AFLATOKSİNLE 25 YILLIK MÜCADELEYE ULUSLARARASI ÖDÜL

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin tam 25 yıldır sürdürdüğü “Aflatoksinli Kuru İncirlerin Sürdürülebilir Yönetimi Projesi”, 8-10 Mayıs 2025 tarihlerinde İspanya (Palma de Mallorca)’da yapılan INC’nin 42. Dünya Kuruyemiş ve Kuru Meyve Kongresi’nde sürdürülebilirlik ödülü aldı.

Uluslararası Sert Kabuklu Meyveler Konseyi (INC) her yıl mayıs ayında dünyanın farklı bir kentinde kuruyemiş ve kuru meyvelerle ilgili kapsamlı bir kongre düzenler. Türkiye’den de ihracatçılar, sektör temsilcileri bu kongreye ilgi gösterir, sunumlar yapar.

Bugüne kadar INC kongrelerinin Türkiye’deki yansımaları genellikle fındık rekoltesine ilişkin oldu. INC kongresinde her yıl açıklanan fındık rekoltesi Türkiye’de tartışmalara neden oluyor. Üretici örgütleri, INC’nin sezon öncesi fındık rekoltesini genellikle olduğundan yüksek açıkladığını ve bununla piyasayı yönlendirdiğini hatta spekülasyon yaptığını iddia ederek sert tepki gösterir.

Nitekim bu yıl 8-10 Mayıs 2025 tarihlerinde Palma de Mallorca’da yapılan INC’nin 42. Dünya Kuruyemiş ve Kuru Meyve Kongresi’nde Türkiye’nin 2025 – 2026 sezonunda kabuklu fındık üretiminin 609 bin ton olacağı ilan edildi. Bu, 785 bin ton olarak açıklanan 2024-2025 sezonuna göre 176 bin ton daha az fındık olacağını gösteriyor. Türkiye İstatistik Kurumu ise 23 Mayıs’ta yayınladığı bitkisel üretim ilk tahmininde fındık üretimini 520 bin ton olarak açıkladı.

EGE’YE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ÖDÜLÜ

Konumuz fındık değil elbette. Sadece INC kongrelerinin Türkiye’deki imajı, çalışmaları ile ilgili fikir vermesi için bunları yazdım. Asıl konumuz bu yıl 8-10 Mayıs 2025 tarihlerinde İspanya’da yapılan INC’nin 42. Dünya Kuruyemiş ve Kuru Meyve Kongresi’nde Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin 25 yıldır sürdürdüğü, “Aflatoksinli Kuru İncirlerin Sürdürülebilir Yönetimi Projesi”nin ödül kazanması. Aflatoksinli incirleri üyelerinden toplayarak biyogaz tesislerinde enerjiye dönüştüren ihracatçı birliklerinin bu projesi Amerika Birleşik Devletleri, İspanya, Avusturya ve Çin’in de aralarında bulunduğu 8 ülkenin aday olduğu yarışmada, ödüle değer görüldü.

TÜRKİYE KURU İNCİR ÜRETİMİNDE VE İHRACATINDA LİDER

Ege Kuru Meyve ve Mamülleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, Türkiye’nin dünya kuru incir üretimi ve ihracatında yüzde 60’ın üzerinde payla açık ara lider olduğunu belirterek ödülün önemini şu sözlerle anlattı: “ “Ege Bölgesi’nde yetişen Sarılop (Calimyrna) çeşidimiz için Avrupa Birliği (AB) başta olmak üzere ABD, Çin ve Japonya’nın da aralarında olduğu birçok ülkeden büyük talep alıyoruz. Zor bir yıl olmasına rağmen 2024-2025 sezonunda 100’ü aşkın ülkeye 63 bin ton kuru incir ihraç ederek ülkemize 337 milyon dolar döviz kazandırdık. Üretimde ve ihracatta dünya lideri olmamız nedeniyle kuru incir üretiminde kalite standartlarını yükseltme, sürdürülebilirlik hedeflerini gerçekleştirme doğrultusunda çalışmalar yapmayı sorumluluğumuzun gereği olarak değerlendiriyoruz. Bu gerçekten hareketle kuru incir sektörünün kalite ve sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik uzun soluklu çalışmalar yürütüyoruz. Aflatoksinle mücadele için 25 yıl önce seferberlik başlatmıştık.

Aflotoksinli Kuru İncir Bertaraf Projemizi bu seferberlik kapsamında devreye aldık. 2024-2025 sezonunda bin 500 ton kontamine ürün pazara girmeden toplanarak yenilenebilir enerjiye dönüştürülecek. Böylece söz konusu ürünlerin hem insan sağlığı için risk oluşturmasını hem de doğaya karışması engellenecek. Çevre, çiftçi ve tüketici dostu projemizle INC’nin sürdürülebilirlik temelli en yenilikçi ürün ve hizmetler için verdiği ödüle aday olduk. Türkiye’nin yanı sıra ödül için ABD, İspanya, Avusturya ve Çin’in de aralarında bulunduğu sekiz ülke başvuru yapmıştı. Palma de Mallorca kentinde 8-10 Mayıs 2025 tarihlerinde düzenlenen 42. INC Kongresi’nde yenilikçilik, pazar etkisi, sürdürülebilirlik katkısı ve ilham vericilik kriterleri üzerinden yapılan değerlendirmenin sonucu projemiz Sürdürülebilirlik Ödülü’nü kazandı.”

