ALKOLLÜ MEKAN 

Ne zamandır bu konuyu yazmak istiyordum ancak değişen gündem nedeniyle ancak bugün başına geçebildim. 

Bildiğiniz gibi son yerel seçimlerde CHP, ülke genelinde olduğu gibi Denizli’de de büyük bir başarı elde etti. Daha net ifade etmek gerekirse, AK Parti seçmeni partisine ders verdi, “Asla kaybetmez” denen Osman Zolan büyük fark yedi, bence kazanacağına kendisi bile inanmayan Bülent Nuri Çavuşoğlu Denizli Büyükşehir Belediyesi koltuğuna oturdu. İki aydır da belediye başkanlığı görevini yürütüyor.

Kendine has üslubu ben dahil pek çok kesimin hoşuna gitmese de “Önemli olan Denizli için yapacakları” hoşgörüsüyle icraatlarını takipteyiz. Kendi tabiriyle “Önce dükkanı bi toparlayalım” sürecinin tamamlanmasını bekliyoruz. 

Ancak bu süre zarfında mecliste gündeme geldikten sonra onaylanan “alkollü mekan” konusunda hem CHP hem de AK Parti sınıfta kaldı. Çünkü biri iktidara diğeri de muhalefete yıllardır uzak. 

Sevdiğim Denizlili bir siyasetçinin deyimiyle “İktidar obezi” olan AK Parti içi boş çıkışlarla ve konuyla alakası olmayan parti aparatlarının yaptığı saçma sapan açıklamalarla “alkollü mekan” karanını eleştirmeyi eline yüzüne bulaştırdı. Keza 2019 yerel seçimlerinde İzmir adayı olan eski Ekonomi Bakanı ve bugünün Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı, tabiri caizse AK Parti’nin Denizli’deki “ağababası” Nihat Zeybekci alkollü mekanlar konusunda son derece ılımlı açıklamalar yapmıştı. Zeybekci İzmir halkına seslenerek, “Özellikle bu alkolle ilgili soruları haksız buluyorum. Belediyenin kafelerinde alkol satışını neden kaldıralım? Mekanları, neden taşıyalım. Bu uygulamaların hiçbirisi ile bir problemimiz olmayacak. Ancak bu tartışmalar, İzmir’e haksızlıktır” demişti. Denizli'deki AK Parti kurmaylarından ise “Bu hiç olmadı. Yakışmadı. Bu büyük bir vebaldir.” açıklamaları geldi.

Ne yani İzmir olunca haksızlık Denizli olunca vebal mi?

CHP kanadına gelirsek; Çavuşoğlu’nun neredeyse göreve gelir gelmez alkollü mekan konusunu gündeme getirerek meclisten geçirmesini de en hafif tabirle “Acemilik” olarak görüyorum. Adeta ideolojik hesaplaşma gibi, “kolluk bende kıllık bende”, “ben yaptım oldu” tarzıyla belediyeye ait 5 mekanı (3’üne izin verildi) birden alkole açmaya çalışmak ne demek! Yıllar sonra kazanılan belediyenin gücüyle halkı kutuplaştırmaya mı meylediyorsunuz! 

Zaten vatandaş yıllardır ne idüğü belirsiz ruhsatsız izbe mekanlarda kaçak göçek, herşeyi göze alarak içki içiyor. Halkın öngörüsü zaten zaman içinde alkollü mekanların yaygınlaşacağı yönünde. Bu acele niye? 

Deneyimli bir siyasetçi bu kararı zamana yayar, önce belediyeye ait bir mekanda servisi açar, adam gibi işletir, halkı yavaş yavaş buna alıştırır, bu arada kendi de alışır.

“Dan” diye rest çeker gibi alınan bu karar sonrası süreç korkarım ki, alt kademedeki kimi zafer sarhoşu sözde CHP’li yöneticilerin de sağa sola ahkam kesmesiyle devam edecek. 

Keza bunun sinyallerini de açıkça görüyorum.  

Bülent Nuri Çavuşoğlu’na, CHP genel merkezinin paralelinde yürümesini, alt kademesini sıkı denetlemesini ve partiye oy veren seçmeni hayal kırıklığına uğratmamasını öneriyorum.