TURİZMİN GÖZBEBEĞİYDİ ŞİMDİ İŞ YOK İCRA VAR!
Denizli’de bir dönem turizmin çekim merkezlerinden biri olan şifalı kırmızı suyu ile ünlü Karahayıt’ta esnafa haciz gelmeye başladı. İşletmelerin büyük bölümünün kapalı olduğu Karahayıt’ta turizmci isyan etti, “Bittik! Elektrik faturasını ödeyemez duruma geldik.”
Denizli’de bir dönem hem yerli hem de yabancıların göz bebeği olan Pamukkale’nin yanı başındaki Karahayıt’ta turizm tamamen bitti. Şifalı kırmızı suyu ve çamuru ile ünlü kasabada ödemelerini yapamayan esnafa tek tek icra geliyor.
TESİSLER KAPALI, ESNAF CEPTEN YİYOR
Corona salgını ziyaretçilerinin büyük bölümünü 65 yaş üstü kişilerin oluşturduğu Karahayıt’ı etkiledi. Pandemi nedeniyle üç ay kapalı kalan işletmeleri sonraki dönemde ise seyahat sınırlaması vurdu. Bölge esnafı işletmelerin yüzde 80’inin kapalı durumda olduğunu söylerken, sezonun sonu gelmesine rağmen iş yapamamaktan şikayet etti. Karahayat’taki pansiyonlar günü müşteri almadan kapatıyor. Sinan Doğru adlı işletmeci 8 ayda sadece bir müşterinin konakladığını söyledi. Esnaf cepten yediğini, dayanacak gücü kalmadığını, faturaları ödeyemez duruma geldiğini ifade etti, devletten destek istedi.
KEBAPÇI MİTHAT KARKOYAN: KİRAMI ÖDEYEMEDİM İCRA GELDİ
Kendisi ile birlikte pek çok işletmeciye icra geldiğini bazı işletmecilerden ise işyerlerini tahliye etmelerinin istendiğini söyleyen kebapçı Mithat Karkoyan, “İşlerimiz çok berbat. Bittik! Salgının başından beri iş yapmadık. Dükkanı günlük 200 lira ile kapatıyorum. Şu anda elektrik parasını ödeyemiyorum, masraflarımı karşılaşamıyorum. Dükkan sahibi kirayı ödeyemedim diye beni icraya vermiş. Yok diyorum dinletemiyorum. Dükkan sahibi idare etmiyor. 9 yıllık kiracısıyım. Delirmek üzereyim. Ne yapacağımı bilmiyorum, yol gösterenim de yok. Devletimiz küçük esnafı bitirdi. Büyük şirketleri vergilerden muaf tutuyor ama bizi görmek istemiyor. Biraz da bizi görse, bize yardım etse en azından bir çıkış olur. Herkese kredi veriyorlardı. Bana kredi verilmedi. Kimlere gidiyor bu paralar bilmiyorum” diye konuştu.
GÖZLEMECİ PERİHAN ÇALIŞIR: YARIN NE YİYECEĞİMİZ BELLİ DEĞİL
Karahayıt’taki işletmelerde gündelikçi olarak çalışan gözlemeci Perihan Çalışır işten çıkarılma korkusu ile yaşadıklarını belirterek, “Eskiden buraya Dünyanın dört bir yanından insanlar gelirdi. Bizler bu yörenin yerli halkı olarak gündelikçi çalışır kendi ihtiyacımızı karşılayacak kadar kazanırdık. Artık işyerleri kapanıyor. İşyeri açık olacak ki benim gibi insanlar çalışsın. Fakat işçi çıkarmalar başladı. Bizlerin durumu ne olacak belli değil. Ne yerli ne de yabancı turist yok. Yarından sonra ne yiyeceğimiz belli değil. Faturalarımızın biri bitmeden diğeri başlıyor. Corona salgınının başlamasından sonra işler çok çok kötüleşti. Ne olduğunu anlayamadık. İnsanlar hastalık korkusuyla dışarı çıkmıyor” diye konuştu.
