NAKİL OLARAK SAĞLIĞINA KAVUŞTU

2015 yılında Denizli Devlet Hastanesi’nde başlayan Evde Hemodiyaliz uygulamasının ilk hastası olan 42 yaşındaki Aytaç Alca’dan sevindirici haber geldi. 15 yıldır diyaliz hastası olan ve 2,5 yıldır Evde Hemodiyaliz uygulamasından yararlanan Alca, İzmir Kent Hastanesi’nde böbrek nakli olarak hayata yeniden tutunmanın mutluluğunu yaşıyor.

“DİYALİZE BAŞLAMADAN SAĞLIKLI GÜNLERİME DÖNDÜM”

Böbrek nakli olmasıyla birlikte eski günlerine geri döndüğünü söyleyen Aytaç Alca herkesi organ bağışında bulunmaya davet etti, “15 yıldır düzenli olarak diyaliz tedavisi görüyorum. Bunun son 2,5 yılını Evde Hemodiyaliz uygulamasıyla geçirdim. Ev Hemodiyaliziyle birlikte hayatım pozitif yönde değişmeye başladı. Diyalizimi 8 saat uyguladığım için kramp girme, tansiyon düşmesi gibi sorunlar yaşamadım. Ayrıca geceleri diyalizimi uyguladığımdan gündüzleri kendime vakit ayırabiliyordum. İşlerimi yapabiliyordum. Yaklaşık 4,5 ay önce İzmir Kent Hastanesi’nden böbrek nakli için aradılar. Nakil sürecim olumlu gelişti ve böbrek nakli oldum. Nakille birlikte 15 yıl önce diyalize başlamadan önceki sağlıklı günlerime döndüm. Rahat nefes alabiliyorum, diyet uygulamıyorum” dedi. Organ nakli konusunda daha duyarlı olunması gerektiğinin altını çizen Alca, “Organ nakli yapılan kişinin hayata nasıl döndüğünü, hayata olan bakış açısının nasıl değiştiğini görüyoruz. Bu yüzden bağışların artmasını temenni ediyorum” diye konuştu. 

“EVDE HEMODİYALİZLE YAŞAM KALİTENİZ ARTIR”

Denizli Devlet Hastanesi Nefroloji Uz. Dr. Davut Akın da, ev hemodiyalizi sayesinde elde edilen konfor, özgürlük dışında, asıl önemli kazanımın hastaların daha uzun sürelerde diyaliz olabilmeleri olduğunu söyledi. Akın ayrıca ev diyalizinin böbrek nakli için ön hazırlayıcı rolü bulunduğunu belirtti ve şöyle devam etti, “Hastamız Aytaç Alca’nın hastalığındaki en önemli aşama merkez diyalizden ev hemodiyalizine geçmesiyle oldu. Hastamız evinde istediği zaman diyalizini yapabildiği için zaman kısıtlaması yaşamadı. En verimli olduğu gündüz saatlerinde işine gidebildi. Haftada üç gün dört saat yerine,  sekiz saat diyaliz uygulamasıyla kanda biriken zararlı maddelerin temizlenmesi arttı. Buna bağlı olarak da hastamızın yaşam süresi ve kalitesi yükseldi.  Diyaliz süresinin uzamasıyla diyaliz sonrası halsizlik, tansiyon düşmesi ve kramp görülme oranları azaldı. Yine fosfor bağlayıcı ilaç, eritropetin gibi kan ilacı kullanım miktarı ciddi oranda azaldı. Tüm bu saydığımız etmenler böbrek nakli öncesinde hastamızın vücudunun diri kalmasını sağladı. Ev Hemodiyalizinin avantajlarını düşündüğümüzde tüm diyaliz hastalarını Denizli Devlet Hastanemize bekliyoruz.”

HABER MERKEZİ