28 MAYIS REFARANDUM OLACAK

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Cumhurbaşkanlığı 2. Tur seçim kampanyası kapsamında geldiği Denizli’de 28 Mayıs’ın refarandum niteliğinde olacağını söyledi. Uysal, “Bu tarihi kavşakta vereceğimiz karar milletimizin on yıllarını ilgilendirecek” dedi.

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Denizli’de vatandaşlarla buluştu. İlk olarak 29 Ekim Bulvarı’ndaki seçim koordinasyon merkezini ziyaret eden Uysal’ı burada Millet İttifakı bileşeni partilerin il başkanları, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca ve CHP Denizli Milletvekili Şeref Arpacı karşıladı.

Burada basın toplantısı düzenleyen Uysal, 28 Mayıs seçimlerinin referandum niteliğinde olduğunu belirterek, “Birkaç gün sonra yeniden Türkiye referandum niyetinde, referandum mahiyetinde bir ikinci turu yaşayacak. Bu tarihi kavşakta vereceğimiz karar milletlerin, devletlerin, kimi dönemlerinde olduğu gibi on yıllarını ilgilendirir. Ya bir devri kapatacağız ya da bir devri açacağız. O açıdan vatandaşlarımız demokrasi şuuruyla, cumhuriyet bilinciyle, temel hak ve hürriyetlerine sahip çıkan sorumlu bireyler ve vatandaşlar olarak hem haklarını, hem ödevlerini yerine getiren bireyler olarak bu şuuru bu seçimde de yansıtacaktır” diye konuştu.

‘YANDAŞ GAZETECİ BİLE MONTAJ DİYOR’

Seçim döneminde sık sık iftiralara maruz kaldıklarını belirten Uysal, Erdoğan’ın katıldığı televizyon programında yandaş gazetecinin bile montaj imasında bulunduğunu belirterek; “Yalan, iftira kampanyalarına milyonların nasıl muhatap edildiğini görüyoruz. Yandaş kimliğiyle gazeteci bile montaj olduğunu ifade etme, ima etme ihtiyacı içerisinde. Cumhurbaşkanı adayı olarak  Erdoğan ulusal medyada diyor ki; ‘montaj montaj önemli değil’ diyor. Buna benzer laflar ediyor. Bu bile geldikleri yerin göstergesidir. O açıdan kalan süreç içerisinde söyleyecek sözü kalmamış” ifadelerini kullandı.

‘MEVSİMLİK MİLLİYETÇİ’

Dış politikayı da eleştiren Uysal,  “İzlenen politikalar, dış politik tercihler üzerinden adeta depremin merkez üssüne doğru, kaosun merkez üssüne doğru Türkiye'yi de ilerlettiler. Suriyeli sığınmacılardan başlayarak pek çok on yıllar Türkiye'nin milli güvenliğini tehdit edecek gelişmelere kapı araladılar. İki büyük kırılma yaşandı. Türkiye'deki milyonlarca sığınmacının dışında sıcak denizden inme hayali güden Rusya geldi komşumuz oldu. Onun da ötesinde tercih edilen bu dış politikayla Suriye'de ortaya çıkmış siyasi boşluk netice. ABD gözetiminde bir PKK devletinin kurulmasına vesile olundu. Bu gerçekleri bilmek zorundayız. Şimdi bu gerçekler ortadayken mevsimlik milliyetçi kesilmiş arkadaşlar. Milliyetçilik mevsimi gelmiş. Birtakım beyanlarda bulunuyorlar. Ağlar mısınız güler misiniz?” dedi.

İFTİRALARA TAHAMMÜLÜMÜZ KALMADI

Uysal, iktidarı Millet İttifakı'na yönelik sert ifadeleri nedeniyle eleştirerek,“ İstiklal Marşı'nı yazılı olarak bile oradan okuyamayanlar gelip Denizli'mizde milliyetçilik satabilir mi? Bütün iftira kampanyalarına rağmen, açık yüreklilikle haykırıyoruz; bundan sonra bu tür iftiralara, bu tür kampanyalara karşı dişe diş, hak ettikleri cevabı er meydanda, her sokakta tüm arkadaşlarımızla beraber vereceğiz. Çünkü artık bu kanımıza dokunan iftiralara tahammül gibi bir hakkımızın olmadığı kanaatindeyim. PKK'yla iş birliği yapacaksınız. FETÖ'yle beraber devleti ele geçireceğiz diyerek Türkiye'yi yeniden unutmak istediğimiz darbe dönemleri yaşatırcasına bir darbe teşebbüsünün eşiğine getireceksiniz. Şimdi o yetmemiş, Hizbullah'ın partisini meclise taşıyacaksınız” şeklinde konuştu.

MÜSAADE EDİLDİĞİ KADAR HUKUKA, DEMOKRASİYE RAZI OLAMAYIZ

“Günün sonunda bu tarihi günler hepimiz için bir turnusol testidir. Milletimiz kimin hangi maksatla siyaset yaptığını öğrenmiş olacaktır. Bir tarafta TBMM’de her gün Türk çiftçisi aleyhine, Türk köyküsü aleyhine, Türk esnafı aleyhine, tüccarlarımız aleyhine, kadınlarımız, gençlerimiz aleyhine kanun düzenlemeler yapıyoruz, vergiler koyuyoruz. Bir tarafta çok sınırlı sayıda insan, yandaş suç ortağı yapılmış aslan payını alacak, diğer tarafta milyonlarca insan 85 milyonun içerisinde bir azınlık grubun dışında kalan insan payına razı olacak. İtirazımız bunadır. Bizim temel itirazımız, müsaade edildiği kadar hukuka, müsaade edildiği kadar demokrasiye, müsaade edildiği kadar refaha, razı olmamamız” dedi.