz ve milletimiz, çok kısa bir sürede ve çok hızlı bir şekilde vatandaşlarımız için her türlü imkanını seferber etti. Bu da tek tesellimizdi. Binaları hasar gören depremzedelere, bir kez daha geçmiş olsun diyoruz. Hafif yaralı atlatanlara ise, acil şifa diliyoruz. Yapı sektörümüz, ülkemizde son yıllarda büyük bir değişim ve başarı sergiledi. İnşaat tekniklerinin ve yapılarımızın geçmiş yıllara göre geldiği nokta ortadadır. Bu tür doğal afetlerdeki hasarların büyük olmamasının bir nedeni de budur. İnsanımız deprem anında, öncesi ve sonrasında neler yapması gerektiğini öğrenip bilinçlendikçe ve bunları hakkıyla yerine getirdikçe, bu tür doğa olaylarını daha az zararla atlattığını görecektir.” dedi.
HABER MERKEZİ