KIRIK KALPLER

 

CHP’de belediye başkan adayları açıklanmaya başlandıkça, aday adaylarının sosyal medya hesaplarından da sitem dolu paylaşımlar yapılmaya başlandı. Önce Büyükşehir aday adayı Hasan Kazdağlı, ardından da Pamukkale aday adayı İlhan Özcan sosyal medya hesaplarından açtı ağzını yumdu gözünü. Eminim ki kendilerine adaylık için söz verilmiştir. Gerçekten onların yerinde olmak istemezdim.  Kazdağlı ve Özcan bu durumu kamuoyu ile paylaştı, bir de bunu dışarı yansıtmayan pek çok aday adayı var.

Ve ne yazık ki biz bu filmi 5 yılda bir izliyoruz. Üstelik sadece CHP’de de değil. Partilerin üst yöneticileri aday adaylarına “Sen var gücünle çalış. Adayımız sensin” diye sufle verir, aday adayı eş dost mal mülk ne varsa kullanır ve sonuç; kendi adına boşa harcanmış onca zaman, emek ve para olur. Ama parti her zaman kazanır. Çünkü siyasetin doğası budur. Hiçbir üst düzey siyasi yönetici, “Ya adama söz verdik ayıp oldu” demez. “Genel Başkan öyle takdir etti” der geçer.  

Üstelik bu daha ilk perde, meclis adayları listesi açıklandığında çok daha fazla kırık kalp oluşacak. İstediği sıraya gelemeyen meclis üyesi aday adaylarından “Aylardır tin tin peşinde koşturuyorum. Bana bunu mu reva gördün?” serzenişleri, “Bir daha bu partiye çalışanı öpsünler!” gibi sinkaflı cümleler duyacağız.   

Hani ciddi ilişkisi yeni bitmiş arkadaşımızı teselli etmek için söyleriz ya, aynısı kalbi kırık siyasiler için de geçerli; “Merak etmeyin, geçecek.” Hep geçer. Siyaset illeti kanına bir kere bulaştı mı kendini biraz toparladıktan sonra gözünü sonraki maçlara dikersin.

İlerleyen yazılarımda adaylar hakkındaki görüşlerimi sizlerle paylaşacağım. Ancak CHP’nin açıkladığı büyükşehir ve Pamukkale adaylarını tek cümle ile değerlendirmek gerekirse; halktaki değil partideki karşılıklarına göre seçilmiş gibi görünüyorlar.

Diğer Yazılar