“Beyin kanamalarında ilk müdahale çok önemli”
Özel Denizli Tekden Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi doktorlarından Prof. Dr. Bayram Çırak, beyin kanamalarında dünyada ve ülkemizde, serebrovasküler hastalık olarak adlandırdırılan rahatsızlık konusunda acil müdahalenin çok önemli olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Bayram Çırak; “Beyin-Sinir sisteminin damarlarıyla ilgili olan tıpta serebrovasküler olay dediğimiz hastalık ülkemizde ve dünyada çok yaygın olarak görülmektedir. Bu hastalığı iki ana başlıkta inceleyecek olursak, birinci grupta tıkayıcı tip dediğimiz halk arasında inme, felç, damar tıkanıklığı ve pıhtı atması gibi durumlardır. Farklı şekilde ortaya çıkan beyin damarlarının ince veya kalın herhangi bir kısmında tıkanıklık olmasına bağlı o damarın beslediği beyin kısımlarının harabiyeti ile oluşan bir hastalık grubudur. İkinci grupta ise beyin kanamalarıyla oluşan serebrovasküler hastalıklar grubudur. Bu grup çok geniş bir gruptur. Kanama yapan sebepler hastaların yaşına, cinsiyetine ve yaşam tarzına göre çok değişiklikler göstermektedir. En çok karşılaşılan beyin kanamaları arasında darbeler, travmalar, kazalar gibi başa gelen herhangi bir travma etkisi görülmektedir. İkinci grupta ise yine orta ve yüksek yaşlarda ortaya çıkan beyin kanamalarının ana sebebi yüksek tansiyona bağlı kanamalardır” dedi.
Özel Denizli Tekden Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi doktorlarından Prof. Dr. Bayram Çırak, serebrovasküler rahatsızlığının dünyada çok yaygın olarak görüldüğünü ve halk arasında baloncuk diye bilinen tıpta anevrizma beyin ve sinir sisteminin damarlarında balonlaşma ve o balonlaşmanın incelmiş bir yerinde ortaya çıkan kanamalar konusunda açıklamalarda bulundu. Beyin kanamalarında ilk müdahalenin önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Çırak; “İlk müdahale ile kurtarılabilen hastalar ise tedavi sürecini başarılı bir şekilde atlatabilenlerin neredeyse yüzde 25’i hastaneden tedavisi biterek sağlıklı bir şekilde taburcu olabiliyor” dedi.
Beyinde oluşan kanamalarda orta ile genç yaşlarda karşılaşılan baloncuk olarak bilenen rahatsızlık konusunda bilgi veren Prof. Dr. Çırak; “Bir başka sebepten bahsedecek olursak, biraz daha orta yaş ve genç grupta karşılaştığımız halk arasında baloncuk diye bilinen tıpta anevrizma dediğimiz beyin ve sinir sisteminin damarlarında balonlaşma ve o balonlaşmanın incelmiş bir yerinde ortaya çıkan kanamalardır. Bu baloncuğa bağlı kanamalara subaraknoid kanamalar diyoruz. Sebebi kanamanın beyin zarlarının arasında olmasıdır. Bir diğer kanama sebebi daha erken yaşlarda karşımıza çıkan doğuştan beyin damarlarında oluşan bozukluklardır. Bu bozukluklar karşımıza ya kanama ya da hastalarda sara krizi gibi halk arasında havale denilen bulgularla gelmektedir” diye konuştu.
Stres, sinir, tansiyon ve psikolojik durumlarda beyin içerisinde yükselen tansiyon nedeniyle oluşan baloncuğun zayıf noktasında kanama oluşmasına sebep olabileceğini ve ölümcül risklere kadar gidebileceğini söyleyen Prof. Dr. Çırak; “Cerrahi olarak müdahalesini yaptığımız anevrizma grubundan bahsedecek olursak anevrizma, yani baloncuk dediğimiz hastalık, beyni besleyen damarlarda doğumsal bir yapı bozukluğu durumudur. Bu yapı bozukluğunun olduğu bölgede, yıllar içerisinde yüksek tansiyona bağlı veya damar yapısında yaşla ortaya çıkan değişikliklere bağlı olarak zayıflamalar olur. Bu damar duvarındaki bozukluk olan bölgede balonlaşmalar olur. Bu balonlaşma olan bölgeden herhangi bir anda sinir, stres veya yoğun tansiyon yüksekliğine bağlı psikolojik bir sebep neticesinde beyin içerisini besleyen damarlarda yükselen tansiyon, baloncuğun zayıf bir yerinden kanama yapar. Bu çok kısa süreli bir kanama olmasına rağmen etkileri çok ciddi ve ölümcül olabilir. Hastalar genellikle bu kanamayı ‘sanki kafamın içinde bomba patladı’ şeklinde bir baş ağrısı ile ifade ederler. Baş ağrısını genellikle bulantı ve kusma eşlik eder. Daha ciddi durumlarda hastalarda şuur kaybına kadar gidebilen değişiklikler ortaya çıkabilir” ifadelerini kullandı.
Baloncuğa bağlı kanamalarda acil müdahalenin çok önemli olduğunu anlatan Prof. Dr. Çırak; “Bu baloncuğa bağlı kanamalarda, yapılması gereken hastanın en yakın sağlık kuruluşuna bir an önce ulaştırılmasıdır. Çünkü bu baloncuğa bağlı kanamada, hastalarının neredeyse yarısı ilk kanama anında veya acil servise ulaştırılana kadar hayati tehlike nedeni ile yaşamlarını kaybedebilir. İlk müdahale ile kurtarılabilen hastalar ise tedavi sürecini başarılı bir şekilde atlatabilenlerin neredeyse yüzde 25’i hastaneden tedavisi biterek sağlıklı bir şekilde taburcu olabiliyor. Yani anevrizma dediğimiz baloncuğu bulunan kanama yapmış hastaların neredeyse 4’de 3’ü ölüm veya sakatlık gibi ciddi sonuçlara maruz kalabiliyorlar. Dolayısıyla kurtarılma oranı müdahaleye bağlı olarak yüksek olduğu için ilk müdahale çok önemli” dedi.
“Bir an önce en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerekmektedir”
Tedavi ve tanı için profesyonel ekibe sahip olan hastanelere başvurulması gerektiğini belirten Prof. Dr. Çırak; “Bu tür hastalığın tedavisi ileri tanı ve tedavi tekniklerine ve bunları kullanabilecek profesyonel ekibe sahip olan hastanelerde yapılmaktadır. Hastanemizde serebrovasküler hastalıkları her türlü tedavi edebilecek olan altyapı, teknolojik imkanlara ve teknik bir ekibe sahibiz. Hastane olarak bu tür hastalıklar dahil ve bütün hastalıklarda günün her saati hizmet verebilecek durumdayız. Bu nedenle tıkayıcı türde serebrovasküler olan yani felç, inme dediğimiz hastalıklarda veya kanama olan kişilerde mutlaka bir an önce en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerekmektedir. Hayati belirtiler düzene koyulduktan sonra asıl tedavinin yapılabileceği hastanelere sevki önemlidir. Biz hastane olarak bu tür hastalıkların tanı ve tedavilerini başarıyla yaptık, yapmaya devam ediyoruz” diye konuştu.