SAĞLIKÇILAR MEYDANDA
İş bırakma kararı alan ASM hekimleri ve sağlık emekçileri Çınar Meydanı’ndan sesini duyurmaya çalıştı. Denizli Tabip Odası Başkanı Ardıç, “Şiddet tehdidi altında çalışıyor, parça parça belirsiz bir gelire mahkûm ediliyoruz. Depreme dayanıksız binalarda, hastalarımızla birlikte ölümü bekliyoruz” diyerek isyan etti.
2 Aralık’ta iş bırakan ASM hekimleri ve sağlık çalışanları bugün bir kez daha meydanlardaydı. Oda, dernek ve sendikaların oluşturduğu Denizli Sağlık Platformu üyeleri Çınar Meydanı’ndan hükümete seslendi. Grup adına açıklamayı Denizli Tabip Odası Başkanı Fazıl Necdet Ardıç yaptı.
Sağlık Bakanlığı’nın kaynakları doğru kullanmadığını açıkladı, Aile Sağlığı Merkezi sisteminin beraberinde getirdiği sorunlara işaret etti.
ASM hekimlerinin her gün şiddet tehdidi altında çalıştıklarını ifade eden Ardıç, “Parça parça, her ay belirsiz bir gelire mahkûm ediliyoruz. Depreme dayanıksız binalarında içinde hastalarımızla birlikte ölümü bekliyoruz emeklilik haklarımız bizi ölene kadar çalışmaya zorluyor. Her gün insan haklarına aykırı bir iş yüküyle boğuşuyoruz. Ne zaman geleceği belli olmayan adaletsiz görevlendirmelerin tehdidi altındayız” ifadelerini kullandı.
Sağlık Bakanlığı’nın yürürlüğe aldığı Aile Hekimliği Sözleşme Yönetmeliği’nin keyfi ve adaletsiz bir uygulama olduğuna işaret eden Ardıç; “Bu yönetmelik alanda çalışanları temsil eden hiçbir kurumun görüşü dikkate alınmadan, yapılan uyarılara, önerilere rağmen uygulamaya konulmuştur.
Bu yönetmelik Aile hekimliğinde hasta-doktor ilişkisini paraya dönüştürmektedir. Aile Hekimliğinde de paralı hizmetlerin öncüsüdür. Aile hekimlerinin antibiyotik, ağrı kesici, mide koruyucu gibi standart ilaçlarda bile doktorluk hakları ellerinden alınmaktadır Maddi ve manevi olarak hakaret derecesinde koşullarla sözleşmeler dayatılarak iş güvenceleri ortadan kaldırılmıştır.
Halbuki; aile hekimlerinin özlük hakları, çalıştırdığı kişiler yönünden statüsü, emeklilik yönünden gelecekleri belirsizdir. Kronik hastaların takiplerinde yazamadıkları birçok ilaç vardır, bu yüzden birçok kişi hastanelere gitmek zorunda kalmaktadır. Üzerlerine düşen nüfus nedeniyle aşırı iş yükünün altında ezilmektedirler Çalıştıkları ortamlar, binalar, gezici hizmet üniteleri acınacak haldedir.
Hem çözüm üretemiyor hem önerileri dinlemiyor hem de yaşananlara gözlerinizi kapatıyorsanız, lütfen yerinizi bu işi yapabilenlere bırakın” diye konuştu.