Üniversite hastanesinde 3 yıl sağlıksız yemek verilmiş
Denizli’deki Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Hastanesinde, verilen yemeklerde kullanılan yağın sağlıksız olduğunu itiraf eden PAÜ Rektörü Hüseyin Bağ, 3 Mayıs 2017 tarihli Tarım İl Müdürlüğü raporu ile hastane yemeklerinde standartlara uygun olmayan yağın kullanıldığını söyledi. Skandal ile ilgili idari soruşturmanın açıldığını belirten Rektör Bağ, CHP Denizli Milletvekili Melike Basmacı’nın TBMM’de gündeme getirdiği yemek ihalesi iddialarına açıklık getirdi.
Denizli Pamukkale Üniversitesi Hastanesinin ihalesi hakkında açıklama yapmak için basın toplantısı düzenleyen Pamukkale Üniversitesi Rektörü Hüseyin Bağ, üniversite hastanesinde verilen yemeklerde kullanılan yağlarla ilgili skandal açıklamalarda bulundu. Yemek skandalı ile ilgili idari soruşturmanın açıldığını belirten Bağ, 3 Mayıs 2017 tarihli Tarım İl Müdürlüğü raporu ile hastane yemeklerinde standartlara uygun olmayan yağın kullanıldığını söyledi. Yemek skandalı ile ilgili Denizli Valiliği İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün 26 Nisan 2017 tarihinde Pamukkale Üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı (SKS) yemekhanesinde yaptığı denetimde, 93 adet 18 litrelik teneke olmak üzere toplamda 1674 litre ayçiçek, 46 adet 5 litrelik toplamda 230 litrelik riviera zeytinyağına el konulduğu ortaya çıktı. Rektör Bağ, el konulan yağlardan 230 litrenin imha edildiğini belirtti.
Pamukkale Üniversitesi Hastanesindeki hastalara verilen yemeklerin 2015 yılı Ekim ayından bu yana yapıldığına dikkat çeken Rektör Hüseyin Bağ, CHP Denizli Milletvekili Melike Basmacı’nın TBMM’de gündeme getirdiği yemek ihalesi ve üniversitedeki diğer konularla ilgili basın toplantısı düzenledi. Basın mensuplarının sorularını yanıtlayana Rektör Bağ, 3 Mart 2017 tarihinde Pamukkale Üniversitesinin Maliye Bakanlığına usulsüz istihdam sağladığı için şikayet edildiğini ve bunun üzerine YÖK Denetleme Kurulu 3 Ağustos 2017 tarihinde bir inceleme başlattığını söyledi. Yemek ihalesine bu incelemenin ardından yapıldığına dikkat çeken Rektör Bağ, kendilerinin de bu incelenin ardından yemek skandalından haberleri olduğunu savundu. Bağ, yemek ihalesine Maliye Bakanlığının personel istihdamına izin verilmediği için yemek ihalesine çıkmak zorunda kaldıklarını kaydetti.
Bağ, “Hastanemiz Kınıklı yerleşkesinden sonra 2006 yılından, 2015 yılına kadar hep yemek hizmeti, hizmet alımı ile gerçekleşti. 2015 yılında ihaleye çıkılmış ve ihale miktarı tahmini bedel miktarından yüksek olduğu ön görülerek ihale iptal edilmiş. Yaklaşık maliyet yüzde 35 olduğu söylenmiş ve yemek kurum tarafından yapılmış. Maliye Bakanlığına 83 kişilik elemanın çalıştırılması yönünde izin yazısı yazılmış, bakanlıktan cevap gelmemiş. 2016 yılından yazı tekrarlanmış. Yemeği kendimiz yapmak istiyoruz 83 kişi için yine cevap gelmemiş ama yemek üretilmeye devam edilmiş” dedi.
