"HAYATİ HİZMETLER MALİ TABLOLARLA YÖNETİLEMEZ"
TBMM Divan Üyesi ve İYİ Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk, Yap-İşlet-Devret modeliyle işletilen otoyollarda ambulans geçişlerine ilişkin uygulamaları Meclis gündemine taşıdı.
TBMM Divan Üyesi ve İYİ Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk, Yap-İşlet-Devret (YİD) modeliyle işletilen otoyollarda ambulans geçişlerine ilişkin uygulamaları Meclis gündemine taşıdı. Öztürk, Cumhurbaşkanı Yardımcısı ile Sağlık ve Ulaştırma Bakanları’nın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, acil sağlık hizmetlerinin fiilen ticari sözleşmelerin gölgesinde kaldığını vurguladı.
Öztürk, sorunun yalnızca otoyollarla sınırlı olmadığını, meselenin kamunun yaşam hakkını nasıl tanımladığıyla doğrudan ilgili olduğunu ifade etti.
“HAYATİ HİZMETLER MALİ TABLOLARLA YÖNETİLEMEZ”
Önergesinin gerekçesinde devletin temel sorumluluğunun insan hayatını korumak olduğunu hatırlatan Öztürk, bu sorumluluğun kâr, maliyet ve sözleşme dengelerinin gerisine itilmesinin ciddi sonuçlar doğurduğunu belirtti. Acil vakalarda ambulansların zamanla yarışması gerekirken, uygulamada geçiş bedelleri, ödeme yöntemleri ve idari belirsizliklerle karşı karşıya kaldığını dile getiren Öztürk, bunun kamu hizmeti anlayışıyla bağdaşmadığını kaydetti.
AYNI AMBULANS, FARKLI YOL, FARKLI MUAMELE
Devletin işlettiği karayollarında ambulansların ücretsiz geçiş yaptığını, buna karşılık YİD kapsamındaki otoyollarda aynı ambulanslar için ya doğrudan ücret ödendiğini ya da bu bedelin daha sonra kamu bütçesinden karşılandığını hatırlatan Öztürk, bu durumun acil sağlık hizmetlerinin dolaylı biçimde özelleştirilmiş bir maliyet kalemine dönüştürüldüğünü savundu. Öztürk, “Bir kamu hizmeti ya ücretsizdir ya da değildir. Sonradan bütçeden ödenen bir bedel, ücretsiz hizmet anlamına gelmez” değerlendirmesinde bulundu.
RİSK ARTIYOR, SÜRE UZUYOR
Kalp krizi, beyin damar tıkanıklığı ve ağır yaralanmalarda müdahale süresinin belirleyici olduğunu vurgulayan Öztürk, ücretli otoyollardan kaçınmak zorunda kalan ambulansların daha uzun ve riskli güzergâhlara yönelmesinin hasta güvenliğini doğrudan etkilediğine dikkat çekti. Bu durumun sahada yaşanan ve ölçülmesi gereken bir risk olduğunu ifade etti.
KAMU BÜTÇESİNE YAPILAN ÖDEMELER SORULDU
Öztürk’ün Cumhurbaşkanı Yardımcısı ile Sağlık ve Ulaştırma Bakanları’na yönelttiği sorular arasında; son beş yılda ambulans geçişleri için YİD otoyol işletmecilerine kamu bütçesinden yapılan toplam ödeme tutarı, bu ödemelerin hangi kalemlerden karşılandığı, ödeme süreçlerinin hangi kurumların talebi veya bilgisi dâhilinde yürütüldüğü ile Sağlık Bakanlığı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ve Karayolları Genel Müdürlüğü arasındaki yetki ve sorumluluk paylaşımı yer aldı.
DENETİM VE ETKİ ANALİZİ TALEBİ
Öztürk ayrıca, ambulans geçişleri için yapılan ödemelerin Sayıştay veya ilgili denetim birimlerince incelenip incelenmediğini, ücretli otoyollardan kaçınmanın müdahale sürelerine etkisine dair herhangi bir bilimsel ya da idari analiz yapılıp yapılmadığını sordu. YİD sözleşmelerinde ambulanslara ücretsiz ve koşulsuz geçiş hakkı tanımlanmadığı halde fiilen kamu bütçesinden ödeme yapılmasının sözleşme hukuku ve kamu zararı açısından nasıl değerlendirildiğinin de açıklanmasını istedi.
“ÖNCELİK NE?”
Öztürk, mevcut uygulamanın özel işletmeler için sürekli ve görünmez bir gelir alanına dönüşme riski taşıdığını belirterek, bunun önüne geçmek için herhangi bir önlem alınıp alınmadığını da gündeme getirdi. Öztürk, önergesinin sonunda, “Acil sağlık hizmetleri, sistemin kenarında duran bir istisna değildir. Devlet, bu hizmeti ya doğrudan ve açık biçimde güvence altına alır ya da yaşanan her gecikmenin sorumluluğunu üstlenmek zorunda kalır” ifadelerine yer verdi.




