KREDİ FAİZLERİ HIZLI BİR ŞEKİLDE AŞAĞI ÇEKİLMELİ

Merkez Bankamızın enflasyonla mücadele kapsamında sıkı para politikaları ve atmış olduğu adımları, özellikle son dönemlerdeki rasyonel yaklaşımını anlayışla karşılıyoruz. Piyasadaki reel faizler ile politika faizleri arasında ciddi farklılıklar vardı. Şimdi bu kapanmış durumda. Fakat toplanan mevduatın krediye dağılımının şu anda paralel gittiği söylenemez. Çünkü sanayicimiz, ihracatçımız, yüzde   üzerinde maliyetle borçlanmak istemiyor. Zaten finansmana erişimde ve uzun vadeli borçlanmada sorun yaşayan ihracatçı ve sanayici, ekstra bir yük altında.

MERKEZ BANKALARI FAİZ ARTIRMAMA SİNYALİ VERDİ

Sanayicimiz yüzde 54-55’lere varan faizlerle açıkçası borçlanmak istemiyor. Bankalarımız da, mevduat olarak topladıkları parayı, sanayiciye bu faizlerle aktaramadığı için mevduat faizlerinde bir miktar gerileme başladı. Bu artarak devam edebilir. Bu şartlar altında yeni istihdam sağlamak, kapasite ve ihracatı artırmak için özellikle yüzde 50 üzerinde seyreden kredi faizlerinin mutlak suretle hızlı bir şekilde aşağı çekilmesi gerekiyor. O yüzden de dünya Merkez Bankaları faiz artırmama sinyali verdi. Özellikle Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri Merkez Bankaları yılın ikinci yarısında parasal gevşemeye odaklanıyor. Öyle umuyorum ki; Merkez Bankamız özellikle sanayi ve ihracata yönelik kredilerde rahatlama konusunda yılın ikinci yarısını beklemez. Çünkü, rekabette sorun yaşayan ihracatçı ve sanayicimiz, küresel piyasalarda daha büyük problemlerle karşılaşabilir.

SÜVEYŞ KANALINDAKİ SORUN KISA VADEDE AVANTAJA DÖNÜŞEBİLİR

Ukrayna ve Rusya savaşı, geçtiğimiz yıl jeopolitik sporun olarak karşımıza çıkan ciddi bir sorundu. Buna İsrail ve Gazze eklendi. Ardından Pakistan ve İran birbirine füze attı. Şimdi Süveyş Kanalı’nda ciddi bir sorun yaşanıyor. Bu jeopolitik sorunların hepsinin birden bu yıl ortandan kalkmasını beklemiyorum. Navlun maliyetlerinde çok ciddi artış var. Gemiler Güney Afrika’da Ümit Burnu’nu dolaştıkları için sürede de 3 hafta-1 aya varan uzamalar yaşanıyor. Pandemi döneminde rakiplerimize göre karayolu ile Avrupa’ya yakınlığımız avantaj sağlamıştı. O yüzden Süveyş Kanalı’ndaki bu özel durum, Türkiye için göreceli olarak kısa vadede bir avantaj sağlayabilir.

JEOPOLİTİK GELİŞMELERDEN ÇOK ETKİLENİYORUZ

Açıkçası Orta Doğu, herkes için çok önemli bir coğrafya. Ürdün, İsrail, Filistin, tüm bu kanayan ve kaynayan bölge, bize çok yakın. O yüzden de ihracatçımız, özellikle seçimin de olduğu 2024 yılında bir taraftan seçimleri, bir taraftan da bu sıcak gelişmeleri çok yakından takip ediyor olacak. Örneğin; İsveç’in NATO üyeliği, Meclisimizde onaylandıktan hemen sonra gerek Amerika gerek İsveç cephesinde bir takım olumlu gelişmeler hızlı şekilde yaşandı. Yani biz, coğrafi nedenlerden dolayı gelişmelerden rakiplerimize göre daha çok ve çabuk etkileniyoruz.

                                                                                                                                                                                                                                                                SÜLEYMAN KOCASERT                                                                                                                                                DENİZLİ TİCARET ODASI YÜKSEK İSTİŞARE KURULU ÜYESİ