“Şikayet üzerine Maliye Bakanlığı ve YÖK inceleme başlatınca haberimiz oldu”
Yapılan şikayet üzerine işin ortaya çıktığını anlatan Rektör Bağ, “30 Mart 2017 tarihinde bu işi bilen birisi olsa gerek, Pamukkale Üniversitesinden Maliye Bakanlığına şikayette bulunuyor. Maliye Bakanlığı, konuyu Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Denetleme Kuruluna sevk ediyor. YÖK Denetleme Kurulu inceleme sürecini başlatıyor. Bizimde izinsiz olduğu bu şekilde haberimiz oldu. İzin verilmediği için ihaleye çıkmak zorunda kaldık. Yapılan işin uygun olmadığını gördük, çünkü yataklı hastane için yönetmelik var ve Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı (SKS) yemekhanesinde üretilen yemek, yemek standartlarına uygun değil. SKS ile yapılan protokolde de denetime ve standartlara yönelik yaptırım uygulayıcı hüküm yok. Hastaneden yüzlerce şikayet aldık. Bu dosyada şikayetler var” diye konuştu.
“Türk Gıda Kodeksine uygun olmayan yağlar kullanılmış”
Hastanenin yemeklerinde kullanılan yağların sağlıksız olduğunu dile getiren Rektör Bağ, yağın imha edildiğini ve bununla ilgili idari soruşturmanın açıldığını söyledi. İnceledikçe nelerin çıktığını klasörden belli olduğunu kaydeden Rektör Bağ, “Yapılan denetimlerde de Türk Gıda Kodeksine uygun olmayan yağlar ve benzeri gıda maddeleri kullanıldığı, el konulduğunu görmüş olduk. Konuyla ilgili olan tüm idari kadrodakilere soruşturma sürecini başlattık. Türk Gıda Kodeksine uygun olmayan maddelerin hastane gibi, önemli bir yer de kullanılması gerçekten kabul edilir durum değil” ifadelerini kullandı.
Yıllara göre yemek giderlerini açıklayan Bağ, işini doğru yaptığını söyledi. Bağ, “2014 yılında yemeğin maliyeti 3 milyon 893 bin TL, vekilimiz 3 buçuk milyon ifade etmiş. Miktar dediğinden fazla, vekilimiz 2015 yılı için 5 milyon diyor ama bizdeki kayıt ise 5 milyon 71 bin Türk Lirası. 2014 yılı ve 2015 yılına yemeği kendimiz ürettiğimiz yılda yüzde 35 maliyet artışı görüyor. 2016 yılı 5 milyon olarak görünüyor. Bizde 7 milyon görünüyor. 2 milyoncuk silersek, 2 milyoncuk genel maliyete de artma ve azaltma getirecektir. 2017 yılında biz hali hazırda 6 milyon 910 bin TL ödeme yapmış bulunmaktayız. SKS bünyesinde 9 ay yemek üretildi. 6 milyon 910 bin TL geri kalan üç ay içinde 2017 yılında gerçekleşecek olan maliyet 9 milyon 213 bin TL olacaktır. 2017 yüzde 28 artış gösterecek, biz her yıl yüzde 20 artış ile 2018 yılında 11 milyon 056 bin TL, 2019 yılında 13 milyon 267 bin TL, 2020 yılında ise 15 milyon 921 bin TL ödeme olacak” şeklinde konuştu.
“FETÖ ile mücadele etkin bir şekilde devam ediyor”
FETÖ ile mücadele ettiğini dile getiren Bağ, “FETÖ ile mücadele devam ediyor. KHK ile alınan kararalar devam ediyor, inceleme devam ediyor. Biz de elde ettiğimiz bulgular doğrultusunda, işlem yapmaya devam edeceğiz. Bundan vazgeçmiş değiliz, vazgeçmeyeceğiz. Zaten 4 Ağustos 2016 tarihinde göreve getiriliş nedenimiz de buydu. FETÖ ile mücadele et diye, getirildim. Biz de bununla ilgili mücadeleyi etkin bir şekilde yürütüp, bundan sonra da aynı kararlılıkla yürütmeye deva edeceğiz” diye belirtti. İHA