İNCİRİN ÖNEMİ VE İKLİM ENDİŞESİ

İncir ve yarışma ile ilgili bilgilerin yer aldığı INC’nin internet sayfasında projenin ayrıntıları özetle şöyle:

İncir meyvesi Kutsal Kitap’ta kutsal ve sembolik bir meyvedir ve Ficus carica L. (incir) Akdeniz’in doğal florasında yaygın olarak bulunan türlerden biridir. Ayrıca dünyanın en eski ekili bitkilerinden biridir. Türkiye, 100’den fazla ülkeye yaklaşık 70 bin ton kuru incir ihraç ederek kuru incirin başlıca üreticisi ve ihracatçısıdır. Türk kuru incirleri büyük boyutları, yumuşak dokusu, kahverengimsi rengi ve besinsel açıdan zengin ve antioksidan kapasitesini artıran fenolik içeriğiyle dikkat çeken lezzetli Sarılop-Calimyrna çeşidiyle iyi bilinir.

İncir ağaçları sıcak, nemli iklimlerde gelişir ve düşük girdili ürünlerdir, minimum pestisit ve gübre gerektirir. Ancak, artan sıcaklıklar, yoğun yağışlar ve kuraklıklar gibi iklim değişikliği nedeniyle sıcaklık ve su bulunabilirliğindeki değişiklikler küf büyümesini ve mikotoksin üretimini etkilemektedir. Bu, dünya çapında tarımsal üretim ve ticaret için giderek artan bir endişe haline gelmektedir.

Aflatoksinler, nispeten sıcak ve nemli koşullarda gelişen belirli Aspergillus mantar türleri tarafından üretilen mikotoksinlerdir. İncirler de dahil olmak üzere tarım ürünleri, hasat, kurutma, işleme ve depolama sırasında aflatoksin (AF) üreten küflere karşı özellikle hassastır. İncirler, diğer tarım ürünleri gibi, bahçedeki aflatoksin üreten küflerden en çok etkilenenlerdir.

ÖDÜLLÜ PROJENİN HEDEFLERİ

Ege İhracatçılar Birliği tarafından başlatılan “Aflatoksinli Kuru İncirlerin Sürdürülebilir Yönetimi Projesi, bu zorlukları yenilikçi, kendi kendini düzenleyen bir yaklaşımla ele almaktadır. Projenin hedefleri şunlardır:

– Aflatoksinli kuru incirlerin iç ve dış pazarlarda dolaşımının önlenmesiyle gıda güvenliğinin sağlanması.

– Kirlenmiş incirleri biyogaz üretimi yoluyla yenilenebilir enerjiye dönüştürerek sürdürülebilir tarım ve atık yönetimi uygulamalarını teşvik etmek.

– İhracatçılara, sıkı gıda güvenliği düzenlemelerine uyarken kontaminasyon risklerini yönetmeleri için yapılandırılmış bir mekanizma ile destek sağlamak.

– Sadece hükümet yaptırımlarına güvenmek yerine, kirlenme risklerini proaktif bir şekilde ele alarak sektör liderliğini güçlendirmek.

PROJENİN YENİLİKÇİ YÖNÜ

Proje, Aflatoksin kontaminasyonunu ele alan, endüstri liderliğindeki, kendi kendini düzenleyen bir girişim olduğu için yenilikçidir. Sıkı kontaminasyon kriterlerine sahip sağlam bir izleme sistemi kullanır ve yalnızca güvenli incirlerin pazara girmesini sağlar. Ayrıca, kirlenmiş incirleri biyogaz tesisleri aracılığıyla yenilenebilir enerjiye dönüştürerek atık yönetimini sürdürülebilir bir uygulamaya dönüştürür. Bu ikili yaklaşım, halk sağlığını korur ve çevresel sürdürülebilirliği destekleyerek Türk kurutulmuş meyve ihracatının küresel rekabet gücünü artırır.

PROJENİN TEMEL BİLEŞENLERİ VE YENİLİK

1-Öz Düzenleme Mekanizması: Bu proje, özel sektörün gıda güvenliği konusunda sorumluluk almasını, ihracatçıların kontaminasyonun izlenmesi ve risklerin ele alınması konusunda aktif olarak katılımını sağlayarak sektör genelinde hesap verebilirliği teşvik ediyor.

2- Döngüsel Ekonomi Yaklaşımı: Proje, kirlenmiş incirleri enerji döngüsüne dahil ederek atıkları biyogaza dönüştürüyor ve gıda atığı yönetimi için yenilikçi, sürdürülebilir bir çözüm ortaya koyuyor.

3- İklim Duyarlı Strateji: Proje, iklim kaynaklı kirlenme riskleri karşısında sürdürülebilirlik hedefleriyle uyumlu tarımsal uyum stratejileri için proaktif bir örnek oluşturuyor.

4- Paydaş İş birliği: Proje, ihracatçılar, kamu kurumları ve çevre örgütleri arasındaki iş birliğini teşvik ederek bilgi paylaşımını ve en iyi uygulamaları kolaylaştırıyor.

Özetle, Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin 2000 yılından bu yana aflatoksinle mücadele çabasının uluslararası ödüle değer görülmesi önemli. Bu çabanın, mücadelenin artarak devam etmesi gerekir.

Diğer Yazılar