“30 AĞUSTOS; İTAATİ REDDEDİP BİR MİLLETİ ÇÖKÜŞ VE ÇÜRÜMEDEN KURTARANLARIN İRADESİDİR”
TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle kutlama mesajı yayınladı.
30 Ağustos Zaferinin bağımsızlık, özgürlük adına verilen destansı mücadelenin simgesi olduğunu söyleyen, Karaca mesajında şu ifadelere yer verdi;
Direnmek veya teslim olmak arasında bir tercihtir 30 Ağustos.
600 yıllık bir imparatorluk geçmişini bir İngiliz zırhlısına yükleyip memleketi terk edenlerin de bir tercihi vardı, bir milletin sorumluluğunu yüklenip Bandırma Vapuru ile Karadeniz’e açılanların da…
Paylaşım anlaşmaları imzalayıp, emperyalist barbarlığa teslim olanların da bir tercihi vardı; kurtuluş kıvılcımlarını aleve dönüştürerek sonunda cumhuriyet olan bir devrim stratejisiyle Anadolu’da ulusal kurtuluşu adım adım gerçekleştirenlerin de…
İtaati ve itaat edenleri reddedip, bir meydan okumayla çöküş ve çürümeden bir milleti mücadeleyle kurtaranların iradesidir 30 Ağustos.
Çok uzun yıllar savaşan ve neredeyse tüm cephelerde yenilen, harap bir memleketin halkını örgütlemek ve sonunda özgürlüklerini alacakları bir cumhuriyetin zaferiyle motive edenlerin, “bir toplumun kaderi üzerinde büyük bir etkiye sahip” olanların ufkudur 30 Ağustos.
“Zafer bizimdir” diyenlerin büyük mücadelesinin bayrama dönüştüğü gündür 30 Ağustos. Bağımsızlık, özgürlük adına verilen destansı mücadelenin simgesidir. Kendisine dayatılmaya çalışılan esarete karşı, direnişin, mücadelenin, Anadolu’nun zaferidir. Bu zafer; tebaadan millete geçecek bir halkın gericiliği yıkan, aydınlığı kuran, laik yaşamı önceleyen günlerinin; gerçek demokrasinin, eşitliğin ve temsilde adaletin habercisidir.
30 Ağustos 1922 tarihindeki özgürlük ve bağımsızlık ruhu; bugün 101 yıl önceki kadar güçlü…
101 yıl önceki azim ve kararlılık bugün hala yaşıyor.
101 yıl önceki görkemli zafer, 101 Yıl önce 30 Ağustos’ta yakılmış meşale geleceğimiz için Mustafa Kemal Atatürk’ten bizlere mirastır.
O miras tam bağımsızlıktır.
O miras cesaret ve kararlılıktır.
O miras milli egemenliktir.
O miras laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’dir.
O mirası, kazanımlarını korumak tarihsel sorumluluktur.
Bu tarihsel miras gelecek kuşaklara aktarılmaya devam edecek, buna inancım sonsuzdur.
Her aşaması akıl ve kahramanlık ile yoğrulmuş, dünyada kurtuluş adına verilen sayısız mücadeleye örnek olmuş, Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde bu halkın kazandığı Büyük Zaferin yıldönümünde; milletimizin ezeli ve ebedi istiklal ve hürriyet aşkının önünde saygıyla eğiliyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle, hürriyet ateşimizi yakan ve zaferimizi bizlere armağan eden başta Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere; silah arkadaşlarını, tüm kurtuluş kahramanlarımızı ve şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.