AŞAĞI TÜKÜRSEN SAKAL, YUKARI TÜKÜRSEN BIYIK: SOKAK KÖPEKLERİ
İnsanla yakın ilişki kurabilen bir canlının göz göre göre öldürülmesine "tamam" demek mümkün mü? Peki, 3-5 köpeğin bir araya geldiğinde oluşturduğu sürü psikolojisi ile insanlara saldırmasına, hatta öldürmesine seyirci kalmak? Elbette ki en mantıklı çözüm bu hayvanların sokaklardan alınarak barınaklarda yaşamasını sağlamak.
Peki hiç barınağa gittiniz mi?
Günlerdir bu konu üstüne düşünüyor ve araştırıyorum. Ülke genelindeki barınakların büyük çoğunluğunun durumu içler acısı. Görmeyenler için söyleyeyim, Denizli hayvan barınağı nispeten diğerlerine göre iyi durumda. Fakat içeridekinden çok daha fazlası sokaklarda. Onlar da toplandığında Denizli hayvan barınağının kapasitesinin yetmesi mümkün görünmüyor. Ve hayvanların üreme süresi, meşakkatli kısırlaştırma sürecinden daha hızlı ilerliyor. Yani kısırlaştırılandan fazlası ürüyor.
Sokak köpeklerinin uyutulmasını öngören ve kısa süre içinde meclise sunulması beklenen yasa teklifini tekrar hatırlayalım;
Hazırlığı sürdürülen yasa teklifine göre öncelikle başıboş hayvanlar sahiplendirilmeye çalışılacak. Barınaklardaki köpeklerin fotoğrafları çekilerek, internet sitelerinde sahiplendirme ilanı yayınlanacak. 30 gün boyunca sahiplenilmeyen köpekler, iğne ile ilaç verilerek uyutulacak. Uyutulan köpeklerden boşalan barınaklara alınacak yeni hayvanlar için de aynı süreçler işletilecek.
Çeşitli güvenilir kaynaklardan yaptığım kısa araştırma sonrası edindiğim bilgilere göre "gelişmiş" diye tanımlanan ülkelerdeki uygulamalar tüyler ürpertici. ABD'de her yıl 3-4 milyon kedi ve köpek barınaklarda öldürülüyor. Avrupa'da, örneğin Belçika'da her yıl 10 bin kedi öldürülüyor. Fransa'da her yıl barınaklarda kedilerin yüzde 80'i (yaklaşık 30 bin) öldürülüyor.
Konuyu biraz daha derinleştireyim; Veteriner Hekimler Derneği'nin raporuna göre dünyada her yıl yaklaşık 35.000 insan köpek saldırılarında hayatını kaybediyor. Bu da sivrisinek ve yılandan sonra dünyadaki en ölümcül canlının köpek olduğunu gösteriyor. Aynı rapora göre Türkiye'de 7 milyona yakın sahipsiz köpek bulunuyor ve her yıl 200 binden fazla insan sokak köpekleri tarafından saldırıya uğrayıp ısırılıyor.
Başlıkta da dediğim gibi "Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık" Konu derinleştikçe anlıyorum ki, bu sorunun hiçbir canlının canı yanmadan kısa vadede çözülmesi mümkün görünmüyor. İnsancıl çözümler için uzun vadeli programların yapılması şart.
Belli ki bu konu daha uzun süre konuşulacak fakat yasa yürürlüğe girerse Denizli Büyükşehir Belediyesi'ni büyük bir sınavın beklediği kesin.
Diğer Yazılar