ÖZTÜRK: BU BÜTÇE, TÜRKİYE'NİN YARINLARINI DA GASP EDİYOR
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda İçişleri Bakanlığı bütçesi görüşülürken söz alan İYİ Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk, hazırlanan bütçeyi şeffaflık, demokratik standartlar ve kaynak dağılımını eleştirdi. Öztürk, bütçenin kayyum politikalarını, orantısız güç kullanımını ve polis teşkilatındaki sorunları finanse ettiğini ileri sürerek, "Evet demek hukuksuzluğa teslim olmaktır” dedi.
İYİ Parti Denizli Milletvekili ve TBMM Divan Kâtip Üyesi Yasin Öztürk’ün, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda İçişleri Bakanlığı bütçesi görüşmelerindeki çıkışları damga vurdu. Öztürk, bakanlık bütçesinin hem şeffaflık hem de demokratik standartlar açısından “kaygı verici” olduğunu söyledi.
Öztürk, devasa merkezi bütçeye rağmen İçişleri Bakanlığı’na ayrılan payın kısıtlılığına dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“18,9 trilyonluk bütçeden yüzde 0,63 pay… İçişleri adeta yok hükmünde. Güvenlikten afete, yerel yönetimlerden özgürlüklere uzanan bir bakanlık bu kadar kısıtlı payla yönetilemez.”
"VEFA, BÜTÇEDE DİPNOTA SIKIŞTIRILMIŞ"
Şehit yakınları ve gaziler için bütçeden ayrılan payın oranına değinen Milletvekili Öztürk, iktidarın meydanlarda dile getirdiği "vefa" söylemini eleştirdi:
“Şehit yakınları ve gazilere ayrılan pay sadece %0,11. Vefayı sloganlarda büyütüp bütçede dipnota sıkıştırıyorsunuz.”
"ARTAN HESAP VERMEZLİK, BÜYÜYEN KARA DELİK"
Bakanlık bütçesinin büyük bir kısmının personel giderlerine ayrılması ve mal/hizmet alımlarındaki belirsizlik konusuna da dikkat çeken Öztürk, planlama ve performans ölçümü eksikliğini dile getirdi:
“119 milyar liralık bütçenin yüzde 70’inin personel giderlerine ayrılmasına dikkat çekiyorum. Planlama yok, performans ölçümü yok. Bu artış güçlenme değil, kontrolsüz şişmedir.”
Mal ve hizmet alımlarındaki şeffaflık eksikliğini eleştiren Öztürk, “Güvenlik gerekçesini bir zırha çevirip bütçeyi kara deliğe dönüştürüyorsunuz.” eleştirisini yöneltti.
KAYYUM DÜZENİ VE ORANTISIZ GÜÇ VURGUSU
Yerel yönetimlere yönelik kayyum uygulamalarının merkezî vesayet hâline geldiğini öne süren Öztürk, bu politikaların mali temelinin sunulan bütçe olduğunu belirtti. Toplum güvenliği programında insan hakları kriterlerinin bulunmadığını vurgulayan Öztürk, başarı kriterlerini de eleştirdi:
“İnsan hakları kriteri yok, orantısız güç performans sayılıyor. Operasyon sayısını başarı olarak anlatıyorsunuz. Orantısız güç kullanımını performans sanıyorsunuz.”
POLİS İNTİHARLARI VE "TEŞKİLAT ÇÖKÜYOR" UYARISI
Öztürk, teşkilat içindeki sorunlara da değinerek, son 20 yılda binden fazla polisin intihar ettiğini ifade etti. Çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik bütçede tek bir strateji bulunmamasını eleştirdi.
Öztürk, konuşmasını bütçenin genel etkilerini özetleyerek sonlandırdı:
“Bu bütçe kayyum düzenini, orantısız güç kültürünü, şeffaf olmayan ihaleleri ve polis teşkilatındaki sessiz çöküşü finanse ediyor. ‘Evet’ demek hukuksuzluğa teslim olmaktır. Bu bütçe Türkiye’nin yarınlarını da gasp ediyor.”




