MİRASIMIZIN FARKINDAYIZ

Beyağaç’taki doğal güzelliğiyle bilinen 93 bin metrekarelik Yumaklı Yaylası, geçtiğimiz ay yapılan Denizli Büyükşehir Belediye Meclisi’nde gündeme geldi. Beyağaç Belediyesi’nin yaylada konaklama amaçlı taş ve ahşap ev yapma talebi, CHP ve İYİ Parti’li üyelerin 21 ret oyuna karşın AK Parti ve MHP’li üyelerin 39 kabul oyu ile meclisten geçti.

İlçenin kırsal turizm anlamında bir hazineye sahip olduğunu ve bunun farkında olduklarını ifade eden Beyağaç Belediye Başkanı Mustafa Akçay, “Bununla ilgili ekonomik olarak ihtiyaçlarımız var. Bu konuda ülkenin değişik yerlerinde örnekler bulunuyor. ‘Turizm’ adı altında eldeki bir takım doğal, tarihi ve kültürel varlıkları yok etmişler. Biz, özellikle bu çizgimizi çok net ve kalın çizgilerle çizdik. Yumaklı Yaylası’nın mülkiyeti, 1981 yılından bu yana Beyağaç Belediyesi’nindir. İlk önce bunun bilinmesini istiyorum. Özellikle kamuoyunda ormana, devlete ait bir yer imara açılmış gibi haberler yapılıyor. Bunlar hoş şeyler değil” dedi.

DOĞAL GÜZELLİKLERİ PARAYLA DEĞİŞECEĞİMİZ GİBİ BİR YAKLAŞIMIMIZ YOK”

Yaylada yasal sürecin işlediğini ifade eden Başkan Akçay; “Bu konuyla ilgili 1/100000’lik Aydın, Denizli ve Muğla çevre düzeni planı üzerindeki Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın değişikliği öncesinde Tarım ve Orman Bakanlığı’nın izniyle 2009 yılından bu yana yasal bir süreç işletiliyor. Bu süreç işletilirken de biz, o elimizdeki doğal güzellikleri parayla değişeceğimiz gibi bir yaklaşımımız asla yok” diye konuştu.

“36-37 METREKARELİK İMAR İZNİ TALEBİMİZ OLDU”

Yayladaki alanın 93 bin metrekarenin üzerinde olduğunu ifade eden Akçay; “93 bin kusur metrekare alanda ticari hedefimiz olsaydı, turizme hizmet edecek taş ve ahşap evler anlamında ekoturizmi köyü oluşturmak için çalışmazdık. Orada 36-37 bin metrekare inşaat yapabileceğimiz bir imar izni talebimiz oldu. Şu anda üzerinde çalıştığımız projede toplam yapılaşma oranı 6 bin 800 metrekare bu da yüzde 7 civarında. Hemen imara açılalım, nakte dönüştürelim diye bir düşüncemiz yok” şeklinde ifade etti.

“EKOTURİZM KÖYÜ OLUŞTURMAK İSTİYORUZ”

‘Kırsal Turizm Amaçlı Yumaklı Yaylası Taş-Ahşap Evler’ projesinin 2009 yılından beri sürdüğünün altını çizen Akçay, şunları kaydetti: “Biz 2009 yılından beri bu proje ile ilgili çalışıyoruz. Biz, Kırsal turizm adı altında Beyağaç’ta yaşayan insanların da ekonomisini düzeltmemiz gerekiyor. Kale Belediyesi’yle uygulamış olduğumuz, Avrupa Birliği Projesi’nin amacı da budur. Hedefimiz, kırsal turizmle oradaki kırsal kalkınmayı sağlamaktır. O proje ile ilgili, Pamukkale Üniversitesi’nden, Muğla’dan hatta Eskişehir’den, kendi belediyemiz ile bir çok özel çalışan mimar ve mühendisler de olmak üzere herkesin görüşünü alarak bir ekoturizm köyü oluşturmak istiyoruz. Oradaki dağı ve doğayı katletmek gibi bir düşüncemiz asla yok. Bu olmuş olsaydı, yaklaşık 14 yıllık bir geçmişimiz var. 14 yıl içerisinde de bizim daha çok nakte ihtiyacımız olduğu zamanlarımız oldu. Şu ankinden çok daha kötü zamanlarımız oldu. O zaman düşünürdük.”

“MİRASIMIZIN FARKINDAYIZ”

Ekoturizm konusunda Çameli’yi örnek gösteren Akçay; “Çameli bu konuda baya mesafe katetti. Bizim ilçemizden geçen 50 kilometrelik Köyceğiz turizm yolu var. O yolun sağında ve solunda; Yumaklı Yaylası, Karagöl, Topuklu, Karaçam ve Kartal Gölü olmak üzere doğal güzellikleri olan yerlerimiz var. Bunların haricinde de ismi bilinmeyen marka olmamış olan yerler var. Biz, mirasımızın farkındayız, bu mirası da gereksiz yere harcayarak bizden sonraki nesillerin bedduasını da almayacağız. ‘İmara açıldı’ demek, arsa üretip satmaktır. Bu ifadeyi ben kabul etmiyorum. Çünkü bizim orada 14 yıldır bir uğraşımız var. Uğraşımız devam edecek. Yumaklı Yaylası’nda yapmak istediğimiz, proje kesinlikle ilçenin turizmine katkı sağlayacak bir yapılaşmadır. Amacımız bir kırsal turizm köyü kurmak. Bunu yaparken de kesinlikle doğal dengelere, doğal mirasa ve güzelliklere saygımızı da asla yitirmeyeceğiz” dedi.