PAÜ’nün Projesi’ne TÜBİTAK’tan Destek

PAÜ’lü bilim insanlarının TÜBİTAK tarafından desteklenen projesi ile pyrrolizidine alkoloidler (PA) ve metabolitinin tayini çok daha kısa sürede, ucuz ve çevreye zararsız şekilde gerçekleştirilebilecek. Kekik ihracatında pürüze yol açan bileşik sınıfı saptayan proje hem ekonomiye hem de tıbba katkı sağlayacak.

HABER MERKEZİ

Denizli’de Pamukkale Üniversitesi’nin öğretim görevlileri tarafından geliştirilen proje ile pyrrolizidine alkoloidler (PA) ve metabolitinin tayini yapılabilecek. Aynı zaman da ucuz ve çevreye zararı olmayan bu yöntem TÜBİTAK tarafından da destek aldı.

Proje Yürütücülüğünü Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Canan Onaç’ın üstlendiği “Yeni geliştirilen polipirol ile modifiye edilmiş oksitlenmiş çok duvarlı karbon nanotüple fonksiyonlaştırılmış altın nanopartiküllü moleküler baskılı elektrokimyasal sensörün hepatositlerde retrorsin ve metabolitinin tayininde kullanımı ve retrorsinin neden olduğu hücre hasarının belirlenmesi” başlıklı proje, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), “3501 Kariyer Geliştirme Programı” kapsamında destek almaya hak kazandı.

Projede, Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Kaya ve Tıbbi Biyokimya Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşegül Çört Dönmez araştırmacı, Kimya Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Akdoğan’ın ise danışman olarak yer alıyor.

KEKİK İHRACATINDAKİ ÖNEMLİ SORUN ÇÖZÜLÜYOR

PAÜ Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Canan Onaç projeleri ile ilgili olarak “Bu proje ile tüketimi gittikçe artan, bitkisel ürünlerde istenmeyen bir bileşik sınıfı olan, özellikle Denizli ilimiz başta olmak üzere, kekik ihracatında önemli bir sorun olarak karşımıza çıkan pyrrolizidine alkoloidler (PA) ve onun detoksikasyona yol açan metabolizma yolu ile direkt olarak hepatotoksisiteye ve karaciğer tümörlerine sebep olması nedeniyle PA kontaminasyonu ve en yaygın metaboliti için hepatosit hücrelerde hızlı, hassas, seçici, güvenilir ve basit tayinine yönelik sentezledikleri yeni kompozit malzeme ile elektrokimyasal sensör üretimi hedefliyoruz.” dedi.

“ULUSAL EKONOMİYE KATKI SAĞLAYACAK”

Onaç açıklamasının devamında “Hali hazırda kromatografik tekniklerle analizlenen PA’ların kontaminasyonunda kullanılan yöntemler oldukça pahalı ve kullanımı uzmanlık istemektedir. Sunulan proje kapsamında geliştirilecek olan elektrokimyasal sensörün ön işlem gerektirmeksizin oldukça düşük derişimlerdeki PA ve metabolitinin tayinine imkân vereceğinden, kromatografik yöntemlere alternatif olarak kullanılabilecektir. Böylece, PA ve metabolitinin tayini çok daha kısa sürede, ucuz ve çevreye zararsız şekilde gerçekleştirilerek ulusal ekonomiye katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Yeni geliştirilen sensör ve yöntemin uygulanabilirliği disiplinler arası çalışmalara fırsat tanıyacak ve yeni projeler için de zemin hazırlayacaktır.” diye konuştu.

“TIP ALANINA KATKI SAĞLAYACAĞINI ÖNGÖRMEKTEYİZ”

PAÜ Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Canan Onaç projesi hakkında “Proje kapsamında gerçekleştirilecek olan deneylerin tıbbi biyokimya alanındaki uygulamaları ilerleyen süreçlerde PA’lar ve metabolitleri için daha hızlı ve hassas tayin ve tespitlere bir adım daha yaklaştırıp öncü olması beklemekte ve daha ileri tekniklerin kullanımını araştırmak için de vize alınmasına öncü olup tıp alanına katkı sağlayacağını öngörmekteyiz. Pamukkale Üniversitesi’ne böylesine kapsamlı ve disiplinler arası bir projenin kazandırılması, sonraki çalışmaların rahatlıkla gerçekleştirilebilmesi için önemli bir katkı sağlayacağını düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.