TEL HAYATA BAĞLADI

PAÜ’de Koah hastalarına tel tedavisi başarıyla devam ediyor 

Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı’nın başarılı operasyonuyla Koah hastası 54 yaşındaki Fazıl Demirdöğer ve 71 yaşındaki Hasan Karaca tel tedavisi ile sağlığına kavuştular.

Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH), genellikle zararlı partikül veya gazlara ciddi maruziyetin neden olduğu havayolu ve/veya alveoler anormalliklere bağlı kalıcı hava akımı kısıtlanması ve solunumsal semptomlarla karakterize, yaygın, önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. KOAH’ın karakteristik özelliği olan kronik hava akımı kısıtlanması, her birinin göreceli katkısı kişiden kişiye değişen küçük hava yolu hastalığı (obstrüktif bronşiyolit) ve parankim yıkımının (amfizem) birlikteliği sonucu gelişir. Bu hastalığın en sık rastlanan nedeni sigara içilmesidir, buna karşın olguların ancak %10’undan genetik, mesleki ve çevresel faktörler sorumludur.  Yrd. Doç. Dr. Erhan Uğurlu, ameliyatın ameliyathane ortamında anestezi verilerek yapıldığını belirtti. Yrd. Doç. Dr. Uğurlu, “Amfizem KOAH’lı hastalarda gaz alışverişi yapan dokuda geri dönüşümsüz olarak yıkıma yol açma özelliği taşımaktadır ve temel sorun elastik dokuda yıkıma bağlı ortaya çıkan aşırı havalanma olduğu için, temel olarak nefes açıcılar ve antienflamatuar özelliklere sahip geleneksel medikal tedavinin yararları genelde sınırlıdır. Akciğer volüm küçültücü coiller (teller) Akciğer volüm küçültücü teller nitinol tellerden oluşmuş olup bunlar açıldıktan sonra parankimde kompresyon yaratacak bir biçim alacak şekilde önceden yerleştirilmişlerdir. Bu teller kendilerine uygun bir taşıyıcı sistem kullanılarak bronkoskopik olarak yerleştirilmektedir.  İlk önce seçilen segmentteki havayolu bronkoskopik olarak belirlenir ve direnci düşük olan kılavuz tel floroskopi altında havayoluna ilerletilirler. Bir kateter ise kılavuz telin üzerinden geçirilir ve havayolunun uzunluğu kılavuz telin üzerindeki radyo opak markerler aracılığıyla ölçülür. Kateter geriye çekildiğinde yay şeklindeki telin aracılığıyla havayolunu bağlı bulunduğu parankim ile birlikte geriye çekmesi sağlanır. Yerleştirme sürecini tersinden uygulayarak bu teli çıkartmak ya da yeniden yerleştirmek mümkündür. İşlem genel anestezi altında ve ameliyathane koşullarında uygulanmaktadır” dedi. Dr. Uğurlu,  Amfizem tedavisinde yeni bir yöntem olarak bronkoskopik hacim azaltıcı sarmal tedavi yönteminin uygulandığını bu yöntemin başarısında hastanın anatomik ve fizyolojik özellikleri ve dikkatli hasta seçiminin de kritik rol oynadığını bildiren Yrd. Doç. Dr. Uğurlu hastaların bu yöntemle semptomlarının  % 25-30  ‘u azaltıldığını belirtti. Tedavisi başarıyla gerçekleşen hastaları çok rahat nefes aldıklarını bu işlemden fayda gördükleri için emeği geçen herkese teşekkür ettiklerini söylediler. Yrd. Doç. Dr. Erhan Uğurlu, KOAH tanısı alan hastalarımızın bu tedavi yönteminin uygunluğu açısından Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Göğüs hastalıklarına başvurmaları gerektiğini bildirerek erken tanının önemini de vurguladı.