PANSİYONCU SİNAN DOĞRU: 8 AYDA BİR MÜŞTERİ AĞIRLADIM
Karahayıt’taki pansiyon işletmecilerinin büyük bölümünün ziyaretçi olmadığı için hizmet vermediğini söyleyen pansiyoncu Sinan Doğru; “Bizim bu bölge genellikle sağlık için gelen yaşlı yerli turistleri ağırlıyor. Hem ekonominin kötü olması hem de pandemi nedeniyle 8 aydır iş yapamıyoruz. 8 ayda sadece bir tane müşteri ağırladık. İnsanların ekonomik gücü kalmadı. Normal zamana göre Karahayıt’a gelen turist sayısı yüzde 5’in bile altında. İşletmeler dönmüyor, yarısından fazlası kapalı. Devletten beklentilerimiz var. Vergilerde, ödemelerde destek olunsun, kolaylık sağlansın. Bu güne kadar bir destek görmedik. Buna karşın elektriğe, suya zam geliyor. Her şeye zam geliyor. Durum bizim için daha da kötü bir hal alıyor” ifadelerini kullandı.
HAZIR GİYİMCİ HARUN ÇIBIK: CEPTEN YİYORUZ
Bölgede hazır giyim ve diğer tekstil ürünlerini sattığı küçük bir dükkana sahip olan Harun Çıbık müşteri olmadığından şikayet etti. Çıbık; “Corona salgını başladığından bu yana cepten yiyoruz. Zaten üç ay boyunca dükkanlar kapalı kaldı. Ondan sonra açıldıysa da sıkıntımız devam etti. 6 ay boyunca iş yapamadık. Bu yıl yerli turist de gelmedi. Sezonun bitmesine 15-20 gün kaldı. Hala insan da yok iş de yok. Dükkan kiraları yüksek. Kazanamadığımız için ödeyemiyoruz. Giderlerimiz zamlar sayesinde arttı. Aldığımız mala da zam geldi. Yiyeceğe içeceğe zam geldi. Her şeye zam geliyor ama burada ürün satacak kimse yok. İş yapacağımız kimse yok. Geçen yıl çok iyi değildi ama idare ediyorduk. Bu yıl idare de edemiyoruz. Karahayıt esnafına destek olunmalı” diye konuştu.
LOKANTA İŞLETMECİSİ FERDİ DERTLİ: KİRACILARIN GÜCÜ YETMEDİ
İş yapamamaktan şikâyet eden lokanta işletmecisi Ferdi Dertli; “Turizm bitti. Bu sıcakta dondurma bile satamıyoruz. Turist yok. Olan da maske ile geçip gidiyor. Dondurma bile yemiyor. Salgınla birlikte turist sayısı çok çok düştü. Şifalı su için buraya gelen yaşlı turistler artık evlerinden çıkmıyor. Seyahat sınırlaması var. Günlük masraflarımızı bile karşılayamıyoruz. Çoğunlukla cepten yiyoruz. Devletten yardım istiyoruz ama devlet kendine göre iş yapıyor. Burada dükkânların yüzde 80’i kapalı. Şu an açanların büyük bölümü kendi yerini açıyor. Kiracı olanlar kaçtı gitti. Güçleri yetmedi” ifadelerini kullandı.
DENTUROD BAŞKANI ŞEN: O BÖLGENİN KURTULUŞU HASTANE
Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (DENTUROD) Başkanı Gazi Murat Şen, Sözcü’ye yaptığı açıklamada Karahayıt’ın kurtuluşunun Pamukkale Üniversitesi tarafından bölgeye yapılan Karahayıt Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi olduğunu söyledi. Merkezin 100 hasta ve günlük 1000 poliklinik kapasiteli olacağını söyleyen Şen, “Karahayıt halkının önceliği bu hastanenin tamamlanıp açılmasını sağlamak olmalı. O hastaneye tedaviye gelen insanlar refakatçileri ile birlikte Karahayıt’taki pansiyonlarda kalacak. O bölgede alış verişe hareket getirecek. Hastanenin inşası bitmek üzere. 10 milyon liralık bir yatırım kaldı. Karahayıt halkının o hastanenin önünde yatıp bir an önce tamamlanmasını sağlaması gerekir” ifadelerini kullandı.
HACI SELAMOĞLU