ÇOCUK İŞÇİLİĞİ MALİYETİ EN YÜKSEK EMEKTİR

Saadet Partisi Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, çocuk işçiliğinin zeminini yoksulluğun oluşturduğunu, yoksulluğun yükünün çocukların omuzlarından düşmediğini belirterek, son on bir yılda en az 671 çocuğun iş cinayetlerine kurban gittiğini kaydetti.

CHP İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş ve arkadaşları tarafından mesleki eğitim veren kurumlarda yaşanan iş cinayetlerinin nedenlerinin araştırılması amacıyla TBMM Başkanlığına verilen araştırması önergesinin görüşmeleri sırasında Saadet Partisi Grubu adına söz alan Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, çocuk işçiliğine yönelik önemli değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye'nin ILO’nun Asgari Yaş Sözleşmesi’ni 1998'de, En Kötü Biçimlerdeki Çocuk İşçiliğinin Önlenmesi Sözleşmesi’ni 2001'de onayladığını ifade eden Ün, “Kendi yasal düzenlemelerimizde, yönetmeliklerimizde okul çağındaki çocukların çalışma yasağını ifade ediyor. Çocukların ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılamaz olduğunu söylüyor; mevsimlik tarım işlerinde, küçük ve orta ölçekli işletmelerdeki ağır işlerde ve sokakta çalıştırılmalarını kesinlikle yasaklıyor” diye hatırlattı.

671 ÇOCUK İŞ CİNAYETLERİNE KURBAN GİTTİ

Sözleşmelerin, yasaların mücadelenin yetersizliği nedeniyle Avrupa ülkeleri arasında en yüksek çocuk yoksulluğu oranına sahip ülkelerden biri olmayı engellemediği için çocuk işçiliğinin de önüne geçilemediğini dile getiren Milletvekili Ün, "Çünkü çocuk işçiliğinin zeminini yoksulluk, çocuk yoksulluğu oluşturuyor. Çocuk işçiliği yoksulluğun hem sebebi hem sonucu olduğundan yoksulluğun yükü çocuklarımızın omuzlarından düşmüyor. Ülkemizde yaklaşık 1 milyon çocuk işçi var yani çocuk nüfusunun yüzde 5’i, bağımsız kaynaklara göre bu sayı 2 milyona ulaşıyor. TÜİK çalışan bu çocukların üçte 1’inin eğitime dönemediğini söylüyor. Son on bir yılda en az 671 çocuğumuzu iş cinayetlerinde kaybettiğimizi görüyoruz. En çok çocuk işçi ölümünü de mevsimlik işçiliğin zirve yaptığı mayıs, eylül aylarında 380 rakamıyla tarım ve orman iş kolunda yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.

ÇOCUK İŞÇİLİĞİ MALİYETİ EN YÜKSEK EMEKTİR

"DIŞ MİHRAKLARIN DEĞİL BİZİM GERÇEKLERİMİZ"

Tarım mevsimi demenin çocuklar için ölüm mevsimi demek olduğunu belirten Ün, "Bu iş kolunda bir aile geleneği olarak kısır döngü içerisinde ortaya çıkan mevsimlik tarım işçiliği nöbetleşe yoksulluğu besledikçe üzerine yıldırım düşen, traktörü devrilen, minibüs çarpan, patpat altında kalan çocuklarımız mevsimlik tarım işçi ölümlerinin rutini olmaya devam ediyor. Bunlar tesadüf değil, bunlar kader değil, bunlar iş cinayeti, bunlar çocuk istismarı. Dış mihrakların da değil, bizim gerçeklerimiz. Sorunu inkâr ederek, iş yerlerinde yaşanan çocuk ölümlerini balık hafızasıyla birkaç saatliğine gündemde tutarak, dünyadaki örnekler üzerinden kendi sorunlarımızın çözümsüzlüğünü rasyonalize ederek kimsenin eline bir şey geçmez" ifadelerine yer verdi.

Milletvekili Ün, "Çocuk ve işçilik kelimelerinin yan yana gelmesi, "Biz de çocukken çalıştık." diyerek çocuk işçiliğine yüksek tolerans tanınması çocuğun en temel haklarını ortadan kaldırmak demek. Kreşte oynaması, okulda eğitim alması, lisede gençliğe adım attığı yıllarda doya doya yaşaması gereken çocuklar, karşılarına bir kez çıkan yaşama fırsatını tekstil atölyelerinde, zincir marketlerde, tarlalarda heba ediyorlar, ettiriliyorlar. Türkiye'de emek ucuzladıkça çocuk işçiliği de ülkedeki üretim çarklarını ayakta tutan bir enstrüman konumuna indirgeniyor. Oysa çocuk işçiliği maliyeti en yüksek emektir, çünkü geleceğimizden çalar." ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun verdiği Meclis araştırması önergesi, TBMM'de yapılan oylamamada reddedildi.