VALİ ATİK’İN VASİYETİ

1999 depremi yapılar konusunda hayati dersler verdi. Örneğin düz demirden nevrürlü demire geçildi, yapı denetim sistemi ortaya çıktı. En önemli ders ise ranta dayalı imar düzenlemelerinin ölümcül olduğuydu.

Kahramanmaraş merkezli devremde ise yapı denetimin ve deprem yönetmeliğinin ne derece önemli olduğu bir kez daha görüldü. Yönetmeliğe uygun yapılan binalar kaç yıllık olursa olsun sapasağlam ayakta kalırken, yönetmelikten yoksun makyajlı binalar binlerce kişiye mezar oldu.

Hemen hepimiz bu felaketi, tanıklarının ağzından dinlemişizdir. Pek çoğu ise “Televizyonda göründüğü gibi değil, çok daha fena” diyordu. Elbette öyle, yaşamak ve izlemek arasındaki fark bu.

Ben de deprem tanığı pek çok kişiden dinledim. Bu kişiler içinde beni en çok etkileyen ise önceki Denizli Valisi Ali Fuat Atik’in anlattıklarıydı. Depremin 21. saatinde bölgeye ulaşabildiklerini ve sonrasını, devlet adamı edasını koruyarak anlatmaya gayret gösterse de, yaşadığı insani şok gözlerinden okunabiliyordu.

Sayın Atik, Denizli’yi terk etmeden önce Denizli Gazeteciler Cemiyeti’nde gazeteciler ile veda buluşmasında bir araya geldi. Konu yine depreme ve orada yaşananlara geldi. Sayın Vali orada yaşananları kısaca bir kez daha anlattıktan sonra, “Size vasiyetimdir, binalardaki baz istasyonlarını kaldırsınlar ve depreme dayanıklı kulelere taşısınlar. Deprem sonrası en önemli konu iletişim.” dedi. Sonra bana döndü ve “Serkan bu işin takipçisi olun abicim” diyerek konunun önemini vurguladı.

Bunları bir vali olarak değil, boynundaki kemoterapi şişesiyle deprem bölgesinde canhıraş mücadele eden ve depremin tüm acımasızlığını gören bir vatandaş olarak söylüyordu.

Kısa süre önce de yeni Denizli Valisi Ömer Faruk Coşkun göreve başladı. Biz de Denizli Gazeteciler Cemiyeti yönetimi olarak kendisini ziyaret ettik. Konu döndü dolaştı ve ben önceki valimiz Ali Fuat Atik’in söylediklerini anlattım. “Siz ne düşünüyorsunuz?” dedim. Çok detaylı anlatmayacağım ama aynı fikirde olduğunu söyledi. Keza kendisi de deprem zamanı Kahramanmaraş Valisi olarak görev yapıyordu.

Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan da deprem bölgesinde canhıraş çalışan isimlerden. Onun da Denizli’de deprem hakkında alınacak önlemler konusunda ne kadar hassas olduğunu biliyorum.

Fakat bu hassasiyetlerin hızla hayata geçirilmesi gerek. Keza Denizli de birinci derece deprem bölgesi ve buradaki fayların 7 şiddetinin üstünde deprem üretme potansiyeli bulunuyor. Yaklaşık 2 bin yıl önce meydana gelen 9 büyüklüğündeki deprem sonrası atalarımızın Hierapolis ve Laodikya’yı terk ettiklerini de unutmamak gerek.

Diğer Yazılar