MİLLETVEKİLİ ÜN; "BU YASA MADENİ KUTSAL GÖRÜYOR"
Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, TBMM'de kabul edilen enerji ve maden alanlarına yeni düzenlemeler getiren yasayla ilgili genel kurulda yaptığı konuşmada, "Bu yasa doğayı meta, madeni ise kutsal görüyor. Zeytinliğe kepçe girerken, adalete ve vicdana da giriyor" sözleriyle tepki gösterdi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabul edilen enerji ve maden alanlarına yönelik düzenlemeler içeren 21 maddelik Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifine Gelecek Partisi Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün de, kürsüden yaptığı konuşmayla tepki gösterdi. Milletvekili Ün, yasa teklifinin yalnızca yer altı kaynaklarını değil, doğayı, köylüyü, kırsal ekonomiyi ve toplumsal adaleti tehdit ettiğini vurgulayarak sert eleştirilerde bulundu. Ün, "Bugün konuştuğumuz yasa, topraklarımızın derinliklerindeki zenginliklerin halkın yararına kullanılmasını değil; doğaya, yaşam hakkına hoyratça saldıran bir sistemin önünü açmayı konuşturuyor" dedi.
Maden ve enerji projeleri uğruna zeytinliklerin, meraların, ormanların ve köylünün geçim kaynaklarının gözden çıkarıldığını ileri süren Ün, yasa teklifinin torba yasa mantığıyla çok sayıda düzenlemeyi tek bir metin altında topladığına dikkat çekerek, "Maden Kanunu'ndan Zeytincilik Kanununa, Mera Kanunundan Orman ve Çevre Kanunlarına kadar birçok temel yasal düzenleme bu teklifin içinde birer birer hükümsüz kılınıyor. Zeytinlikler taşınabilir meta, meralar enerji projelerine uygun arazi, ormanlar ise sermayeye ucuz kaynak haline getiriliyor" diye konuştu.
TALAN EDİLEN ALANLARI HATIRLATTI
Kaz Dağları'nda talan edilen ormanları, Fatsa'daki siyanürle zehirlenen toprakları ve İliç'te toprak altında kalan işçileri hatırlatan Ün, bu örneklerin vahşi madenciliğin kar dışında hiçbir değeri tanımadığını açıkça gösterdiğini ifade etti. Teklifin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreçlerini zayıflattığını, kurum görüşlerinin süresini kısıtladığını, sessizlik halinde otomatik onay getirdiğini ve yöre halkının itiraz hakkını pratikte ortadan kaldırdığını vurgulayan Ün, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'ne olağanüstü yetkiler tanınmasının ve siyasi bir kurulun karar verici hale getirilmesinin de demokratik denetimi zayıflattığına işaret etti.
"Bu yasa yalnızca doğayı değil, geçimlik tarımı, kırsal ekonomiyi, halk sağlığını, toplumsal adaleti de tehdit ediyor" diyen Ün, geçtiğimiz hafta TBMM'den geçen ‘İklim Kanununu' hatırlatarak; "Geçen hafta iklim diyorsunuz, bu hafta maden ruhsatı basıyorsunuz. Bir gün ‘yeşil kalkınma' deyip ertesi gün orman kıyımı yapan anlayıştan biz ne doğaya ne de millete hayır bekliyoruz. Biz Allah'ın üzerine yemin ettiği bir meyvenin kanununu konuşuyoruz. Zeytinin bereketini, kültürünü, medeniyetini taşımaya kalkıyorsunuz. Bir defa kullanılıp atılacak bir maden için binlerce yıllık birikimi heba edemezsiniz. Bu koşullarda bu yasaya 'evet' deme vebaline giremeyiz. Biz 'hayır' diyeceğiz" şeklinde konuştu.